Rojda Aydın 

 

DîLOK - Depremde evleri hasar gören ve yüzlerce kişinin deprem altında mahsur kaldığı Dîlok'ta vatandaşlar, AFAD'ın olay yerine geç geldiğini belirterek, "Yetkililer konuşmaya gelince diyorlar ki insanımızın yanındayız. Bu saate kadar neredeler? Neden gelmiyorlar?"

 

Mereş ve Dîlok'ta meydana gelen ve 10 kentte etkili olan 7.7 ve 7.6 şiddetindeki depremin sarsıntıları devam ediyor. Deprem sonucunda çok sayıda insan yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı ve yüzlerce bina halen yıkık durumda. Depremden en çok etkilenen yerlerden biri de Dîlok. Enkaz altında kalanları arama çalışmaları sürüyor. 

 

Dîlok'taki yurttaşların yaşadıkları zorluklara ve tepkilerine tanıklık ettik.

 

‘Burada hayat durdu’

 

Amed’deki durumu izledikten sonra depremin başladığı yer olan Dîlok'a gittim. Dîlok'a gitmek üzere yola çıktığımda otobüse binenlerin hepsi bu depremi konuşuyordu ve gözlerinden hüzün okunuyordu. 5 buçuk saat sonra Dîlok'a varıyorum. Otobüsten indiğimde şehrin acısını ve fırtınasını hissedebiliyorum. Evlerin depremde yıkıldığı mahallelere gitmek için arabaya ihtiyacım var. Ancak deprem nedeniyle şehirdeki arabalar çalışmıyor. Bunun üzerine bütün uğraşlarımdan sonra bir taksi bulup Şehitkamil ilçesine bağlı İnci Pınar Mahallesi’ne gittim. Yolda şoförle şehirdeki durum hakkında konuşuyorum. Şoför, “Hayatımda böyle deprem görmedim” diyor. “Burada hayat durdu” sözünden sonra bir sessizlik oluyor. Daha sonra binaların yıkıldığı mahallelerdeki durumu anlatan sürücü, halkın durumunun çok kötü olduğunu söylüyor.

 

İyi bir haber bekleyişi

 

15 dakika sonra İnci Pınar Mahallesi’ne varıyorum. Oraya vardığımda emanet gibi duran bir çadır kurulmuş olduğunu ve ailenin karşı tarafta ateş yakıp oturmuş, haber beklediklerini görüyorum. Ailelere yaklaştığımda hepsiyle selamlaşıyorum ve herkesin gözleri yaş dolu… Yakınlarından güzel bir haber alabilme umuduyla bakıyor gözleri. Her aileye binada hangi akrabalarının kaldığını soruyorum, 3-4 kişi diyorlar. Elbette bu söz dile iyi geliyor ama acısı büyük.

 

Aileler AFAD’a tepkili

 

Görüşme sırasında dün meydana gelen depremin ardından AFAD gruplarının yardıma gelmediğini öğreniyorum. Sebebini sorduğumda, “Aradık ama bize İslahiye'deyiz dediler, gelmediler. Akşam saat 20.00'de mahallemize gelerek çalışmalara başladılar. Yetkililer ‘Bu kadar AFAD personeli çalışıyor’ diyorlar ama neredeydiler” diye cevaplanıyor sorum. Ateşin etrafındaki konuşma giderek daha ayrıntılı hale geliyor. Yapılan sohbette yaralıları ve hayatını kaybedenleri kurtarmalarının AFAD sayesinde olmadığını belirtiyor yurttaşlar. Başka bir mahalle sakini, “Yaralıları kürekle çıkarmaya çalıştık. 6 yaralıyı kurtardık ve 2 hayatını kaybedeni çıkardık. Akşam 20.00 sıralarında AFAD çalışmaya geldi. Sabah gelseydi, bu kadar insan ölmeyecekti” diyerek tepki gösteriyor.

 

‘Yetkililer nerede?’

 

Görüşme sırasında bir başka yurttaş da sabahtan akşama kadar dışarıda olduklarını, ancak kendilerine herhangi bir yetkilinin uğramadığını söylüyor. Oradan başka bir yurttaş, “Binalardan çıkan odunları getirip yakıyoruz, onlarla ısınıyoruz. Buraya emaneten bir çadır getirildi ama ne koltuk var ne başka bir şey. O çadırı kullanamıyoruz. Yetkililer konuşmaya gelince ‘Biz halkımızın yanındayız’ diyor. Bu saate kadar neredeler? Niye gelmiyorlar, diğer mahallelerde insanlar kepçelerle evlerin altından yakınlarının çıkarılmasını bekliyor” diyor.

 

‘Acımız büyük’

 

Yine İnci Pınar Mahallesi'nde yakınları binanın altında kalan Elif Eren isimli kadın, geceyi yangının çıktığı kapı önünde geçirdi. Elif de deprem olduğunda çok korktuğunu belirterek, "Hepimiz çok korktuk. Depremden sonra dışarı attık kendimizi ve arabalarda kaldık. Sonra binanın yıkıldığını duyduk. Çok üzgünüz. Acımız büyük. Kayınbiraderim, eşi ve iki çocuğu binanın altında kaldı. Hala binanın yıkıntıları altındalar, bulunamadılar. Haberlerini bekliyoruz. Umudumuz, canlı ve iyi bir şekilde bulunmaları" ifadelerini kullanıyor. 

 

‘Yardım bekliyoruz’

 

Dîlok Belediyesi'nin kendilerine yardımda bulunmadığını söyleyen Elif, “Çadır, sandalye, battaniye getirmediler. Bu battaniyeyi de bir kişi dağıttı. Ne belediye başkanı ne de başka bir yetkili bizi ziyarete gelmedi. Hava soğuk ve insanlar çok acı çekiyor. Sabahtan akşama kadar burada bir bilgi bekliyoruz. Ancak AFAD grupları da geç geldi. Bu nedenle herkes kendi imkanlarıyla yaralıları kurtardı. Herkesin bize destek olmasını ve yardım etmesini istiyoruz. Halkımızın bu duruma karşı dikkatli olması gerekiyor. Kaynaklarımızı ateş yakmak ve ısıtmak için kullanıyoruz” diyor.

 

‘Aramalar devam ediyor’

 

Fatma Eter, depremi “Tek kelimeyle korkunçtu” diye anlatıyor. Bu korku ve paniği unutmayacağını söyleyen Fatma, “Ailemizden ablam, eşi ve iki çocuğu binanın altında kaldı. Henüz onlara ulaşmadık ama arama devam ediyor” sözleriyle yakınlarına dair bilgiyi paylaşıyor. Fatma, havanın soğuk olduğunu dile getirerek, bu nedenle çok zor durumda kaldıklarını belirtiyor ve ekliyor: “Fazla yardım gelmedi ama biz kendimiz idare etmeye çalıştık. Burada AFAD ekipleri sabah yoktu. Akşam gelen grubun İstanbul'dan geldiği söylendi. Herkesin bize destek vermesini istiyoruz.”