ANKARA - İHD’nin her ayın ilk Cuma günü tuttuğu nöbet eylemi, bu kez anadil için gerçekleştirildi. Nöbette anadilde eğitim ve yaşam hakkına vurgu yapıldı.

 

İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) her ayın ilk Cuma günü düzenlediği “Barış Nöbeti” bu ay da devam etti. Birçok kentte eş zamanlı yapılan eylem bu ay anadil hakkı için gerçekleştirildi.

 

İHD Ankara Şubesi’nde tutulan nöbete Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu, Anka Dil Kültür Sanat Derneği, Ermenice ve Rum Karadeniz dilleri üzerine araştırmalar yapan yazar Huriye Şahin ile çok sayıda kişi katıldı.

 

‘Tarih boyunca halklarımız soykırıma uğratıldı’

 

Eylemde konuşan Huriye Şahin, tutulan nöbette Ermenilerin Osmanlı’dan beri yaşadığı katliam ve asimilasyon politikalarına dikkat çekti. Huriye, “Ermeniler 4 bin yıldır bu topraklarda yaşayan bir halk ve bu halk en son yaşanan 1915 soykırımı ile yok edildi ama bu yaşadığımız son katliam değildi. Katliam Hrant Dink’in öldürülmesiyle devam etti. Diğer yandan Doğu Karadeniz katliamları Osmanlı döneminin ilk katliamlarıydı. Halkları Müslümanlaştırma projesi ekseninde gerçekleştirilen katliamlardı. Burada katledilenler katledildi, geri kalanlar ise Ordu, Giresun gibi illere, oradan Rusya’ya inançlarını koruyabilmek için kaçtılar. Diğer kalanlar Müslüman olmayı kabul etti. HDP dahil, tüm sol-sosyalist gruplar bu bölge halklarına dair bir çerçeve çizmiş değil. Özellikle HDP'nin bir siyasi parti olarak bunu yapması gerektirdiğini düşünüyorum. Bölge halklarından oluşan bir komite oluşturarak halklarla iletişime geçmesi gerektiğini öneriyorum. Hepimiz birlik olduğumuzda özgürleşeceğiz ve başaracağız ” diye konuştu.

 

‘Her insan kendi dili ile var olur’

 

Ardından söz alan HDP Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu ise, anadilde eğitim hakkının önemine dikkat çekti. Kendisinin de Türkçe bilmeden okula gittiğini paylaşan Pakize, şunları söyledi: “İlkokulda Türkçe bilmediğimiz için öğretmenlerimizin bize attığı dayakları hatırlıyorum. Çünkü biz sadece Kürtçe biliyorduk ve her gün okula giderken parmaklarımıza vurulan yaş çırpıları hala hissederim ve bugün aynı asimilasyon politikaları ve tek din, tek millet, tek bayrak zihniyeti sürdürülüyor. Yaşadığımız coğrafya, yüzlerce halkın yaşadığı bir coğrafya ve hep, bir ulusun başka halklar üzerinden kurduğu hegemonyadan kaynaklı şimdiki bu sürece geldik. Benim yaşadıklarımı bütün Kürt çocukları yaşamıştır ve hala yaşamaktadır o yaş çırpıları hiç unutmayız. Her insan kendi diliyle var olur, onunla mutlu olur ve yaşar. 25 yıl öğretmenlik yaptım ve hala düşünürken Kürtçe düşünürüm. Barış gelmesini istiyorsak, eşit yurttaşlık için, anadil eğitimi için mücadele etmeye devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum.”

 

Anadil için tutulan nöbette Kürtçe, Ermenice ve Gürcüce şarkılar söylendi.