İstanbul’da kitlesel anma: Açtıkları hakikat yolunda yürüyeceğiz

  • 13:41 18 Mayıs 2025
  • Güncel
 
 
İSTANBUL-PKK'nin öncü kadrolarından Ali Haydar Kaytan ve Rıza Altun için İstanbul’da kitlesel anma gerçekleştirildi. Anmada Ali Haydar Kaytan ve Rıza Altun’un yürüttüğü mücadele ile Kürt halkını uyandırdığına dikkat çekilerek, “Açtıkları hakikat yolunda yürüyeceğiz” denildi.
 
Anadolu Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER) öncülüğünde PKK'nin öncü kadrolarından Ali Haydar Kaytan ve Rıza Altun için Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Bağcılar ilçe binasında kitlesel anma gerçekleştirildi. Anmaya Barış Anneleri, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) il ve ilçe yöneticileri, Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER) ve çok sayıda kişi katıldı.
 
Anmanın gerçekleştiği salonda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın, Ali Haydar Kaytan’ın ve Rıza Altun’un fotoğraflarının yer aldığı bir köşe hazırlandı. Salona “Selam olsun güneşimize/ Selam olsun zindan direnişine”, “Daimi yol göstericiler mücadelemizde yaşayacaklar” pankartları asıldı.
 
Anmada ilk olarak Ali Haydar Kaytan ve Rıza Altun şahsında özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler için 1 dakikalık saygı duruşunda duruldu. Ardından Ali Haydar Kaytan ve Rıza Altun’un konuşmalarının ve mücadelesinin yer aldığı sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi. Anmada sık sık “Şehid namirin” sloganları atıldı.
 
'Açtıkları hakikat yolunda yürüyeceğiz'
 
Rıza Altun ve Ali Haydar Kaytan, şahsında hazırlanan metni ANYAKAYDER’den Türkan Aşçı, okudu. Türkan Aşçı,  “Adı sanı yok sayılan, mezara gömülen, unutulan Kürdistan gerçekliğini, kendi küllerinden yeniden yaratan, dirilten ve bugünlere getiren özgürlük mücadelemiz yeni bir aşamaya girmiştir. 52 yıllık mücadele yürüyüşümüz tüm görkemliliğiyle sürmektedir. Özgürlüğü kendilerine ant edenler için bu asla bir son değil, yeni bir başlangıçtır. Ali Haydar Kaytan ve Rıza Altun arkadaşlar, ilktiler, ilklerdendiler. ‘Kürdistan sömürgedir’ tezine inandılar ve ‘insanlıkta ısrar sosyalizmde ısrardır’ sözüne tutundular; mücadeleye atıldılar. Dağların aşığıydılar, dervişiydiler, havarileriydiler, yol göstericiydiler. Bize ‘insanlığımızı’ öğreten; hakikatin, inancın, bağlılığın, kutsallığın ne olduğunu gösteren Ali Haydar Kaytan’ı yaşamımızın her zerresinde yaşayacağız ve yaşatacağız. Açtığı hakikat yolunda her daim yürüyeceğiz. Bugünlere kahraman şehitlerimizin emekleri sonucu geldik. İçinde bulunduğumuz Mayıs ayı şehitleri ve 52 yıllık mücadele şehitlerimizi, Dersim’in yiğit evlatları Şehit Ali Haydar Kaytan ve Şehit Rıza Altun yoldaşlar şahsında bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, anılarına sonsuz bağlılığımızı belirtiyoruz” şeklinde konuştu.
 
‘Savaş kolaydır barışı inşa etmek emek istiyor’
 
Devamında konuşma gerçekleştiren Barış Annesi Sabiha Bozan, özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenlerin önünde saygıyla eğildiğini söyleyerek konuşmasına başladı. Sabiha Bozan, “Önder Apo’nun, Kürt halkının başı sağ olsun. Bu süreç önemli bir süreç bizim bu sürece sahip çıkmamız gerekiyor. Hepimiz birbirimize omuz verelim barışı büyütelim. 50 yıldır ağır savaş yürütüldü ve toplumun hepsi büyük bedeller verdi. Bundan sonraki süreçte barış için birbirimize el verelim.  Kürt anneleri ile tek başına olmaz Türk anneleri ve toplumun tümü el ele vermeli. Savaşla koltuğunu güçlendirenler televizyonda PKK için ‘terör’ diyor biz barış istiyorsak ilk olarak medyanın dili dönüşmeli. Artık terör denilmemeli. PKK’nin bu adımına karşı televizyon savaşın sesi değil barışın sesi olmalı. Savaş kolaydır barışı inşa etmek zordur barış emek istiyor” dedi.
 
DEM Parti Gençlik Meclisi’nden Yunus Emre Işık “Akış Sevinci” isimli şiiri okudu.
 
‘Bu topraklara ışık oldular bizlerde bu ışığı büyüteceğiz’
 
Daha sonra söz alan DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanı Arife Çınar, yürütülen özgürlük mücadelesi ile inkar edilmeye çalışılan Kürt halkının varlığının kabul edildiğini söyledi. Arife Çınar, “Türkiye devleti ulus devlet anlayışıyla halkları yok saydı. ama hakikat uğruna bedel ödeyen Heval Fuat, Rıza Altun, Haki Karer’lerin 50 yıl süren mücadelesi ile artık dünya ‘Kürt halkı vardır’ diyor. Bugünlere kolay gelmedik. Bizim üzerimizde ağır bir sorumluluk var. Bu süreci büyüterek Fuat hevalin de dediği gibi halkların baharı olacak şekilde yok yürüyeceğiz. Onlar bu topraklara ışık oldular bizlerde bu ışığı büyüteceğiz. Onların ışığını taşıyarak mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
 
‘Omzumuza düşen sorumluluğu üstlenmeliyiz’
 
Ardından 30 yıllık tutsaklığın ardında tahliye olan Fuat Boz konuşma gerçekleştirdi. Fuat Boz, “Bu mücadele başladığın da koşullar zordu ama bunu kendilerine gerekçe yapmadılar direnişi esas aldılar. Şehitlerin emeği ile bugünlere geldik. 52 yılda bir ruh oluşturuldu. Parti yürüttüğü mücadelesi ile Kürt halkını uyandırdı. Şimdi yeni bir süreç başladı. Biz ilk olarak kendimize, hareketimize, Önder Apo’ya bağlı olmalıyız devletin nasıl bir adım atacağı ikinci bir konu. Bu mücadeleyi yeni şekillerde sürdüreceğiz. Başarı çok uzak değil. Omuzumuza düşen sorumluluğu üstlenmeliyiz” dedi.
 
Anma sloganlarla son buldu. 
 
Ümraniye
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Ümraniye İlçe Örgütü binasında, yapılan anmaya Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, DEM Parti İstanbul İl Eş Başkanı Çınar Altan, İstanbul İl ve İlçe yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Anmada Ali Haydar Kaytan ve Rıza Altun’un fotoğraflarının yer aldığı köşede, Haki Karer ve 17 Mayıs 1982’de Diyarbakır 5 No’lu Cezaevi’nde bedenlerini ateşe vererek eylem gerçekleştiren Ferhat Kurtay, Eşref Anyık, Mahmut Zengin, Necmi Öner’in fotoğrafları da yer aldı. Anma etkinliğine, mücadelede yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlandı. Saygı duruşunun ardından “Şehit namirin” sloganları atıldı.
 
‘Ali Haydar Kaytan sonsuz bağlılığı temsil ediyor’
 
Etkinlikte anma metnini okuyan TJA’lı Zeynep Can, 52 yıllık mücadelenin yeni bir aşamaya geçildiğini vurgulayarak, bu mücadelenin tüm görkemliliğiyle sürdüğünü belirtti.  Zeynep Can, “Şehit Ali Haydar Kaytan arkadaş, Önderlik hakikatine doğru ve sürekli katılmayı, sonsuz bağlılığı temsil ediyor. Uzun süre yürüttüğü pratik mücadeleyle ve bunu şehadetle taçlandırmayla bu gerçeği kanıtladı. Teorik bilinç, pratik çalışmalar, direngenlik, dayanıklılık, cesaret ve fedakârlık olarak her zaman öncü ve eğitici bir tutumun sahibi oldu. Duygu ve düşüncelerini her ortamda ve fırsatta ifade etti; hakikat yolunda gözünü kırpmadan, yüreğini eline alarak bıkmadan usanmadan yürüdü. Kürdistan'da köreltilen, çoraklaştırılan edebiyat gerçekliğini Önderlikle birlikte yeşerten ve geliştirenlerdendi. Bize ‘insanlığımızı’ öğreten; hakikatin, inancın, bağlılığın, kutsallığın ne olduğunu gösteren Ali Haydar Kaytan'ı yaşamımızın her zerresinde yaşayacağız ve yaşatacağız. Açtığı hakikat yolunda her daim yürüyeceğiz” ifadelerini kullandı.
 
‘Bugünlere kahraman şehitlerimizin emekleri sonucu geldik’
 
Rıza Altun’un da Ankara’daki ilk grubun içerisinde yer aldığını anımsatan Zeynep Can, “Özgürlük Hareketi'nin gelişmesinde, eylem çizgisinin oluşmasında, örgüt ve mücadelenin kazanılmasında büyük katkıları ve öncülüğü oldu. 12 Eylül zindanlarında aman dilemedi. Politik örgütsel çalışmalardan diplomasi faaliyetlerine kadar birçok farklı görevde bulundu. Tüm görevleri layıkıyla yerine getirdi, el attığı her çalışmayı büyüttü.  Bugünlere kahraman şehitlerimizin emekleri sonucu geldik. İçinde bulunduğumuz Mayıs ayı şehitleri ve 52 yıllık mücadele şehitlerimizi, Dersim'in yiğit evlatları Şehit Ali Haydar Kaytan ve Şehit Rıza Altun yoldaşlar şahsında bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, anılarına sonsuz bağlılığımızı belirtiyoruz” diye konuştu.
 
‘Mücadelesini her zaman yaşatmak görevimizdir’
 
Ardından Rıza Altun’un arkadaşı Akif İpek konuşma gerçekleştirdi. Akif İpek, “Önderlik Ali Haydar Heval için ‘Dersîm’in kendisidir’ der. Bir derviş ve filozoftur. Aynı zamanda Ali haydar Heval, değerlere karşı devrime karşı olan her şeye karşı tavizsizdir. Ali Haydar Heval’in mücadelesini her zaman yaşatmak görevimizdir. Rıza Arkadaş’a, partiye nasıl katıldığı sorulduğunda, ‘Parti bana katıldı’ demiştir. Bu ne kadar örgütlü olduğunu gösteriyor. Rıza Arkadaş için ‘Şirket’ deniliyordu. El attığı her işi yapma özelliğinden dolayı bu isim ona verilmişti. Gittiği her alanda örgütleyen bir insandır. Halkımız açısından yeri doldurulması zor olan bir arkadaştır. Ona layık olmak hepimizin görevidir” dedi
 
Konuşmaların ardından Ali Haydar Kaytan’ın “Ben İnsanım” şiiri okundu.
 
Anma etkinliği sinevizyon gösterimi ile son buldu.