Pervin Buldan: Heybemizde yılgınlık ve teslimiyet yok, direniş var

  • 11:06 23 Aralık 2019
  • Güncel
ANKARA - Kadın Meclisi toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Bizim heybemizde yılgınlık ve teslimiyet asla yok, bizim heybemizde mücadele var, bizim heybemizde direniş var. Bir kez daha Kadın Meclisi olarak bu süreçte rolümüzü oynayacağımızı ve bu dönem sürece kadınlar olarak damga vuracağımızı belirtmek istiyorum” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisinin Şubat’ta gerçekleştireceği kongre öncesi son toplantılarını HDP Genel Merkez’de gerçekleştiriyor. Toplantının açılış konuşmasını HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan yaptı.
 
‘Kadın kimliğine ağır bir yaklaşım sergilendi’
 
Bu mücadeleye güç veren ve cezaevinde bulunan kadın siyasetçileri selamlayarak konuşmasına başlayan Pervin, “Bir arada bulunmasak da mücadeleye kazandırdıkları nefesle her zaman aramızdalar. Geçtiğimiz hafta sokağa çıkma yasakları vahşet uygulamalarının devreye sokulduğu karanlık dönemin yıl dönümünü atlattık. Özellikle bu karanlık dönemde bütün insanlık suçları ile beraber kadın kimliğine ağır bir yaklaşım sergilendi. Bu katliamlarda 108’i çocuk 107’si kadın toplam 2 bin kişi katledildi. Ağır bir süreçti, o dönem arkadaşlarımızın katledilmesi bizlere büyük bir üzüntü vermişti” dedi.
 
‘Yolumuz uzun verdiğimiz mücadele iddialı’
 
Cenazesi 7 gün 7 gece sokak ortasında çürümeye mahkum edilen Taybet Anadan cansız bedeni buzdolabında saklanan Cemile, 3 aylık Miray bebekten sofrasına düşen bomba ile yaşamını yitiren Miray’a ve yaşamını yitiren tüm sokağa çıkma yasakları döneminde yaşamını yitiren yurttaşları anarak konuşmasına başlayan Pervin, “Derin bir acı ve sonsuz bir boşluk duygusu ile onları bir kez daha anıyorum. O dönemde katledilen kadın mücadelesinin emektarları Seve Demir, Asya Yüksel, Pakize Nayır ve ismini anamadığım kadınları saygıyla minnetle anıyorum. Şu bilinsin ki biz kadınların kararlı mücadelesi sürdüğü sürece hiçbir zulüm sahibine kar kalmayacak. Şunu da çok iyi biliyoruz. Yolumuz uzun verdiğimiz mücadele iddialı ve büyük kadınlar üzerinde baskı şiddet ve sömürü ve katliamlar devam ediyor. Yayınlanan raporlarda ortaya çıktığı gibi AKP iktidarı boyunca da kadına yönelik şiddet hiç bitmedi, baskı hiç bitmedi suçlar ve cinayetler büyüdü ve yaygınlaştı” diye belirtti.
 
‘Kadın eş başkanlarımızın evi silahla basılıyor’
 
Baskı ve şiddete karşı önlem alınmadığını belirten Pervin, “ Bugün de alınmıyor bugün de daha fazla şiddete ölüme ve baskıya neden olmaktadır. İşte bunlardan birkaç örnek vermek gerekirse belediyelerimize atanan gaspçı kayyımlar eliyle kadınların seçme ve seçilme hakkı engellemeye, kadınların siyasi kazanımlarını gasp etmeye çalışan bir iktidarla karşı karşıyayız. Ama bunun yanında eşbaşkanlık sistemine darbe yaparak kadınlara yönelik ağır bir siyasi şiddet uygulandığını görüyor ve buna tanıklık ediyoruz. Özellikle kadın eşbaşkanlarımızın evleri ağır silahlarla basılıyor, kapılar balyozlarla kırılıyor, kadın arkadaşlarımızın kafalarına silahlar dayanıyor” dedi.
 
‘Haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklanıyorlar’
 
Diyarbakır’da Sur Belediye Eş başkanı Filiz Buluttekin ve çocuğunun kafasına silah dayanarak gözaltına alınmasını hatırlatan Pervin, şöyle konuştu: “ Tek adam rejiminin kolluk gücüyle serkeşlik yaptığına tanıklık ettik. Elbette bu kabul edilemez. Halkın iradesiyle seçilen tüm belediye eşbaşkanlarımız bu şekilde gözaltına alınıyor. Haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklanıyorlar. Yine Yüksekova’da kapısı kırılarak içeri girilen kolluk güçlerinin baskısı sonucu kalp krizi geçirerek yaşamını yitiren Fahriye  Gündüz arkadaşımız. Evet Fahriye de bu şekilde özellikle AKP hükümetinin bu baskıcı rejimi sonucu evinin içine giren kolluk gücü tarafından gözaltına alınmak istenirken kalp krizi geçirip hayatını kaybediyor. HDP  olarak kim eliyle olursa olsun kadınlara yöneltilen hiçbir şiddette geçit vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
 
‘Kadınlar bu yalanın farkındalar’
 
“Çok saldırı var, çok saldırı yapılıyor; ama bunun bir sebebi var. Bugün AKP hükümetinin çok korktuğunu ve bundan kaynaklı bu saldırıları gerçekleştirdiğini biliyoruz ama en çok kadınlara saldırdıklarını da biliyoruz. Çünkü en çok kadınlardan korkuyorlar” diyen Pervin,“Şunun altını çizmek isterim; onlar kriz yok ekonomi uçuşta diyedursunlar kadınlar güvencesiz emeğin sofradaki kuru ekmeğin en fazla yükünü çekenler kadınlardır. Bu işsizliğin ağır yükünü en çok farkında olanlar kadınlar. Onlar kadınların haklarını bizler savunduk diyedursunlar devlet korumasında dahi sürekli öldürülen yaşamın her alanında sürekli eşitsizliğe mahkum olan kadınlar bu yalanı farkındalar” diye ekledi.
 
‘Bir an önce çatışmalı sürece son verilmesi gerekiyor’
 
İktidarın medyasından şarkıcısına bütün şürekasıyla savaşın, şiddetin gerekliliğine ülkeyi inandırmaya çalıştıklarını kaydeden Pervin, “ Bu ülkede yaşamak ve yaşatmanın en çok farkında olan yine kadınlardır. Çünkü yaşamı doğuran da besleyen de biz kadınlarız. Onlar bu ülkenin en büyük ihtiyacı olan barışı rafa kaldırsalar dahi bu ülkenin en acil ihtiyacının barış olduğunu biz kadınlar biliriz. Dolayısıyla bir an önce bu çatışmalı güvenlik politikalarına son verilmesi gerektiğini ifade etmek isterim. Şunu da belirtmek isterim ki çözüm sürecini buzdolabına kaldırmakla övüneduran AKP hükümeti çözüm sürecini imha etmenin yol açtığı felakette anaların döktüğü gözyaşlarının gören ve en çok canı yananın biz kadınlar olduğunu söylemek isterim” şeklinde konuştu.
 
‘Bu ülkenin en büyük sorunu Kürt sorunu ve tecrit meselesidir’
 
Bugün ülkenin en büyük ve en gerçek sorunları arasında Kürt sorunu ve tecrit meselesi olduğuna dikkat çeken Pervin,“Sayın Öcalan'ın 2011-2015 yılları arasında devreye girdiği ve çatışmasızlıkla sorunu çözmeye çalıştı bir dönemin heba edilmesi Türkiye’ye çok şey kaybettirdi. Ama bunun yanında kadınların tecride ve Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözülmesine yönelik tavrı ve destekleyici açıklamaları önemliydi. Bugün de aynı noktada olduğumuzu ifade etmek isterim” dedi.
 
‘Heybemizde yılgınlık ve teslimiyet yok’
 
Kadınların bu hükümetin eril faşist politikalarına ve yalan söylemlerine karnının tok olduğunu söyleyen Pervin, “ Kadınların heybesinde artık çaresizliğin olmadığını, binlerce yıllık sömürüye artık boyun eğmenin olmadığını belirtmek isterim. Bizim heybemizde yılgınlık ve teslimiyet asla yok, bizim heybemizde mücadele var, bizim heybemizde direniş var. Bir kez daha Kadın Meclisi olarak bu süreçte rolümüzü oynayacağımızı ve bu dönem sürece kadınlar olarak damga vuracağımızı belirtiyorum. Direnerek kazanacağız. Bu toplantımızın barışa demokrasiye vesile olmasını temenni ediyorum. Başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.