Bağlar Kadın Meclisi: Sözümüzü örgütleyerek direneceğiz!

  • 14:37 7 Kasım 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR- Bağlar Kadın Meclisi 25 Kasım kapsamında gerçekleşecek eylem ve etkinliklerinin startını verdiği basın açıklamasında “Bizler, tacize, tecavüze, kadın katliamlarına, çocuk istismarlarına, kültürel değerlerimizin ve doğamızın talan edilmesine karşı sessiz kalmayacak, sözümüzü örgütleyerek direneceğiz” dedi.
 
Bağlar Kadın Meclisi 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında gerçekleşecek eylem ve etkinliklerinin startını basın açıklamasıyla verdi. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) il ve ilçe örgütleri ve çok sayıda kadın katıldı. Açıklamayı HDP Bağlar İlçe Eşbaşkanı Fatma Kavmaz yaptı. Ekonomiden siyasete, eğitimden sağlığa, çalışma yaşamından toplumsal yaşama kadar her alanda, kadınların kayyımcı ve savaş üreten erkek zihniyetin hedefi olduğuna dikkat çeken Fatma, kökleri binlerce yıl ötelere dayanan erkek devletinin gündelik yaşamın çerçevesini çizip, şiddet aracılığıyla da yönetme çabası içinde olduğunu söyledi.
 
‘Cinsiyetçilik savaş politikalarından bağımsız değildir’
 
Fatma, “Bunu sağlamak için, her gün cinsiyetçiliği besleyen söylemler ve uygulamalar ile kadın üzerindeki şiddeti derinleştirip, savaş politikalarını toplum üzerinde hakim kılmayı hedeflemekte, tüm olağanüstü uygulamaları normalmiş gibi algılatmaya çalışmaktadır. Cinsiyetçiliği besleyen, derinleştiren söylemler ile adalet üretmeyen yargı sistemi ve özel savaş politikaları bugün işlenen kadın cinayetlerinden bağımsız değildir, hepsi aynı kaynaktan beslenmektedir” dedi. 
 
‘Kadın katliamları korkunç bir düzeye ulaştı'
 
Ekim ayında 38 kadının katledildiğini anımsatan Fatma, Eskişehir’de, Mardin’de, Ergani’de, Bismil’de katledilen her kadının şiddet gördüğünü, idari ve adli makamlara başvurduğunu ve korunamadığını kaydetti. Fatma, “Yasaların ve uluslararası sözleşmelerin uygulanmaması ve hatta iktidar diliyle itibarsızlaştırılmasının sonucudur kadın katliamları. Tam da bu yüzden bir kere daha diyoruz ki kadın cinayetleri politiktir. Kayyım sistemi ve savaş politikaları ile en başta en değerli kadın kazanımı olan eş başkanlık sistemi defalarca saldırıya uğramıştır. Tüm bunlarla amaçlanan, kadın mücadelesini geriletmek, örgütlü kurumlarını dağıtmak, kadını kamusal yaşamdan tasfiye edip, kadın yaşamı üzerinde denetimi artırıp, toplumsal mücadeleyi engellemektir. Bu sebeptendir ki OHAL dönemi uygulamalarıyla onlarca kadın derneği, kadın merkezi, kadın sığınma evi kapatıldı. Binlerce kadın işinden atıldı. Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar arttı, cezalar azaldı. Kadın katliamları korkunç bir düzeye ulaştı” diye belirtti. 
 
‘Direnişimizden asla vazgeçmeyeceğiz’
 
Cinsel istismara ve saldırılara, kadın katliamlarına, çocuk istismarlarına, kültürel değerlere ve doğanın talan edilmesine karşı sessiz kalmayacaklarının altını çizen Fatma, sözlerini örgütleyerek direneceklerine vurgu yaptı. Fatma, “Bizler erkek-devlet şiddetine karşı bedenimize, kimliğimize, dillimize, kültürümüze, emeğimize, yaşamımıza, toplumumuza sahip çıkıyor, hiç bir alanı terk etmiyoruz. Yaşamın her alanında kadına yönelik saldırılara karşı örgütlenerek, inançla ve dayanışmayla mücadelemizi sürdüreceğiz. Kadın Soykırımını Durduracağız! Yaşamın her alanındayız, buradayız,  hiç bir yere gitmiyor, hiç bir kazanımımızı bırakmıyoruz. Biz kadınlar, bugün buradan, Bağlar’dan, bir kere daha mücadelemizden ve direnişimizden asla vazgeçmeyeceğimizi ve kazandığımız hiç bir alanı terk etmeyeceğimizi haykırıyoruz” diye konuştu.
 
Açıklama zılgıt ve “Jin jiyan azadi” sloganları eşliğinde sona erdi.