
Açlık Grevi İzleme Heyeti Edirne F Tipi Cezaevi’ni ziyaret etti.
- 08:14 17 Mayıs 2019
- Güncel
İSTANBUL - Marmara Açlık Grevini İzleme Heyeti, Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’ni dün ziyaret etti. Heyet Edirne Cezaevi’nde açlık grevinin 141 günü bulan tutsakların olduğunu ve ciddi sağlık sorunu yaşadıklarını belirtti.
Marmara Açlık Grevini İzleme Heyeti’nde yer alan İnsan Hakları Derneği İstanbul Şube Başkanı Avukat Gülseren Yoleri, Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Anadolu Şubesi Eşbaşkanı Erdal Güzel, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilcisi Ümit Efe, Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde açlık grevinde olan tutsakları ziyaret etti. Cezaevi idaresi ve savcısıyla görüşme talep eden heyetin talebine ise cevap verilmedi. Heyetteki avukatlar bu nedenle açlık grevinde bulunan tutsakların bir bölümü ile görüştü.
‘Talepler kabul edilinceye kadar vazgeçmeyecekler’
Görüşmenin ardından açıklamada bulunan heyet üyesi İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Gülseren Yoleri cezaevinde 24 tutsağın açlık grevinde olduğunu söyledi. 141 günü bulan ilk gruptaki tutsakların ciddi cağlık sorunu yaşadığına dikkat çeken Gülseren, “Unutkanlık, sürekli baş ağrıları, eklem ağrıları, kol ve bacaklarda uyuşmalar, görme bozuklukları, ışığa ve sese aşırı duyarlılık, hareket kısıtlılıkları, kusma, ishal, kanamalar, kalp ve tansiyon sorunları nedeniyle tek başlarına ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma gelen mahpuslar olduğunu, 1 Mart’ta başlayan ekipte yer alan mahpuslarda dahi 14-20 kg arasında kilo kaybı yaşandığını, ancak talepleri kabul edilinceye kadar açlık grevinden vazgeçmeyeceklerini dile getirdiler” dedi.
‘Her gün revir doktoru tarafından ziyaret ediliyorlar’
Tutsakların her gün revir doktoru tarafından ziyaret edildiklerini ifade eden Gülseren, “Kilo ve tansiyon kontrollerinin yapıldığını, haftada bir Sağlık Bakanlığı tarafından görevlendirilen bir hekim heyeti tarafından da ziyaret edildiklerini, başlarda bu heyete birkaç kez muayene olduklarını ancak sonrasında bundan vazgeçtiklerini, buna rağmen heyetin gelmeye devam ettiğini ilettiler. B1 vitamini yerine Benexol B 12 vitamini verildiğini, şeker ve temizlik malzemelerinin kantinde bulunmasına rağmen kendilerine yeterince verilmediğini belirttiler. Yine açlık grevinde olanların refakatçi taleplerinin kabul edilmediği gibi 7 Ocaktan bu yana açlık grevinde bulunan Hakan Adıgüzel, 19 Aralıktan bu yana eylemi sürdüren Ramazan Çeper ile 1 Mart’tan bu yan açlık grevinde bulunan Mazlum Bataray ve Ahmet Mamo’nun tek başlarına tutulduklarını, yanlarına açlık grevinde olmayan bir mahpusun refakatçi olarak verilmesi ya da üçlü odalara alınmaları konusundaki talebin karşılanmadığını ilettiler” diye konuştu.
‘Süngerli odaya konulduklarını öğrendik’
1 Mart’tan sonra televizyon, sehpa tabure gibi pek çok eşyalarına el konulduğunun iletildiğinin altını çizen Gülseren, şöyle devam etti: “2018 Ağustos ayından bu yana bir grup mahpusun ortak alanlara çıkartılmadığını ve yine açlık grevinde bulunanların ortak alanlara çıkarılmadıklarını, tecrit edildiklerini, gazete ve dergilerin keyfi olarak verilmediğini, mektupların engellendiğini, başka hapishanelerden kontrol edilerek gönderilen mektupları dahi sakıncalı diyerek mahpuslara vermediklerini, bazı mahpusların idarenin belirlediği bazı kişilerle mektuplaşmalarına gerekçe göstermeksizin yasak getirildiğini, renkli kağıda yazılmış bir mektubun kağıdı renkli olduğu, için verilmediğini söylendi. Havalandırmanın kamera ile izlenmesi uygulamasına devam edildiğini, mahpusların özel alanı kısıtladığı için kameraları kapatma girişimlerinin disiplin cezası ile cezalandırıldığını ilettiler. İdarenin keyfi olarak mahpuslar arasında ‘tehlikeli”’ olarak nitelediği gruplar oluşturduğunu. Bu gruba soktuğu mahpusları yasal haklarından mahrum bıraktığını, bu uygulamalara itiraz eden mahpuslara şiddet uygulandığını, süngerli odaya konulduklarını öğrendik.”
‘Her çeşit uygulamaya son verilmeli’
Cezaevi müdürü ile sorunların konuşulması noktasındaki taleplerinin kabul edilmediğini dile getiren Gülseren, “Bu süreçte tecridi ağırlaştıran uygulamalara son verilmesi, açlık grevinde olanların tek başına tutulmalarına son verilmesini, refakatçi taleplerinin karşılanmasını, gazete dergi, radyo ve televizyon konusunda getirilen keyfi kısıtlamalara son verilmesi noktasındaki taleplerinin acil olarak karşılanmasını istediklerini belirttiler. İzleme heyeti, bu anlatılanlar oldukça önemli, açlık grevinde bulunanların ilerleyen günlerde ani sağlık sorunları ortaya çıkabileceğinden yalnız tutulmaları oldukça riskli bir uygulama bu uygulamaya derhal son verilmeli, mahpusların refakatçi talepleri de aynı gerekçe ile kabul edilmeli ve bu ihtiyaca göre bir düzenleme yapılmalı. Ve tabi ki tecrit, ağırlaştıran her çeşit uygulamaya son verilmeli ve mahpusların yaşam koşulları insan onuru gözetilerek yeniden düzenlenmeli” şeklinde vurguladı.