Melesê’de karakol planına tepki: Ağaçlarımızı vermeyeceğiz

  • 09:06 23 Haziran 2025
  • Ekoloji
Dilan Babat - Rojda Aydın 
 
ŞIRNEX - Elke ilçesine bağlı Melesê köyünde, Hazım ve Şehmuz Babat’a bağlı korucuların köye gelerek ağaçların kesimi için imza toplamaya çalıştıkları belirtilirken, askeri bir noktanın köy içine taşındığı ifade edildi. Korucuların bu dayatmalarına tepki gösteren kadınlar, ağaç kıyımına asla izin vermeyeceklerini söyledi. 
 
Kürdistan’da özellikle Şirnex, Colemêrg ve Dêrsim çevresinde sistematik ağaç kıyımları yoğunlaşmış durumda. Bu kıyımlar yalnızca çevresel bir sorun teşkil etmiyor; aynı zamanda politik, sosyolojik ve ekolojik bir yıkımı beraberinde getiriyor. AKP iktidarı bu uygulamaları “güvenlik” gerekçesiyle meşrulaştırmaya çalışırken, kıyımlar çoğunlukla eş zamanlı yürütülüyor.
 
Ormanlık alanların yüzde 7’si yok oldu
 
Şirnex’te 2023-2025 arasında yalnızca Besta ve Cudi Dağı bölgelerinde yaklaşık 500 bin ton ağaç kesildi. Bu kesimler, çoğu zaman “özel güvenlik bölgesi” ilan edilen alanlarda, korucular aracılığıyla ve askeri gözetim altında gerçekleştirildi. Günlük ortalama 100 kamyon, haftalık bin–1.200 ton odun taşındı. Şırnak Barosu’nun açıklamalarına göre, bölgedeki ormanlık alanların yüzde 7’si yok oldu. Cudi, Gabar ve Besta’da üç yılı aşkın süredir sistematik orman kesimi sürüyor. Bu ormanlar, yerel halkın tarım, hayvancılık ve arıcılık gibi faaliyetleri için temel yaşam alanlarını oluşturuyor.
 
 
Ağaç kesimi için köylülerden imza almaya çalıştılar
 
Şirnex’in birçok bölgesinde yaşanan doğa tahribatı bu kez Elkê (Beytüşşebap) ilçesine bağlı Melesê (Günyüzü) köyünde gündeme geldi. Korucubaşı Hazım Babat ve Şehmuz Babat’a bağlı köy korucularının, ağaç kıyımı yapmak üzere köye gittikleri belirtildi. Korucuların köylülerden ağaç kesimi için imza almak istediği ancak halkın bunu reddettiği ifade edildi. Köylüler durumu Orman Müdürlüğü’ne bildirerek yetkililerle görüştü. Görüşmede yetkililerin, “İmza atmadığınız sürece ağaç kesimine izin vermeyiz” dediği öğrenildi. Köy halkı ise bu ağaç kıyımının arkasında başka bir amaç olduğunu ileri sürdü. Köylülerin iddiasına göre, korucular köyün tepesine karakol inşa etmek amacıyla ormanlık alanı boşaltmak istiyor. Doğal yaşam alanlarını korumaya çalışan köylüler sürecin takipçisi olacaklarını belirtti.
 
‘Ellerini ormanlarımızdan çeksinler’
 
Melesê köyünde yaşayan Rıhan Ölmez (70), orman kıyımına tepki göstererek şunları söyledi: “Biz ağaçlarımızın kesilmesini istemiyoruz. Ormana yol açılmasını ve ağaçlarımızın talan edilmesini istemiyoruz. Ağaçlar kesilip doğa talan edilirse, biz burada perişan olacağız. Korucular köye geldi, ellerinde kağıtlarla ağaçların kesilmesine onay vermemizi istediler. Ancak biz ne imza attık ne de ağaçlarımızın kesilmesini istiyoruz. Bu ormanlarda biz yaşıyoruz, hayvanlarımız yaşıyor. Yaşamımızı bu ormanlardan sağlıyoruz. Tüm ağaçlar kesilirse, doğa daha faydalı olduğuna göre ellerini ormanlarımızdan çeksinler.”
 
Askeri nokta köyün içine getirildi
 
Rıhan Ölmez, ağaçların kesilmesiyle birlikte hastalık riskinin de artabileceğine dikkat çekerek şöyle devam etti: “Şimdiye kadar köyümüzde bir hastalık olmadı. Bahar ayında korucular köye geldi. İmza için geldiklerinde köylüler bunu kabul etmedi ve gelenleri geri gönderdiler. Hiçbir köylü ağaçlarının kesilmesini istemiyor. Şimdi de askeri noktayı köyün girişine yerleştirdiler. Yaklaşık bir aydır köyün içindeler. 50 yıldır bu köyde ve bu doğanın içinde yaşıyorum. Ellerini ağaçlarımızdan çeksinler. Biz bunu kabul etmeyiz. Ölene kadar kendi topraklarımızda kalacağız.”
 
‘Korucular ve devlet bize rahat vermiyor’
 
Köy halkından Xêlya Şeker (40) de tepkisini şöyle dile getirdi: “Doğa talanının zararı var, faydası yok. Biz burada hayvancılık yapıyoruz, hayvanlarımız bu doğada besleniyor. Ağaçlara zarar verilirse hayvanlarımızı otlatamayız. Ama korucular ve devlet bizi rahat bırakmıyor. Ağaçlarımızı zorla kesmek istiyorlar. Ağaç kesimi başlamadı ama bizden imza istediler. Vermedik, vermeyeceğiz. Yüz kere gelseler de imza vermeyeceğiz. Köyün yukarısındaki Gorengehe bölgesindeki ağaçları kesmek istiyorlar.”
 
‘Topraklarımızı asla bırakmayız’
 
Yıllardır köyde yaşadıklarını ve geçimlerini hayvancılıkla sağladıklarını belirten Xêlya Şeker, ağaçların kesilmesi halinde yaşamlarının da zorlaşacağını ifade ederek, “Bu ağaçlar kesilirse, yaşamımızın anlamı kalmayacak. Ağaçları keserek insanları göç ettirmek istiyorlar. Ölsek de topraklarımızı bırakmayız. Burası atalarımızın toprağı, asla terk etmeyeceğiz” dedi.
 
Diğer köylerde de kıyım girişimi
 
Öte yandan, Kespiyanîşî (Mutluca) köyünde doğa talanı olduğu ve ağaçların kesildiği belirtilirken, Hemkan (Beşağaç) köyünde de ağaç kıyımı için köylülerden imza istenildiği, ancak köylülerin imza atmadığı öğrenildi.