İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 24 yıldır tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan ağırlaştırılmış tecride ilişkin aralarında hukukçu, gazeteci ve akademisyenlerden oluşan, 7 farklı ülkeden gelen 36 kişilik Tecride Karşı Uluslararası Delegasyon üyelerinin 25-27 Ocak tarihleri arasında İstanbul, Ankara ve Amed’de gerçekleştirdiği ziyaretler, üçüncü gününde Emek ve Özgürlük İttifakı temsilcileri ile sol-sosyalist ve siyasi partilerle son buldu.  

 

İttifak temsilcileri ile görüşülmeye devam etti

 

Üçüncü gününde İstanbul’da gün boyu Emek ve Özgürlük İttifakı temsilcileri ile sol-sosyalist ve siyasi partilere ziyaret gerçekleştiren heyet iki grup halinde temaslarda bulundu. Ziyaretlerin ilk adresi, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) İstanbul İl Örgütü ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Marmara Temsilciliği olmuştu. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Genel Sekreteri Rengin Ergül ile ÖHD üyesi Bülent Aşa’nın eşlik ettiği 6 kişilik heyet daha sonra Emek ve Özgürlük İttifakı temsilcilerinden Kadıköy’de bulunan Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) İstanbul İl Örgütü’ne ziyaret gerçekleştirdi. Heyeti burada SMF Sözcüsü Barış Kayaoğlu, Merkez Yürütme Konseyi (MYK) üyesi Mahir Gürz ile Yeni Demokrasi Aileleri Birliği ve SMF üyesi, eşi yaklaşık 30 yıldır müebbet hapis cezası ile cezaevinde tutulan tutsak yakını Döndü Şen karşıladı.

 

‘Abdullah Öcalan ile ağırlaştırılmış müebbet getirildi’

 

Ardından görüşmeye geçildi. Görüşmede ilk olarak söz alan SMF Sözcüsü Barış Kayaoğlu, özgürlük ve kurtuluş mücadelesi yürüttüklerini söyleyerek konuşmasına başladı. Kurdistan ve Türkiye’de cezaevlerindeki tutsaklara ağır tecrit koşullarının dayatıldığını ifade eden Barış, “Bu tarih kanla yazılmıştır, hala da yazılmaya devam ediyor. 1999’da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan tutsak edildikten sonra bu ülkeye ağırlaştırılmış müebbet getirildi. Bir nevi idam olan ağırlaştırılmış müebbet, bugünün koşullarında tecride dönüşmüş durumda. Onun nezdinde binlere yakın ağırlaştırılmış müebbetler var. Bizler de İbrahim Kaypakkaya geleneğinden gelen 50 yıllık mücadele geçmişine sahip, hala yüzlerce tutsağı bulunan, dörtte ikisi de ağırlaştırılmış müebbet alan ve tecride maruz bırakılan bir noktadayız” şeklinde konuştu.

 

‘Her daim tecridin karşısında olacağız’

 

Tüm tecrit politikalarına rağmen dışarıda mücadele yürüten ciddi bir kesim olduğuna dikkat çeken Barış, “Her dönem bu direniş dalga dalga devam ediyor” dedi. Barış, Tutsaklarla Dayanışma İnsiyatifi’nin (TDİ), bu konuya dair tutsaklarla dayanışma ve işkence ile hak ihlallerini gündemleştirmek için kurulan ve birçok kesimin de içerisinde yer aldığı bir insiyatif olduğunu dile getirdi. PKK Lideri üzerindeki ağırlaştırılmış tecride ilişkin konuşan Barış, “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve onun şahsında tüm politik tutsaklara uygulanan bu tecrit insanlık suçudur. Biz bunu insan hakları ihlali olarak görüyoruz. Ama Türkiye’de insan hakları yok. Doğalında düşman hukuku uygulanıyor. Biz politik tutsakların hiçbirini suçlu olarak görmüyoruz. Bu insanların en temel haklarının ihlal edilmesine dahi karşıyız. Bu tecridin her daim karşısında olacağımızı, mücadele edeceğimizi ve dayanışma göstereceğimizi belirtmek istiyoruz” sözlerini kullandı.

 

ÖHD İstanbul Şube Eşbaşkanı Esra Erin, ÖHD üyesi avukat ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) PM üyesi Veysi Eski’nin eşlik ettiği 6 kişilik heyet daha sonra Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Genel Merkez Bürosu'na ziyaret gerçekleştirdi. Heyeti, HDK Eşsözcüleri Esengül Demir ile Cengiz Çiçek ve Yürütme Kurulu (YK) üyeleri karşıladı. 

 

Tecridin kaldırılması için görüşmeler devam edecek

 

HDK’de yapılan görüşmelerde HDK’nin hem genel çalışmalarına hem de tecride dair yaptığı çalışmalar aktarıldı. Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan mutlak iletişimsizliğe dair neler yapılmalı yönünde tartışmalar yürütüldü. Görüşmede aynı zamanda heyet tarafından HDK’nin kongre yapılanmasına ilgi gösterildi. Görüşmede son olarak tecride dair HDK ile heyetin iletişiminin devam edeceğine dair mesaj verildi.

 

HDK’ye yapılan ziyaretinden ardından heyet, Emekçi Hareket Partisi’nin (EHP) Beyoğlu’nda bulunan il binasına ziyaret gerçekleştirdi. Burada heyeti, EHP Genel Başkanı Hakan Öztürk, MYK üyesi Nehir Sevim ve PM üyesi Melek Arı karşıladı. 

 

Sorunların çözümü ortak mücadele 

 

Burada yapılan görüşmelerde ekonomik kriz, işçiler üzerinde artan baskılara dikkat çekilerek bu sorunların Türkiye’nin demokrasi sorunuyla eş zamanlı yürütüldüğü belirtildi. Görüşmede aynı zamanda tecrit politikasının anti-hukuk uygulamalarının parçası olduğu ve bundan dolayı tecridin ancak  “birlikte mücadele” ile aşılabileceğini düşündükleri için EHP’nin Emek ve Özgürlük İttifakı’nın içinde yer aldığı dile getirdi. Değerlendirmelerde bulunan heyet, Türkiye ve Avrupa’daki işçi sınıfın ortak sorunu olduğunu, bunun için de bu sorunun da ortak mücadele ile aşılabileceğini ifade etti.

 

Heyet son ziyaretini Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’ne (SYKP) gerçekleştirdi. Ziyarette heyeti, SYKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri Resul Çatar, Feyyaz Çanak, Sümeyye Köse karşıladı.

 

En ağır hak ihlali İmralı’da yaşanıyor 

 

SYKP ile yapılan görüşmede de Kürt sorununun barış çözümünün tecrit altına alındığına ve savaş politikalarının derinleştirildiğine dikkat çekilerek, tecridin kaldırılması ile beraber barışın sesinin yeniden yükselmeye başlayacağı ifade edildi. Bu yaşanan sorunlara karşı MYK üyeleri, SYKP’nin bu konularda çalışmalar yürüttüğünü söyledi. 

 

Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine değinilen görüşmede en ağır hak ihlallerinin ise İmralı Cezaevi’nde yaşandığının altı çizildi. Tutsakların yaşanan hak ihlallerinden dolayı 80’li yıllardan bu yana açlık grevi eylemleri gerçekleştirdiği aktarılırken, görüşmede son olarak Türkiye’nin açık cezaevi haline getirildiği belirtildi.

 

Ziyaretleri son bulan delegasyonun 36 üyesi yarın forum gerçekleştirecek.