
Zelal Ceger: Kadınların intikamı alındı
- 09:24 29 Ekim 2019
- Güncel
Nûdem Têkoşer
QAMIŞLO - DAİŞ lideri Ebubekir Bağdadi’nin öldürülmesinin kadınların intikamının alınması olarak değerlendiren TEV-DEM Eşbaşkanı Zelal Ceger, “Şengal halkının soykırımdan geçirilmesi, Êzidî kadınların katledilip, esir alınarak köle pazarlarında satılması, Kuzey-Doğu Suriye’de yaşayan kadınların ve çocukların yaşadıklarının intikamı Bağdadi’nin ölümüyle alınmış oldu. Kürt kadınlarının özgürlük mücadelesi, bir kez daha başarıya ulaştı” dedi.
Türkiye sınırına 5 kilometre uzaklıkta bulunan İdlib yakınlarındaki bir köyde QSD-ABD ortaklığıyla DAİŞ lideri Ebubekir Bağdadi öldürülmüştü. Bağdadi’nin öldürüldüğü yerin Türkiye denetiminde olması ise tartışmaları ve soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Dünyada da, Bağdadi’nin ölümünde Kuzey ve Doğu Suriye istihbaratının büyük bir rolü olduğu tartışılıyor. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Robert O’Brien ise Bağdadi’nin öldürüldüğü operasyona “Kayla Mueller” adını verdiklerini açıkladı.
Hilafet ilan edip, insanlığa, kadınlara, doğaya ve kültüre düşmanlık yaparak dünyaya korku salan DAİŞ’in lideri Bağdadi’nin ölümü, Kuzey-Doğu Suriyeli, Şengalli ve köle pazarlarında satılan kadınların intikamının alınması olarak değerlendirildi.
‘En çok DAİŞ’ten acı çeken, bedel ödeyen Kürt halkıydı’
Konuya ilişkin ajansımıza konuşan TEV-DEM Eşbaşkanı Zelal Ceger, Bağdadi’nin ölümü hakkında şunları söyledi: “2014 yılından bu yana Irak Şam İslam Devleti kurma hayali 2019 yılında yenilgiye uğradı. Bu hayalin başını da Ebubekir Bağdadi çekiyordu. Amerika’nın bir planıyla QSD’nin de desteği alınarak Bağdadi öldürüldü. Uzun yıllar en çok DAİŞ’ten acı çeken, bedel ödeyen Kürt halkıydı. En çok Kuzey-Doğu Suriye halkı DAİŞ’in saldırılarına maruz kaldı. Sadece Kürtler değil birçok ülke DAİŞ’in saldırılarının hedefi oldu. Kürtler DAİŞ’e diz çökmedi, baş eğmedi, direndi. Kobanê’de, Şengal’de, Kerkûk’te, Reqa, Tabqa, Minbiç, Dêre Zor, Baxoz gibi birçok bölgede DAİŞ’e karşı başarılı hamleler gerçekleşti.”
‘İntikam alındı’
DAİŞ’in Reqa’yı başkent ilan ettiğini hatırlatan Zelal, “QSD’nin Reqa’da başarılı bir operasyonla DAİŞ’i temizlemesi DAİŞ yenilgisinin bir başlangıcıydı. Bütün dünya şahittir, DAİŞ’e karşı savaşabilen tek güç YPJ, YPG ve QSD gücüdür” sözlerinin altını çizdi. Zelal, Bağdadi’den Şengalli kadınların ve DAİŞ’in katlettiği tüm kadınlarının intikamının alındığına dikkat çekerek “Şengal halkının soykırımdan geçirilmesi, Êzidî kadınların katledilip, esir alınarak köle pazarlarında satılması, Kuzey-Doğu Suriye’de yaşayan kadınların ve çocukların yaşadıklarının intikamı Bağdadi’nin ölümüyle alınmış oldu. Kürt kadınlarının özgürlük mücadelesi, bir kez daha başarıya ulaştı” dedi.
‘YPJ’ye güç verilmeli’
“Bağdadi’nin ölümü tek başına DAİŞ’nin sonunu getirmez, sorunları çözmez” diyen Zelal, Kuzey-Doğu Suriye’de yaşayan kadınlarının dünya kadınlarıyla daha fazla örgütlü ve dayanışma içinde bulunarak mücadelesini daha ileri bir düzeye taşıması gerektiğini ifade etti. DAİŞ’in bundan sonra yapacaklarının önüne geçilmesi için kadınların YPJ’ye daha fazla güç vermesi gerektiğini dile getiren Zelal, Türkiye’nin saldırıları ile DAİŞ’in nasıl kimlik değiştirdiğin ve yine aynı yöntemlerle kadınların katledilmeye devam edildiğini vurguladı. Zelal, “Arkadaşımız Hevrîn Xelef’in katledilmesi DAİŞ ve Türkiye ortaklığının en önemli kanıtı oldu. Ancak Kürt kadınları bunların intikamını aldı ve almaya devam ediyor. Kürt kadınları DAİŞ’e karşı her geçen gün daha başarılı mücadele içinde” diye ekledi.
Operasyonun adı “Kayla Muller”
DAİŞ lideri Ebubekir El Bağdadi'nin öldürüldüğü operasyona, örgütün 2013'te kaçırdığı ve 2015’te Reqa’da bir hava saldırısında ölen Amerikalı yardım görevlisi Kayla Mueller'in adı verildi. Arizonalı bir insan hakları savunucusu ve insani yardım görevlisi olan Kayla Mueller, Aralık 2012’de Türkiye sınırında Suriyeli mültecilere yardım eden bir kuruluşta yardım etmeye başlamıştı. Ağustos 2013’te, Sınır Tanımayan Doktorlar örgütünün Halep’teki bir hastanesine ekipman yerleştirmeye gitmişti. Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü, Suriye’nin uluslararası yardım kuruluşu çalışanları ile birlikte Türkiye’ye döndüğü sırada otobüsü DAİŞ tarafından pusuya düşürülmüştü. DAİŞ’in esir aldığı Kayla, bizzat Bağdadi’nin her türlü işkence ve istismarına maruz kalmıştı.
Yeni halifenin de köle pazarı var
Bağdadi’nin ölümünün ardından yerine geçen DAİŞ’in yeni halifesi Abdullah Qardaş’ın da savaştan kaçırdıkları kadınlardan bir köle pazarının olduğu belirtiliyor.
‘Neden Türkiye askeri üssünde?’
ABD’nin DAİŞ’le Mücadele eski Özel Temsilcisi Brett McGurk Washington Post’da yayınlanan makalede “Öldürülen Ebubekir el Bağdadi neden Doğu Suriye ya da Irak’ta değil de Türkiye’nin askeri üssündeydi?” diye sorarak, ABD’nin Kürtlere yaptığı ihanete dikkat çekmişti.
Ne oluştu?
Hilafetin Başkenti olarak ilan ettikleri Reqa’nın QSD’nin kontrolüne geçmesinin ardından DAİŞ, Türkiye’nin denetimindeki İdlib’e sığındı. DAİŞ çetelerinin başı Ebubekir El Bağdadi, QSD ve ABD’nin beş aylık takibi; QSD’nin istihbarat çalışması sonucu ABD özel kuvvetlerinin operasyonuyla önceki gece Türkiye’nin Reyhanlı sınırında 5 kilometre mesafedeki Başira’da bir evde olduğu tespiti edildi.
QSD Genel Komutanı Mazlum Ebdî de 5 aylık ortak istihbarat çalışmasının sonucunda Bağdadi’ye operasyonun yapılabildiğini açıkladı. ABD Başkanı Donald Trump ise Bağdadi’nin öldüğü operasyonla ilgili yaptığı açıklamada, hiçbir devlete operasyonu bildirmediklerini ama hava sahasının kullanımı için Rusya, Türkiye, Suriye ve Irak’ı bilgilendirdiklerini söyledi. Donald Trump, sadece Kürtlerden (QSD) istihbarat/önemli bilgiler aldıklarını söyledi ve özellikle teşekkür etti.