Leyla Güven muayene olmayı kabul etmiyor

  • 09:31 21 Ocak 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR - 75 gündür açlık grevinde olan Leyla Güven'in sağlık durumu ağırlaşırken dün avukat Gülşen Özbek cezaevine gitti. Gülşen, Sağlık Bakanlığı talimatıyla Leyla Güven'in sağlık kontrollerinin arttırıldığını ancak Leyla'nın muayeneyi kabul etmediğini söyledi. 
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in 8 Kasım 2018'den bu yana PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle başlattığı süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemi 75'inci gününe girdi. Leyla'nın eylemine destek vermek amacıyla başta cezaevlerindeki tutsaklar olmak üzere Fransa'nın Strasbourg kenti, Hewlêr, Galler, Toronto, Maxmur ve Ortadoğu'nun birçok şehrine kadar açlık grevleri yayılarak devam ediyor. 
 
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ile geçmiş dönem HDP Hakkari Milletvekili Selma Irmak'ın da tutuklu bulundukları Kandıra Cezaevi'nde 15 Ocak günü başladıkları süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemi ise 6'ncı gününde. 
 
'Leyla muayene olmayı kabul etmiyor' 
 
Dün akşam Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'ne Leyla'yı ziyarete giden Avukat Gülşen Özbek, görüşme gerçekleştiremedi. Leyla'nın refakatçilerinden bilgi alan Gülşen, Leyla'nın durumunun kötü olduğunu ve muayene olmayı kabul etmediği bilgisini paylaştı. Gülşen, "Refakatçileri bugün de sağlık durumunun kötü olduğunu belirtti. Sağlık Bakanlığı'nın talimatı ile sağlık kontrolünün sayısı artırılmış. Ancak Leyla Güven muayene olmayı kabul etmiyor. Kendisine gazete açlık grevi ile ilgili yazılar olduğu gerekçesiyle verilmiyor. Yine cezaevi önünde polis ve zırhlı araç sayısı artırılmış" diyerek durumu aktardı. 
 
Leyla Güven'in talebi nedir? 
 
Leyla, Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridin kaldırılması amacıyla başlattığı eyleme ilişkin taleplerini şu sözler ile özetliyor: "İnsanlık suçu olan bu tecridin kalkması, Sayın Öcalan'ın ailesi, avukatları, siyasi heyetlerle görüşebilmesi, demokratik çözümün, kalıcı barışın sağlanması için çabalarını, görüşlerini sürdüreceği koşulların oluşturulması."