Şehriban Aslan

 

AMED - 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için çağrıda bulunan Eğitim Sen Amed 1 Nolu Şube Eşbaşkanı Emine Akşahin, “Yüksek sesle savaş düzeninin artık bitmesi gerektiğini haykıracağımız bir gün olacak” mesajını verdi.

 

Bu yıl 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, “Emek Bizim Gelecek Bizim” şiarı ile Kurdistan ve Türkiye kentlerinde karşılanacak. Her yıl başta kadınlar olmak üzere emeği sömürülen, ucuz iş gücü olarak çalıştırılan ve emeklerinin karşılığını alamayan tüm kesimlerin alanlarda bir araya gelerek örgütlülüklerini büyütmesi ile kutlanan 1 Mayıs, bu sene 6 Şubat’ta Mereş merkezli yaşanan deprem gündemiyle karşılanıyor. Depremde ölüm ve yıkımın yaşandığı kentlerden olan Amed’de de 1 Mayıs müzikli bir miting ile değil, tüm kesimlerin katılımıyla Dağkapı Meydanı’nda yapılacak etkinlikle karşılanacak. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Amed 1 Nolu Şube Eşbaşkanı Emine Akşahin, 1 Mayıs’ta kortej halinde Dağkapı Meydanı’nda olacaklarını söyledi.

 

‘Emek bizim üretim bizim’

 

Bu yıl 1 Mayıs’ın ülkede yüzde 90’lık bir kesimi oluşturanların 1 Mayıs’ı olduğunu söyleyen Emine, nüfusun yüzde 90’nının sırtından emek üretildiğini kaydetti. Emine, “Bizim emeklerimiz üzerinde saraylarda yaşayan bir emek sermayesi var. Bu yıl nüfusun yüzde 90’ı ile alanlarda olacağımıza inanıyoruz. Kadınlar, işçiler, emekçiler, çiftçiler, gençler, göçmenler, toplumun tüm ezilen kesimlerinin bu yıl 1 Mayıs’ta buluşacağı; kendilerini ifade edeceği bir alan yaratacağız. Hepimiz o alanda ortak taleplerimiz çerçevesinde kendimizi ifade edeceğiz ve birlikte mücadele edeceğiz” dedi. Türkiye’de her gün yükselen enflasyona dikkat çeken Emine, “O artan enflasyon karşısında tarihin en derin krizini yaşıyoruz. Yoksulluk sınırının altında yaşayan milyonlarca nüfus var. Eminim ki bu yıl Türkiye’de milyonlarca kişi evine bayram alışverişi yapamamıştır. Bu durumla karşı karşıya kalmak bir kader değil; biz bunu kabul etmiyoruz. Biz bu düzeni kendi lehimize çevirerek yaşamak istiyoruz. Çünkü emek bizim, üretim bizim” şeklinde konuştu.

 

Kadına yönelik emek sömürüsü

 

Bu yıl seçim öncesine denk gelen 1 Mayıs etkinliklerinde taleplerin ortaklaştırılacağını ifade eden Emine, Amed planlamalarına dair de bilgi verdi. Emine, “Diyarbakır’da bu yıl üç kortej halinde Dağkapı Meydanı’na yürümeyi düşünüyoruz. Ardından basın açıklaması yapacağız. 2 veya 3 saat sürecek bir 1 Mayıs kutlaması düşünüyoruz. Kendi emeğimize ve bütçemize sahip çıkmanın zamanı geldi diyoruz. Özellikle kadınların alanda olmasını istiyoruz. Çünkü son 20 yıldır kadınların emek sömürüne uğradığı, kamusal alanlarından uzaklaştırıldığı, evlere hapsedildiği, görünmez ev emeği üzerinden yaşamaya mecbur bırakıldığı bir dönemi yaşıyoruz. Yine esnek, güvencesiz işte en çok kadınlar çalışmak zorunda kaldı. Yaşadığımız salgın süreçlerinde ve ekonomik krizlerle birlikte en çok kadınlar işten çıkarıldı. Okula gitmesi gereken çocukların tekstil fabrikalarında, mevsimlik işçi olarak çalışmak zorunda kaldığı bir süreci yaşadık. Ayrıca savaştan kaçıp burada yaşamak zorunda kalan mülteci kadınlar var. Onların emeğinin sömürüldüğünü, insan onuruna yakışmayan ücretlerle çalıştığını gördük. Kadın mücadelesi yürüten kadın arkadaşlarımızın gözaltına alındığı, cezaevine atıldığı bir süreci yaşadık. Yüzlerce kadın arkadaşımız bağlı olduğu STK’lerden ötürü işlerinden edildi” sözlerine yer verdi.

 

‘Yaşanılır bir toplum için’

 

6 Şubat’ta yaşanan depreme dikkat çeken Emine, deprem sürecinde dahi kadınlara dönük emek sömürüsünün sürdüğüne işaret etti. Emine, şu ifadeleri kullandı: “Kadınlar hem depremde hem de depremden sonra bir yandan yaralarını sararken diğer yandan da ayakta kalma mücadelesi verdi. Kadın arkadaşlarımızın yaşadıklarını gidip yerinde birebir gördük. Onlarla birlikte ses yükselttik. Tüm Türkiye’yle paylaştık. Kadınların özgün ihtiyaçlarının, koşullarının olduğunu ve buna dönük çalışmanın olması gerektiğini kamuoyuyla paylaştık. Kampanyalar düzenledik. Onlar evlerinde yaşamaya başlayıncaya dek de bu dayanışmayı sürdüreceğimizi söyledik. Bu yüzden bu 1 Mayıs’ta daha mücadele edecek, yarını yaşanabilir bir toplum, ülke adına orada olmamız gerektiğini düşünüyoruz.”

 

‘Baş eğmeyenlerin günü’

 

Emine, sözlerinde adalet mücadelesi yürüten kadınlara vurgu yaparken, bu mücadelenin de 1 Mayıs alanlarına yansıyacağının altını çizdi. Emine, “Kadınlarımızın alanlarda adaleti, barışı, demokrasiyi tesis etmek için mücadelesine tanık olduğumuz bir süreç yaşadık. Yine bu 1 Mayıs’ta bütün kadınlarla yaşam tarzımıza, kimliklerimize, kültürümüze, dilimize, kentlerimize, emeğimize, demokrasi ve adalete sahip çıkmak için tüm kesimlerle birlikte mücadele etmeliyiz. Yüksek sesle savaş düzeninin artık bitmesi gerektiğini haykıracağımız bir gün olacak. Tüm kesimleri bekliyoruz. 1 Mayıs birliğin, beraberliğin, mücadelenin, dayanışmanın, barışın günü. O gün orada olanlar, baş eğmeyenler, boyun eğmeyenlerin günü olacak” mesajı verdi.