Filiz Zeyrek 

 

ADANA - Adana'da sağanak yağış nedeniyle evleri, eşyaları kullanılmaz hale gelen kadınlar, devlet yetkililerinin sadece uğrayıp gittiğini, başka bir destek görmediklerini belirterek, “Burayı afet bölgesi ilan etsinler. Bir an önce yardım edilmezse perişan olacağız” dedi. 

 

Adana'da günlerdir aralıksız devam eden sağanak yağış, yetersiz alt yapı nedeniyle sele dönüştü. Metrekareye düşen 147 kilogramlık yağış, kentte 1963 yılından bu yana ölçülen günlük en yüksek miktar olarak kayıtlara geçti. Evler, sokaklar, caddeler ve tarım arazileri su altında kalırken, mağdur olan halk, kendilerine bir an önce yardım edilmesini bekliyor. Tüm felaketlerde olduğu gibi en çok mağduriyet yaşayan da yine kadınlar ve çocuklar oldu. 

 

'Koltuklarından yorum yapacaklarına vatandaşın halini görsünler’ 

 

Selde evini ve eşyasını kaybeden Hayriye Yalçın, iki çocuğu ile birlikte sokakta kaldığını belirterek, “İki çocuğa bakıyorum. Maaşım sadece bin 200 TL. Nasıl geçineceğimi düşünürken bir de bu sorunla karşılaştık. Evimin içinde hiçbir şey kalmadı, tüm eşyalarım atılacak” dedi. 

 

"Ben iki çocukla ne yaparım şimdi perişan olduk” diyen Hayriye, bir an önce kendilerine gerekli desteğin yapılmasını istedi. CHP’li Büyükşehir ve AKP’li Yüreğir Belediyesi’nin hiçbir ilgi göstermemesine tepki gösteren Hayriye, “Belediye ve devlet yetkileri, bakan sadece uğrayıp gitti. Arkalarından baka kaldık. Ancak seçim dönemlerinde bizlerden oy istemek için gelirler, şimdi gelsinler de görsünler vatandaşın halini. Büyükşehir Belediye Başkanı diyor ki ‘vatandaşın evinde hiçbir sorun yok.’ Nasıl diyebiliyor böyle bir şey o zaman bizim bu halimiz yalan mı olmuş oluyor? Biz böyle perişanken onların tuzu kuru tabi. Yüreğir Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi bizi görmüyor. Koltuklarından yorum yapmak kolay. Gelsinler ve görevlerini bir an önce yapsınlar" diye konuştu. 

 

'Lağım suyu evlere girdi’ 

 

Yetersiz alt yapı ve kanalizasyon sistemi nedeniyle bu felaketi yaşadıklarını belirten Melike Altunkaplar, “Zamanında yaptıkları su giderleri doğru dürüst yapılsaydı şimdi bu durumu az zararla atlatırdık. Evlerimizin içine kadar suyun girmesine neden olan alt yapının kendisidir. Lağımların, tuvaletlerin suyu içeriye kadar girdi. Midemiz artık hiç bir şey kaldırılmayacak. Her yerde lağım suları var. Kurtarılan birkaç eşya varsa onları da bu nedenle kullanamayacağız” ifadelerini kullandı. 

 

‘Destek çıkılmazsa perişan olacağız’ 

 

Yaşadıkları felaketin ilk olmadığını, sürekli bu tür sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Melike, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Yazın ortasında dahi lağım sorunları yaşıyorduk. Ben kronik bir hastayım ilaçlarım dahi sular içinde kaldı. Raporlu olduğum içinde ilaçlar günü gelmeden verilmiyor. Nasıl yapacağım? Kullanacak hiçbir eşyamız kalmadı, kışın ortasında nereye gidilir ve ne yapılır hiçbir fikrimiz yok. Tek bildiğimiz bize destek çıkılmasa perişan olacağımız. Yetkililer acilen sesimizi duysunlar.”

 

'Belediyeden bir dönüş olmadı’ 

 

“Burası afet bölgesi ilan edilmeli, tüm mahalle olarak mağduruz” diyen Züleyha Yücel ise sel gece oluşsaydı can kayıplarının da olacağının altını çizdi. Evlere su bastığı için elektrik akımının da büyük bir tehlike oluşturduğunu aktaran Züleyha, “Komşumuzun iki çocuğu akıma kapıldı ve şuan birisi hastanede yatıyor, ölümden döndü. Çocuklar için elbise kurutmak istedim. Sobanın üzerine çamaşır maşası düşmüş oda alev almıştı, çocuklarım nerdeyse ölecekti. Yağmur odaların penceresini aştı tüm eşyalarımız suda yüzdü. Sağlam tek bir eşyamız kalmadı, tümünü çöpe attık. Bu kışın ortasında ne yapacağız bilemiyoruz. Belediyeyi aradık ama hiçbir dönüş olmadı. Birileri boğulsaydı ne olacaktı? Bir an önce bizlere yardım edilmeli. Çocuklarımız perişan oldu, okullarına nasıl gidecekler? Üzerlerine giyilecek tek bir kıyafetleri dahi kalmadı. Lağım suları nedeniyle mikrop kapacağız diye çok korkuyoruz. Bize acilen yardım edilsin” diye konuştu.