Mardin STK bileşenlerinden çağrı: İktidar çok geç olmadan adım atmalı

  • 14:01 18 Mayıs 2019
  • Güncel
MARDİN - Mardin'de STK'ların katılımıyla cezaevlerinde yaşanan açlık grevi ve ölüm oruçlarına ilişkin basın açıklaması yapıldı. Yapılan açıklamada, siyasi iktidarın çözüm için bir an önce adım atması çağrısında bulunuldu.  
 
Emek ve Demokrasi Platformu adına Mardin'de bulunan bütün Sivil Toplum Örgütleri’nin (STK) katılımıyla Türkiye ve bölge cezaevlerinde devam eden açlık grevlerine ilişkin açıklama yapıldı. Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Şube binası önünde yapılan açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Ebru Günay, HDP ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) yöneticileri ile 43 STK bileşenleri katıldı. 
 
'Artık saatlerin bile önemi var 
 
İlk olarak konuşan HDP Mardin Milletvekilli Ebru Günay, "Bugün 18 Mayıs İbrahim Kaypakkaya ve Amed Zindanında karanlığa karşı bedenlerini ateşe veren dörtlerin ölüm yıl dönümü. Onları buradan saygı ile anıyorum. Böylesi bir gündem Amed Zindanında başlayıp Türkiye ve bütün dünyaya yayılan direniş için bizlerde toplandık. Bu direnişin sloganı ‘Yaşama Ses Ver’ sloganıdır. Bizlerde yaşam hakkının daha da güvence altına alınması için bizler Sivil Toplum Örgütleri ile yaşam hakkının kutsallığına dikkat çekmek için, yetkililerin görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi için çağrıda bulunuyoruz. Biliyorsunuz Leyla Güven arkadaşımız 190 günü aşkın bir süredir açlık grevinde. Şu an dünyanın dört bir yanında açlık grevleri devam ediyor. Son iki haftadır 30 tutsak ölüm orucunda. Bu şu demek; gün be gün ölüme eriyen bedenler demek, saniye ve dakikaların daha da önem taşıdığı bir süreç demektir. Bizler daha fazla can kayıpları yaşanmadan daha fazla gözyaşı dökülmeden tüm eylemcilerin taleplerinin yerine getirilmesini istiyoruz. Bir an önce aile ve avukat görüşünün yapılmasını istiyoruz” diye konuştu.
 
'Geç olmadan siyasi iktidar harekette geçmeli' 
 
Ardından STK’lar adına açıklamayı İnsan Hakları Derneği (İHD) Mardin Şubesi Başkanı Feyzi Adsız okudu. Açıklamada şunlar kaydedildi: "Kurumlarımızın tespit edebildiği kadarıyla, 22 Nisan 2019 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde 90 hapishanede aralarında milletvekillerinin de olduğu 2 bin 983 tutuklu ve hükümlü süresiz ve dönüşümüz açlık grevi eylemi yapmaktadır. Gelişmelerin vardığı bu kaygı verici aşamada hapishanelerde açlık grevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin anneleri, çocuklarının yaşamsal açıdan tehlikeli durumlarını kamuoyunun ve yetkililerin gündemine taşımak amacıyla basın açıklaması, oturma eylemi vb. etkinlikler yapmaktadır. Adeta bir çığlık şeklinde yapılan bu demokratik içerikli eylemlere dahi tahammülsüzlük gösterilmekte, anneler kolluk güçlerinin yoğun şiddetine maruz kalmaktadırlar. Toplanma ve gösteri hakkı ile işkence ve kötü muamele yasağının pervasızca çiğnendiği, kamu vicdanında derin yaralar açan bu durum kesinlikle kabul edilemez.
 
‘Engellemeler yüzünden tutsaklar hakkında sağlık bilgi edinilemedi’
 
Cezaevlerine başta hekimler olmak üzere bağımsız heyetlerin ziyaretine izin verilmediği için eylemcilerin sağlık durumları ile ilgili sağlıklı bilgiler alınamamaktadır. Avukatlar ve ziyarete giden tutuklu yakınlarından edinilebilen kısıtlı bilgiler eylemcilerde ciddi kilo kayıplarının yaşandığı, sağlık sorunların ortaya çıktığı ve kritik eşiğin aşıldığını işaret etmektedir. Kimi cezaevlerinde yaşamsal önemde olan başta B1 vitamini olmak üzere sıvı, tuz ve şeker verilmemektedir. Demokrasi, emek ve meslek örgütleri olarak toplumsal barış için herkesi insani, ahlaki, ve vicdani sorumluluğa davet ediyoruz. Bu bağlamda toplumsal barış ve yaşam hakkı için çok geç olmadan siyasal iktidarı, evrensel hukuk değerleri içerisinde sorunu çözmeye davet ediyoruz."