URFA - Urfa ilçelerinde kadınlarla bir araya gelen TJA aktivistleri, “Tüm kadınlara çağrımız; örgütlü mücadelemiz ve özgürlüğe olan inancımızla tüm kazanımlarımızı sahiplenelim. Erkek şiddeti ile inşa edilmiş tüm alanları yıkmak ve dönüştürmek için mücadele edelim. Kazandığımız hiçbir alanı terk etmeyelim” dedi.

 

Urfa’nın Birecik, Siverek ve Viranşehir ilçelerinde Tevgera Jinên Azad’ın (TJA) “Değişim ve Özgürlük için Sen de Ayağa Kalk” kampanyası kapsamında kadınlarla bir araya gelindi. “Erkek devlet şiddetine karşı isyandayız” şiarı ile gerçekleştirilen toplantılarda erkek devlet şiddeti tartışıldı.

 

‘Savaş, yıkım ve ölüme karşı yaşamı savunuyoruz’

 

Toplantılarda konuşan kadınlar, ulus-devlet anlayışını ayakta tutabilmek için erkek egemen sistemin her türlü kirli savaş politikasını devreye koyduğunu belirtti. Erkek egemen sisteme karşı verilen mücadelenin sonucunda elde edilen kadın kazanımlarının aynı zamanda tüm dünya kadınlarının kazanımları olduğuna dikkat çeken TJA’lı kadınlar, “Yürütülen bu savaş en çok kadın ve çocuklara zarar vermekte,  kadın kazanımlarını yok etmeyi amaçlamaktadır. Bu anlamda biz kadınlar bu saldırıları, kendi değerlerimize ve sistemimize yöneltilmiş saldırılar olarak görüyor ve buna sessiz kalmayacağımızı belirtiyoruz. Savaş, yıkım ve ölüme karşı yaşamı savunuyoruz” dedi.

 

‘Kadına yönelik tüm saldırılar ideolojik ve politiktir’

 

Son 5 yıldır olağanüstü hal (OHAL) uygulamalarının süreklileştirildiğini kaydeden kadınlar, “Tüm bu hukuksuz uygulamalar, inşa edilen kadın sistemine saldırıdır. Kayyım sistemi ve savaş politikaları ile en başta en değerli kadın kazanımı olan eşbaşkanlık sistemi defalarca saldırıya uğramıştır. Tüm bunlarla amaçlanan kadın mücadelesini geriletmek, örgütlü kurumlarını dağıtmak, kadını kamusal yaşamdan tasfiye edip, kadın yaşamı üzerinde denetimi artırıp, toplumsal mücadeleyi engellemektir. Tam da bu sebeptendir ki OHAL dönemi uygulamalarıyla onlarca kadın derneği, kadın merkezi, kadın sığınma evi kapatılmıştır. Binlerce kadın işinden atılmış, cinsel suçlar artmış, cezalar azalmıştır. Kadın katliamları korkunç düzeye ulaşmıştır. Kadına yönelik saldırıların tümü bütünlüklü olarak ideolojik ve politiktir.”

 

‘Daha güçlü haykıracağız’

 

Tüm saldırılara karşı TJA’nın başlattığı kampanyanın 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla seslerini yükselerek süreceğine işaret eden kadınlar, “Örgütlenerek ve dayanışmayla sesimizi ve sözümüzü ideolojik ve politik bir düzlemde daha da güçlü haykıracağımızı belirtiyoruz” dedi. Kadınların katledilmesinin “DAİŞ zihniyetinin bir yansıması” olduğunu dile getiren kadınlar, katledilen kadınların faillerine uygulanan cezasızlık politikaları ile şiddetin iktidar eliyle meşrulaştırıldığını kaydetti.

 

‘Kazanımlarımızı sahiplenelim’

 

“Yaşamın her alanında uygulanan savaş ve şiddet politikalarına karşı özsavunma gerçekleştirmek, devletin yetersiz politikaları karşısında biz kadınların en doğal hakkıdır” diyen kadınlar, şunları belirtti: “Tüm kadınlara çağrımız; örgütlü mücadelemiz ve özgürlüğe olan inancımızla tüm kazanımlarımızı sahiplenelim. Erkek şiddeti ile inşa edilmiş tüm alanları yıkmak ve dönüştürmek için mücadele edelim. Kazandığımız hiçbir alanı terk etmeyelim. Bütün hukuksuzluklara karşı sessiz kalmayacağımızı, sokakta, işte, evde, mahallede sesimizi, rengimizi yansıtarak mücadele edeceğimizi haykıralım.”

 

Toplantı sonunda kadınlara Urfa Barosu Kadın Hakları Komisyonu’nun hazırladığı kadın haklarını ve şiddete karşı yapılması gerekenleri içeren broşürler dağıtıldı.