DÊRSIM - Munzur Üniversitesi öğrencileri, Rojin Kabaiş ve Gülistan Doku için yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşün ardından açıklama yapan öğrenciler, özel savaş politikalarını boşa çıkaracaklarının mesajını verdi. 

 

Munzur Üniversitesi öğrencileri, 5 Ocak 2020 tarihinde Dêrsim’de kaybolan ve kendisinden bir daha haber alınamayan Gülistan Doku ve 27 Eylül 2024’te Wan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Kampüs sahilinde kaybolan ve 18 gün sonra cenazesi bulunan Rojin Kabaiş için üniversitenin kampüsünde yürüyüş gerçekleşti. Öğrenciler ellerinde Rojin Kabaiş ve Gülistan Doku’un fotoğraflarını taşırken, “Jin jiyan azadî” ve “Kadın cinayetleri politiktir” yazılı dövizler de taşıdı. Öğrenciler sık sık “Gülistan nerede? Rojin’e ses ol”, “Jin jîyan azadî” ve “Kadın cinayetleri politiktir” sloganları attı.

 

Açıklamam metnini üniversite öğrencileri adına Ruken Ecer okudu.

 

‘Baş şüpheli Zaynal Abakarov yargılanmıyor’

 

Munzur Üniversitesi öğrencileri olarak kaybedilen, katledilen sıra arkadaşları için toplandıklarını ifade eden Ruken Ecer, “Gülistan Doku 5 yıl önce özel savaş rejiminin bilinçli ve sistematik politikaları sonucu kaybettirildi. Özel savaş rejimi tüm kurumları ve kirli politikaları ile Gülistan’a ne olduğunu aydınlatmamaktadır. Baş şüpheli Zaynal Abakarov yargılanmıyor, aklanıyor. Her yeri kamera ile izlenen ve adım başı GBT yapılan, kolluk kuvvetleriyle dolu olan Dêrsim’de arkadaşımıza ne olduğu hakkında bilgi verilmemesi özel savaş politikaları sonucu olduğunu biliyoruz” dedi.

 

‘Özel savaş rejiminin kadın kırımı politikalarının sonucudur’

 

Devamında Rojin Kabaiş’e ilişkin konuşan Ruken Ecer, “Aynı şekilde intihar süsü verilerek katledilen Rojin Kabaiş’in de intihar etmediği tüm delillerle ortada, Rojin katledilmesi de tıpkı Gülistan’ın kaybettirilmesi gibi özel savaş rejiminin bilinçli ve sistematik politikalarından bağımsız değildir ve ideolojiktir. Her yeri kamera ile dolu olan ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Kampüsünde Rojin Kabaiş’e ait tek bir görüntü dışında herhangi bir görüntü paylaşılmaması, olayın karmaşıklaştırıp üzerini kapatmaya çalışılmasından kaynaklıdır. Sözde güvenlik önlemleri ile kampüsleri yaşanamaz haline getiren özel savaş rejimi, ne tesadüf ki Rojin’in katledilmesine dair tek bir delile ulaşmamaktadır. Bizler biliyoruz ki bunların hiçbiri tesadüfi değildir özel savaş rejiminin kadın kırımı politikalarının sonucudur” şeklinde konuştu.

 

‘Özel savaş politikalarına boşa çıkartacağız’

 

Ruken Ecer son olarak şu ifadelere yer verdi: “Toplumsal adaletin kadın öncülüğünde gelişeceğinin bilinciyle Rojin ve Gülistan için adalet herkes için adalet diyoruz. Erkek egemen zihniyetin bu politikalarına geçit vermeyeceğiz. Kampüslerden sokaklara mücadelemizi büyüterek özel savaş politikalarına boşa çıkaracağız.  Katledilen ve kaybettirilen tüm arkadaşlarımızın hesabını soracağız. Başta genç kadınlar olmak üzere tüm kadınları; Kadın kırımına karşı özsavunma bilinciyle örgütlenmeye mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.”