Hikmet Tunç 

 

VAN - Özalp’ta artarak devam eden şüpheli ölümler başta olmak üzere tüm kadın sorunlarına karşı projelerini hayata geçireceklerini söyleyen Sosyolog Neslihan Şedal, kadınlara seslenerek, “İlçemizi kadın rengine bürüyelim” dedi. 

 

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) döneminde Van’ın Özalp belediyesinde sosyolog olarak çalışan Neslihan Şedal’in görevine kayyım döneminde son verildi. Kayyımın kararına karşı dava açan Neslihan, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 31 Mart seçimlerinde büyük oy farkıyla kazandığı belediyede görevine devam ediyor. Neslihan, ilçede yaşanan şüpheli kadın ölümlerine karşı önceki dönemden çok daha farklı projelerle mücadele edeceklerini dile getirdi. 

 

Özalp Belediyesi Kadın Politikalar Müdürlüğü’nün önceki dönemde Şiddetle Mücadele, Kadın Ekonomisini Geliştirme, Eğitim ve Araştırma birimleri olarak üç birimle hizmet sunduğunu hatırlatan Neslihan, kayyım atanmasının ardından bu birimlerin kapatıldığını söyledi. 

 

‘Bu kez daha iddialı çalışmalar yapacağız’ 

 

Önceki süreçte birçok köyde toplumsal cinsiyet, kadına yönelik her türlü şiddete dönük eğitim ve seminerler verildiğini söyleyen Neslihan, “Bu süre içerisinde birçok başvuru almıştık. Kadınlarla birlikte onların beyanlarını esas alarak sorunların üstesinden gelmeye dönük çeşitli programlar alınıyordu. Yine kadın ekonomisini geliştirmeye dönük çeşitli projeleri hayata geçirdik. Kayyım hepsini gasp etti. 31 Mart yerel seçimlerin ardından mahkemeyi kazanmamla da birlikte burada yaptığımız ilk çalışma yine Kadın Politikalar Müdürlüğü’müzü açmak ve işlev kazandırmak oldu. Bu kez daha iddialı bir şekilde kadınlarla birlikte dayanışarak, ortak akılla, üreterek yola çıkacağız” sözlerini kullandı.  

 

‘Her üç ay içerisinde 5 kadının şüpheli ölümü söz konusu’

 

İlçede artan şüpheli kadın ölümlerini ilçenin sosyolojik yapısına bağlayan Neslihan, Neslihan, “Özalp’ın sosyolojik yapısına baktığımız zaman, kadın cinayetleri, intiharları gün geçtikçe artan bir hal almaya başladı. Neredeyse iki, üç ay içerisinde dört beş kadın intiharları yaşandı. Tabi biz müdürlük olarak bu olayların peşine düştük ve araştırdık. Bu ölümlerin perde arkasında birçok sebep var” dedi. 

 

‘Hedefimiz ölümler olmadan çözüm geliştirmek’ 

 

Neslihan, kadını “intihara” sürükleyen nedenlere yönelik projeler geliştireceklerinin altını çizerek, “Gelişen süreç içerisinde kendi pratiğimizi sorguladığımızda gelende intihar gerçekleştikten sonra bizler sonuç üzerine gider araştırmalar yapardık. Tabi ki intiharları önlemek için çeşitli eğitimler, çeşitli çalışmalar yaptık fakat bu süreçte yaptığımız şey intihar noktasına gelmeden önce çeşitli projeler üretmek olacak” ifadelerini kullandı. 

 

‘Kadınlar kayınları ve kayınpederleriyle yaşamak zorunda’

 

Aile içi şiddetten ekonomik nedenlere kadar intihara sürüklenmelerin altında birçok nedenin yattığını ifade eden Neslihan, “İlçenin sosyolojik yapısına baktığımız zaman aslında ekonomik olarak aslında hiçbir yatırım olmadığını gördük. Yeni evlenen çiftlerden erkeğin daha çok inşaat sektöründe çalıştığı için şehir dışına çıkmak zorunda kaldığını, bir yılı aşkın bir süre içinde eşini hiç görmediği bir tabloyla karşılaşıyorduk.  Bu süre içerisinde ve uzun yıllar kadının kayınlarıyla, kayınpederiyle çok kalabalık bir aileyle yaşamasıyla birlikte aile içi şiddetten tutalım da toplumsal baskı, ekonomik sıkıntılar gibi birçok sebeple karşılaştık” dedi. 

 

‘Kadının özsavunmasını tekrar elde etmesi gerekir’ 

 

“Bu intiharların önüne geçmek için nasıl bir yol izlememiz gerektiğini daha somut bir şekilde görebildik. Bundan sonra sonuca müdahil olmaktansa, bu ihmallerin önünü kesmek ve intiharları bitirmeye yönelik çalışmalar geliştireceğiz” diyen Neslihan, bunları yaparken de tamamen kadınlarla birlikte yol almayı düşündüklerini sözlerine ekledi. Neslihan buna yönelik hayata geçirecekleri projeleri de şöyle sıraladı: “Önceki süreçte yaptığımız eğitimler, seminerleri bir üst aşamaya çıkararak, bu defa her köyde, her mahallede, toplumsal cinsiyet atölyeleri, kadına yönelik şiddet atölyeleri, aile içi olumlu iletişim atölyeleri, oluşturarak yaptığımız çalışmaları daha çok kalıcı hale getirmek. Kadınlarla birlikte kadınların özgüvenini, özsavunmasını kazandırmak ve birlikte yapmak tarzında projelerimiz var. Her mahallede, her köyde özsavunmasını geliştirecek çalışmalar yapacağız. Öz savunmanın tanımsal olarak aslında kadının elinden alınan bilgisinin, kadının elinden alınan ekonomisinin, mevcut sindirilmiş politikalara karşı, açığa çıkarılmasıyla ortaya konulabilir. Yine atölyeler kapsamında çeşitli çalışmalarla birbirimizden bilgi alışverişi yaparak yereline, köyüne, mahallesine, kazandırmaya yönelik çalışmalardır.” 

 

‘İlk refleksi kadınlar vermeli’

 

Mahallelerde  oluşturulacak atölyeler ile yaşanan istismar, taciz ve şiddete karşı kadınların müdahil olmasını sağlayacaklarını vurgulayan Neslihan, böylece kadınların sorunlar karşısında refleks göstereceği çalışmalar yürüteceklerini kaydetti. Neslihan, “Her kadında oluşacak güven duygusuyla birlikte yaşanan suç ve yaşanan sorunlara karşı oluşan duyarlılıkla ortadan kalmış olacak” sözlerini kullandı. 

 

‘Eril zihniyete karşı dayanışmak zorundayız’

 

Neslihan son olarak kadınlara birlikte çalışmak için şu çağrıda bulundu: “Geçen her zaman bizim aleyhimize işliyor. Önceki dönemde yaptığımız gibi kadınları birlikte çalışmaya davet ediyoruz. Ancak birlikte hareket ederek olayların üstesinden gelebiliriz. Eril zihniyetin bize yüklemiş olduğu toplumsal cinsiyet rollerini, şiddeti bitirmek için dayanışmak zorundayız. Gelin Özalp’ı birlikte kadın rengine bürüyelim ve bir kadın kenti yapalım.”