Pervin Buldan: Ölümlerin sorumlusu siz yetkililersiniz

  • 14:38 26 Mart 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR - MYK toplantısı sonrası basına yapılan açıklamada konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Newroz'da halkın iktidara net mesajlar verdiğini belirterek, "Ne yaparsanız yapın sorumluluktan kaçamazsınız; devletin koruması altında yaşanan ölümlerin sorumlusu siz yetkililersiniz" dedi. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Diyarbakır'da olağanüstü toplandı. Toplantı sonrası açlık grevleri ve cezaevlerinden gelen ölüm haberleri üzerine Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli'nin de katıldığı bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Eş Genel Başkanları Pervin Buldan, Sezai Temelli ile Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Demokratik Toplum Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan ve HDK Eş Başkanı Gülistan Kılıç Koçyiğit'in katılımı ile yapılan açıklamada Pervin Buldan konuştu. 
 
'Halkımız Newroz'da iktidara net mesajlar verdi'
 
Pervin, Newroz kutlamalarında herhangi bir olumsuzluk yaşanmadığını ve büyük bir kitlesellikle kutlamaların yapıldığını belirterek, "Milyonlarca insan tüm baskılara, zulme ve engellemelere rağmen Amed, Van ve İstanbul başta olmak üzere il ve ilçelerimizde çok net mesajlar verdi. Bu mesajlarda Kürt halkı başta olmak üzere bütün demokrasi güçleri iktidar tarafından yapılan hakaretlere ve 'bu topraklarda yeriniz yok' sözlerine cevap vermiştir. Buradayız, kararlıyız ve umutluyuz; demokrasi, özgürlük, adalet, eşitlik ve barış mücadelemizden vazgeçmiyoruz demiştir. AKP ve MHP faşizmine, tekçiliğine, inkar politikalarına boyun eğmedik ve eğmiyoruz demiştir. Kendi siyasi iradesine sahip çıkmış ve 31 Mart'ta kayyımları geldikleri yere göndereceğinin açık bir işaretini vermiştir. Tecridi ve yok sayma politikasını kabul etmediğini, etmeyeceğini ve kendini var eden değerlere bağlılığını yeniden yüksek sesle vurgulamıştır" ifadelerine yer verdi. 
 
'Umursamazlık insanlarını sabrını zorlamaktadır'
 
"Newroz kutlamalarında bütün ülkeye ve topluma umudu gösteren, mücadelede kararlılığını vurgulayan ve Newrozlaşan halkımıza şükranlarımızı bir kez daha sunuyoruz" diye konuşan Pervin, İmralı'da PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik 4 yıldır sürdürülen ağırlaştırılmış ve mutlak tecridin kaldırılması talebiyle yapılan açlık grevlerini değerlendirdi. Pervin, açlık grevlerinde Leyla Güven'in 139'uncu, cezaevlerinde ise 101'inci günü aşıldığını hatırlatarak, "Bu tecrit 4 yıldır, yaklaşık 1460 gündür sürdürülmektedir. Bu tecrit var olan yasalara, Anayasa'ya ve Türkiye'nin imzalamış olduğu uluslararası demokratik sözleşmelere karşı hukuk dışı bir şekilde sürdürülmektedir. İktidar, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı başta olmak üzere tüm yetkililer duymazdan ve bilmezden gelme tutumlarına devam etmektedir. Bu aymazlık ve umursamazlık insanların sabrını son derece zorlamaktadır" dedi. 
 
'Zulme karşı barışı savunalım'
 
Son 10 gün içinde cezaevlerinden 4 cenaze çıktığının altını çizen Pervin, "4 tutsak tecridi protesto etmek için kendi yaşamına son vermiştir. Almanya'da ise bedenini ateşe veren bir kişi ne yazık ki kurtarılamamıştır. Tüm kurumlar olarak, bizler elbette ölümü değil yaşamı ve yaşatmayı savunuyoruz. Nedeni ne olursa olsun kendi yaşamına son vermeyi doğru bulmadığımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Bütün mücadelemiz ve çabamız bir canın bile yitirilmemesi, sorunların çözülerek mutlak barışın sağlanmasıdır. Bu yüzden bu tarz eylemlerin devam etmemesi için herkese açık çağrımızı yapıyoruz. Gelin zulme karşı yaşamı savunarak mücadele edelim. İktidarın cezaevinde yaşamını yitiren canların cenazeleri karşısındaki tutumu ise hem hukuk ve inanç hem de insani ve ahlaki açılardan kabul edilemezdir" şeklinde konuştu. 
 
Pervin, cenazelerin ailelerden kaçırılması, ailelerin onayı alınmadan ve defin hakkı gasp edilerek zorla defnedilmesinin, dini vecibelerin yerine getirilmesinin engellenmesinin büyük bir utanç konusu olduğuna vurgu yaptı. Pervin, "Acı olan ve şaşkınlıkla izlediğimiz odur ki, bazı bakanlar meydan meydan dolaşarak tarihin utanç sayfalarında yer alacak olan bu uygulamalardan övgü ile bahsedebilmektedir" diye ekledi.  
 
'Tecridi sonlandırın'
 
Pervin sözlerini şöyle sürdürdü: "Ne yaparsanız yapın sorumluluktan kaçamazsınız; devletin koruması altında yaşanan ölümlerin sorumlusu siz yetkililersiniz. Bugün bir kez daha tüm kamuoyuna, halka, demokrat ve vicdan sahibi tüm yurttaşlarımıza, sivil toplum örgütlerine, siyasi partilere, derneklere, sendikalara, meslek birliklerine çağrı yapıyoruz: Sessiz kalmayın, bu konuda bir tek kişinin bile canını ve sağlığını kaybetmemesi için çabalarımıza destek olun. Dayanışma gösterin. Bugün yaşananların yarın daha da olumsuz sonuçlara yol açmaması için sesinizi yükseltin. Bu süreci hep beraber, tüm toplumun ve halkın sahiplenmesi ile aşabiliriz. Hukuk ve insanlık değerleri açısından İmralı'da aile ve avukat görüşünün bir an önce yapılması gereklidir. İktidara, bir kez daha çağrı yapıyoruz. Hukuki ve yasal hakların kullanılmasını engellemeyin, 4 yıldır süren mutlak ve ağırlaştırılmış tecridi sonlandırın."
 
Açıklamanın ardından eşbaşkanlar binadan ayrıldı.