‘Barış ve Demokratik Toplum’ süreci Semsûr’da tartışıldı
- 16:15 16 Kasım 2025
- Güncel
SEMSÛR- TJA öncülüğünde Semsûr'da gerçekleştirilen halk buluşmalarında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, “Bu süreci sahiplenmek; özgürlüğü, adaleti, hukuku sahiplenmek demektir. Bu işin Ailevisi Sünnisi Kürdü yok” dedi.
Tevgera Jinen Azad (TJA) öncülüğünde, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), ve Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) tarafından, Semsûr'un Azikan (Yazıbaşı) ve Tekpınar (Kullikreş) köylerinde Alevi halkı ile buluşma etkinliği gerçekleştirildi. Buluşmanın yapıldığı Cemevlerine , "Demokratik Toplum sürecinde Aleviler ve barış", "Demokratik Toplumla şiddetsiz özgür yaşama" pankartları asıldı. Aleviler ile bir araya gelinen etkinlikte “Barış ve Demokratik Toplum” süreci ve 25 Kasım’ın önemine dair tartışmalar yürütüldü. Buluşmaya DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar ve çok sayıda kişi katıldı.
‘Demokratik toplumda söz söylemek için buradayız’
Azikan köyünde yapılan toplantıda, ilk olarak katledilişinin 88'nci yıl dönümünde Seyit Rıza ve yol arkadaşlarını anıldı. DAD Genel Merkez üyesi Hayriye Korkmaz, Alevilerin, demokratik toplumda söz söylemeleri için burada olduklarını söyledi. Hayriye Korkmaz, "Toplumun demokratik olabilmesi ve komün yaşamın olabilmesi için böylesi bir sürece ihtiyacı var. Aleviliğin hakikatinin bilincine uyanmak bu süreçte bizim için çok çok önemli. Rêya hak Alevi yolculuğu sistemin uyarladığı yeni uygulanan bir inanç değil insanlığın var oluşundan bu yana var olan bir yolculuktur. Cumhuriyetin kurulması ile beraber, bugüne kadar eşi benzeri görülmemiş bir Alevi katliamı oldu. Bizde bugün Aleviler olarak demokratik toplumda söz söylemek için buradayız" şeklinde konuştu.
'Süreci sahiplenmek; özgürlüğü, adaleti, hukuku sahiplenmek demektir '
Süreci sahiplenme çağrısında bulunan Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Hiçbir tartışma yürütmeden geriye dönüp bilerek çünkü bu ülkenin kurucusu olan Aleviler Kürtler bugün inkârın en derinleştiği zaman diliminde yaşıyor. Bu ülkede tek ulus yaşamıyor. Yeni dönemde bir karakter kazanacaksa bizlerinde sözü değerlerini taşıyan bir karakter olması için zaman bu zamandır. O yüzden bu süreci sahiplenmek kendi değerlerimizi sahiplenmek demektir. Bu süreci sahiplenmek; özgürlüğü, adaleti, hukuku sahiplenmek demektir. Bu işin Ailevisi Sünnisi Kürdü yok" ifadelerini kullandı.
Mücadele çağrısı
Son olarak kadın erkek eşitsizliğine karşı mücadele etme çağrısında bulunan Çiğdem Kılıçgün Uçar devamında şu ifadeleri kullandı: "Kadınla kurulan egemenlik ilişkisi bugün bizde inançlardaki eşitsizliği, kimliklerdeki eşitsizliği beraberinde getirir. Bununla mücadele etmek gerekiyor. O yüzden bu dünyanın emeğini sırtında taşıyan kadınların mücadelesi hem bu sürecin hem de toplumun özgür olmasının yegane başlıklarından birisidir. Ama biz hepimiz biliyoruz ki kadınların özgür olduğu bir toplum, demokratik bir toplumdur. Bu toplumun özgürlüğünü omuzlarında taşıyan, demokratik siyaseti ve demokratik toplumu omuzlarında taşıyan kadınlara bir hayat ölçmeye, hayatının sınırlarını çizmeye çalışılıyor, bunu kabul etmiyoruz."
Tekpınar (Kullıkreş) köyündeki yapılan toplantıda “Barış ve Demokratik Toplum” süreci ve 25 Kasım’a dair değerlendirmeler yapıldı.







