DAİŞ’ten kurtarılan kentlerde 25 Kasım eylemleri

  • 19:40 25 Kasım 2019
  • Güncel
HABER MERKEZİ - Uzun süre DAİŞ işgalinde olan ve daha sonra özgürleştirilen Kuzey ve Doğu Suriye kentlerinde kadınlar, 25 Kasım dolayısıyla alanlara çıktı. Kadınlar şiddete karşı durulması çağrısı yaptı. 
 
Kuzey ve Doğu Suriye kentlerinde kadınlar 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında gün boyu alanlardaydı. Özellikle daha önce DAİŞ işgalinde olan kentlerde alanlara çıkan kadınlar, Türkiye’nin denetimine giren alanlarda bulunan kadınlara dönük saldırılara dikkat çekti. 
 
Tebqa
 
Tebqa’da yüzlerce kadın 25 Kasım etkinlikleri kapsamında kentin batısında kalan Elem kavşağında bir araya geldi. Kadına yönelik şiddeti ve işgali kınayan pankartlar taşıyan kadınlar, Kadın Yönetimi binası önüne doğru yürüyüşe geçti.
Kadın Yönetimi binası önünde açıklama yapan Kadın Yönetimi Üyesi Semer El-Şihabi, “25 Kasım içerisinde mücadele ve direnişin anlamını barındırıyor. 25 Kasım Mirabal kardeşlerin diktatörlüğe karşı verdiği mücadelenin sembolüdür. Bu yıl ki 25 Kasım etkinliklerini Şehit Hevrîn Xelef’e adıyoruz. Yoldaşlarımız halklarının hakları için işgale karşı korkusuzca direndi” dedi.
 
Reqa
 
Reqa’da ise Eski Reqa köprüsü önünde bir araya gelen yüzlerce kadın, yeni köprüye doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşte sık sık kadına yönelik şiddet ve işgale karşı sloganlar atıldı.
Reqalı kadınlar adına açıklama yapan Suriye Kadın Meclisi Üyesi Suhêl Mihemed, saldırı gerçekleştirilen bölgelerdeki kadınlara yönelik şiddete dikkat çekerek, Türkiye ve ona bağlı grupların bütün dünyanın gözü önünde kadınları hedef aldığını kaydetti. Suhêl, bütün kadınları kadına yönelik şiddete karşı durmaya çağırdı.
 
Dêrazor
 
Dêrazor’un Kisra beldesinde de yüzlerce kadının katılımıyla yürüyüş gerçekleştirildi. Kent girişinde başlayan yürüyüşte sürekli kadına yönelik şiddete karşı sloganlar atıldı. Belde merkezinde sona eren yürüyüşün ardından konuşan Dêrazor Kadın Yönetimi’nden Hiyam El-Ehmed, Türkiye tarafından saldırı gerçekleştirilen alanlarda kadınların her türlü şiddete maruz kaldığını söyledi.
Eylem sloganlar eşliğinde sona erdi.
 
Hecîn
 
Dêrazor’un Hecîn beldesinde de Kadın Yönetimi öncülüğünde 25 Kasım’a ilişkin toplantı gerçekleştirildi. Baxoz, Şefa ve Ebû Hesen’den de yüzlerce kadının dahil olduğu toplantı, saygı duruşu ile başladı.
Toplantıda konuşan Hecîn Kadın Evi yöneticisi Omeya El-Hiwêdî, 25 Kasım’ın tarihine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Toplantı kadınların değerlendirmeleriyle sona erdi.
 
Amûdê
 
Amûdê’de de yüzlerce kadın, Kongreya Star üyeleri, Demokratik Suriye Meclisi Kadın Bürosu Üyeleri, Süryani Kadınlar Birliği ve siyasi parti temsilcileri 25 Kasım’a dikkat çekmek amacıyla alanlara çıktı. Yürüyüş gerçekleştiren kadınlar üzerinde, “Sozkîn ve Medya onurumuzdur”, “İşgalcilik şiddettir”, “QSD irademizdir”, “Çocuklarımızı öldürmeyin”, “Türk işgalciliğine hayır”, “Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî bizimdir”, “Hevrîn kadın birliğinin sembolüdür”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Göçmenliğe hayır” yazılı pankartlar taşıdı. Kadınlar, Şehîd Cîhad Meydanı’ndan yürüyüşe geçti. Sloganlar eşliğinde yürüyen kadınların yürüyüşü Özgür Kadın Meydanı’nda mitinge dönüştü.
Eylemde konuşan Kongreya Star üyesi Gulîstan Elî ve Süryani Kadınlar Birliği Sözcüsü Sebah Şabo, katledilen Hevrîn Xelef ve diğer kadınların zaferin başlangıcı olduğunu söyledi.
Eylem sloganlar ile son buldu. 
 
Tirbespiyê
 
Tirbespiyê ilçesinde ise Kongreya Star binası önünde toplanan kadınlar, “Kadın, yaşam, özgürlük”, “Yaşasın YPJ direnişi”, “Yaşasın Rojava direnişi” sloganları eşliğinde yürüyüşe geçti.
Yürüyüşte, üzerinde “Hevrin kadın birliğinin sembolüdür”, “Şiddet işgaldir! Hevrînlerin direnişiyle işgal ve faşizmi yenelim”, “Zafer günü geldiği vakit arkana baktığında teslim olmadığın için kendinle gurur duyacaksın” yazılı pankartlar ile YPJ bayrakları, Hevrîn Xelef, Eqide Ana’nın posterleri taşındı. Yürüyüş ilçenin batısına kadar sloganlar eşliğinde devam etti. 
Yürüyüşün ardından konuşan Suriye Demokratik Meclisi (MSD) Eşbaşkanı Emine Umer, “Kadına yönelik şiddetin durması için verilen direnişi kutluyorum. Geçmişten bu yana erkek egemen zihniyet kadına yönelik şiddetini devam ettiriyor. Tarih boyunca kadınlar kolayca öldürülüyor ve kurban ediliyor. Kadın bedeniyle alay ediliyor, kadınlar cinsel istismara maruz kalıyor” diye konuştu.
 
Emine, 19 Temmuz 2012 devriminden sonra kadın direnişinin yeni bir boyut kazandığını vurguladı ve “Kadınlar özgürlük, eşitlik, demokrasi için mücadele ediyor. Fedakar bir şekilde bütün süreçlerde örgütlenerek gerici zihniyetin üstesinden gelmişlerdir. Kadınlar bütün terörist ve faşist çetelere karşı savaştı. Saldırılardan bu yana Kuzey ve Doğu Suriye’de baş gösteren olaylar, kadına karşı bilinçli bir şiddet yöntemidir. Saldırılar sonucunda 300 bin kişi evlerinden, anılarından göç etmek zorunda kaldı. Kamplarda yaşayan göçmen kadınlar büyük acılar çekiyor” şeklinde konuştu.