'Barış mücadelesine güç katalım, tecridi ortadan kaldıralım'

  • 14:39 24 Mart 2019
  • Güncel
ŞIRNAK / İZMİR - HDP Şırnak ve İzmir İl Örgütleri, tecride karşı devam eden açlık grevleri ve cezaevlerinde yaşanan ölümlere dikkat çekerek, "Açlık grevi direnişçilerinin ve yaşamlarına son veren siyasi tutsakların barış mücadelesine güç katalım, tecridi ortadan kaldıralım" çağrısında bulundu. 
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde var olan tecrit ve buna karşı yaşamına son veren Zülküf Gezen ve Ayten Beçet için Şırnak kent merkezi ve ilçelerinde ortak basın açıklamaları yapıldı. Şırnak kent merkezinde yapılan açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Nuran İmir katıldı. Burada partililer adına açıklamayı Nuran İmir okudu. 
 
Cizre'de yapılan açıklamayı HDP Cizre İlçe Eşbaşkanı Güler Tunç, Silopi'de HDP Şırnak Milletvekili  Hüseyin Kaçmaz ve adayların da olduğu açıklamayı İlçe Yöneticisi  Suphi Kulat, İdil'de yapılan açıklamayı da yönetici Resul Öner okudu. 
 
Ortak basın metninde Abdullah Öcalan'a uygulanan tecrit hatırlatılarak, devam eden açlık grevlerine işaret edildi. Tecrit politikasının cezaevlerinde ölümlere neden olduğunun altı çizilirken devamında şunlar kaydedildi: 
 
"17 Mart 2019 tarihinde siyasi tutsak Zülküf Gezen'in Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması amacıyla yaşamına son vermesinin, tecridi kırmak için Almanya'da 20 Şubat günü bedenini ateşe veren Uğur Şakar'ın tedavi gördüğü hastanede dün yaşamını yitirmesinin acısı halen taze iken Gebze Kadın Kapalı Cezaevi'nde bulunan Ayten Beçet adlı kadın siyasi tutsak da tecrit politikalarını protesto etmek amacı ile dün sabah yaşamına son vermiştir.
 
'Tutsaklar dayatılan tecridi parçalamak için bedenleri ile toplumu savunuyor' 
 
Zülküf Gezen'in cenazesinde olduğu gibi Ayten Beçet'in de dini vecibelerinin yerine getirilmesine izin vermeden, ailelerin defin ve yas hakkı gasp edilmiştir. Cenazelerden dahi korkan bir hükümet karşımızda bulunmaktadır.  Cenazelere katılmamıza izin verilmezse de defin ve yas hakkımız ellerimizden zorla alınsa da demokrasi mücadelesinin onurlu evlatlarını her daim yüreğimizin derinliklerine gömeceğiz ve unutmayacağız.
 
Türkiye'de bir hukuksuzluk son bulsun diye açlık grevinde olanlar ve yaşamlarına son veren Zülüf Gezen ve Ayten Beçet; Sayın Öcalan şahsında başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halklarına uygulanan tecride son verilmesi amacı ile bedenlerini açlığa ve ölüme yatırmış, zulme karşı direniyor. Açlık grevi direnişçileri ve hayatlarına son veren siyasi tutsaklar halklara dayatılan tecridi parçalamak için bedenleri ile toplumu savunuyor. 
 
'Çağrılara demokratik kamuoyunun kulak vermesi gerekiyor'
 
Bedenleri ile direnen açlık grevi direnişçilerinin ve bütün siyasi tutsakların hepimize bir çağrısı var:  Birlikte mücadele ederek tecridi parçalayalım, toplumu özgürleştirelim. Bu çağrıya demokratik kamuoyunun kulak vermesi gerekiyor. Tecrit ile devam eden her gün ölüm, kaos ve çözümsüzlüktür. Açlık grevi direnişçilerinin taleplerine destek vermek en büyük barış mücadelesidir.  Tecrit sadece Kürtleri ilgilendiren bir mesele olarak görülmemeli. Tecrit, bütün Türkiye halklarının geleceğini ilgilendirmekte ve toplumsal yaşamımızı dinamitlemektedir. Bu anlamda bütün halklara, STK'lara, demokratik kitle örgütlerine, aydınlara, yazarlara ve sanatçılara sesleniyoruz. Açlık grevi direnişçilerinin ve yaşamlarına son veren siyasi tutsakların barış mücadelesine güç katalım, tecridi ortadan kaldıralım.
 
Amed'den Hewler'e, Kandıra'dan Strasbourg'a, zindanların hepsine omuz verme, taleplerini sahiplenme zamanıdır. Hep birlikte tecridi kıralım. Tecridi kırmak amacı ile yaşamına son veren Zülküf Gezen ve Ayten Beçet onurumuzdur. Bizlere miras bıraktıkları demokrasi ve özgürlük mücadelesini yılmadan sürdüreceğimizin sözünü veriyoruz."
 
İzmir
 
Aynı amaçla HDP İzmir İl Örgütü de il binasında basın açıklaması düzenledi. Basın metnini okuyan HDP İzmir İl Eşbaşkanı Besriye Tekgür, tecridin sadece Kürtleri ilgilendiren bir mesele olmadığını belirterek Abdullah Öcalan nezdinde tüm halklara uygulana tecrtin kalkması için hayatına son evren Zülküf Gezen ve Ayten Beçet'in mücadelesini sürdüreceklerini söyledi.
 
Açlık grevlerinde gelinen aşamaya da değinen Besriye, "Cenazelerden dahi korkan bir hükümet karşımızda bulunmaktadır. Cenazelerimize katılmamasına izin verilmezse de defin ve yas hakkımızı elimizden alınsa da demokrasi mücadelesinin onurlu evlatlarını her daim yüreğimizin derinliklerine gömeceğiz ve unutmayacağız" dedi.
 
'AKP-MHP iktidarı barış politikalarını istemiyor'
 
Bütün halkları ve demokratik kütle örgütlerine, aydınlara ve sanatçılara tutsakların barış mücadelesine güç katmaya davet eden Besriye, "Sayın Öcalan'ın toplumla bağ kurması barışın kapısını aralayacak ve savaş politikaları ile siyasal gücün tahakküm eden AKP-MHP ittifakını politik iflasa sürükleyecektir. Sayın Öcalan'a uygulanan tecrit sadece bir kişiye uygulanmıyor. Demokrasiden kopan AKP-MHP anlayışı hayatı herkese zindan etmeye çalışıyor" diyerek tecridin kırılması için açlık grevi direnişçilerinin taleplerini sahiplenmeye çağırdı.