Filiz Zeyrek

 

ADANA - Kadına yönelik şiddetin artmasına, cezasızlık ve şiddeti meşrulaştıran politikalara tepki gösteren Çukurova Üniversitesi öğrencileri, “Biz kadınlar yaşamın içindeyiz ve daha özgür yarınlar için mücadele ediyoruz” dedi.

 

Kadın hakları aktivistlerine göre, AKP’nin 17 yıllık iktidarı boyunca kadın katliamları ve kadına yönelik şiddet olaylarının atmasının en büyük sebebi, cezasızlık politikaları. İstatistiklere göre 2015-2018 yılları arasında en az bin 559 kadın katledildi. 2015 yılında 414, 2016 yılında 367, 2017 yılında 387, 2018 yılında ise 391 kadın katledildi. 2019’un ilk 10 ayında ise 300’ü aşkın kadın katledildi. Çukurova Üniversitesi öğrencileri, kadınların katledilmesine karşı önlem alınması çağrısında bulundu.

 

‘Çözüm değil neden üretiyorlar’ 

 

İletişim Fakültesi 2’nci sınıf öğrencisi Yaser Sarı, kadın katliamlarının meşrulaştırılmasına tepki gösterdi. “Her ne kadar tepkimizi göstersek de çare olmuyor ‘erkektir yapar’, ‘gururuna yediremedi’, ‘kadın bir şey yapmıştır’ deniliyor. Hiç kimse olayın iç yüzüyle ilgilenmiyor” diyen Yaser, kadınların katledilmesinin önüne geçecek çözüm yolları bulunmadığına işaret etti. Yaser, “Eline silahı alan ‘namusum’ diyerek öldürüyor. Sokakta yürüyemez olduk, her adım atışımızda korkarak yürüyoruz. Ne yazık ki ölen kadın sayısı gün geçtikçe çoğalıyor. Umarım artık önüne geçecek bir yol bulunur” ifadelerini kullandı.

 

‘Devlet önlemek için bir şey yapmıyor’

 

Zelal Göçer de, “Annelerimiz, ablalarımız, kardeşlerimiz her gün öldürülüyor ya da cinsel, psikolojik şiddette maruz kalıyor” dedi. Şiddetin önemli iki nedeni olduğunu belirten Zelal, “Bunlardan biri devletin pasifliği bir diğeri ise eşitsizlik, ayrımcılıktır. Devlet şiddeti önlemek için hiçbir şey yapmıyor, aksine katillere ceza indiriminde bulunuyor ve kısa süre ceza alan katiller bir süre sonra aramıza geri dönüyorlar” diye konuştu. 

 

‘Daha özgür yarınlar için çabalıyoruz’

 

“Devlet bu konuda 3 maymunu oynuyor” diyen Zelal, kadınların daha fazla örgütlenip, mücadeleyi yükseltmesi gerektiğini söyledi. Zelal, “Kadınların ne giyeceğine, nereye gideceklerine, saat kaçta nerede olacaklarına toplum ya da eşleri, abileri, babaları karar veriyor. Herhangi bir kadın tecavüze veya tacize uğradığında suçu erkekte değil kadında arıyorlar. Biz kadınlar hayatın içindeyiz. Kadına yönelik şiddeti kınıyoruz ve daha özgür yarınlar için çabalıyoruz” sözlerine yer verdi.

 

‘Kadın sahaya çıktı’ 

 

Öğrencilerden Güllü Aslan da kadının yaşamın her alanında olmasının erk zihniyeti rahatsız ettiğini belirterek, şöyle konuştu: “İnsanlık avcılık-toplayıcılık evresinden çıktı. Erkeğin avlandığı avını evine getirdiği, kadının bu avı hazırlayıp yenilir hale getirip paylaştığı dönemde değiliz artık. Kadın sahaya çıktı ve oyunun kurallarını değiştirmek için tüm yolları deniyor. Erkek elindeki gücün yavaş yavaş kaydığını hissediyor ve bu gücü daha fazla kaybetmemek için mücadele ediyor. Buradaki sihirli sözcük güç. Gücünün elinden alındığını düşünen erkek daha fazla saldırgan oluyor.”