WAN - İran devletinin Jîna Emînî’yi katletmesi ardından başlayan direnişi ve süren saldırıları değerlendiren kadınlar, tüm dünyaya yayılan “Jin jiyan azadî” felsefesi ile dayanışmayı büyüteceklerini vurguladı.

 

İran’ın başkenti Tahran’da 13 Eylül 2022’de İran devleti tarafından işkence ile gözaltına alınan ve 16 Eylül’de yaşamını yitiren Jîna Emînî’nin ardından “Jin jiyan azadî” sloganıyla başlayan eylemler, aylardır Rojhilat ve İran kentlerinde sürüyor. Birçok ülkede, bu isyanla dayanışma eylemleri de yükselirken, gelişen protestoları engelleyemeyen İran devleti, şimdiye dek yüzlerce kişiyi katletti, binlercesini gözaltına aldı ve tutukladı, birçoğu için de idam kararı verdi. Rojhilatla sınır kenti olan Wan’da kadınlar, süren direnişe dair ajansımıza konuştu.

 

‘Jîna’nın katledilişi, gelinen noktanın göstergesidir’

 

Jîna’nın katledilmesi sonrası başlayan isyanla Kürt kadın mücadelesinin gücünün bir kez daha görüldüğünü söyleyen Serhat Göç Araştırmaları Derneği (Serhat GÖÇ-DER) Yöneticisi Ayten Kıran, eril zihniyetin direnen kadından korktuğunu dile getirdi. Ayten, “İran İslam rejiminde şu ana kadar birçok hukuksuzluk yaşandı. Kürt kadın Jîna Emînî’nin saçının bir telinin görünmesinden kaynaklı katledilmesi İran’da hukuksuzluğun geldiği son noktadır. Jîna Emînî’nin bir saç telinden yola çıkan direniş şu anda kadın öncülüğüyle hala devam ediyor” dedi.

 

‘Rojhilat’taki direnişi destekliyoruz’

 

 Jîna’nın katledilmesinin tek nedeninin saçlarının görünmesi olmadığını kaydeden Ayten, tüm dünyada kadınların erkek-devlet şiddetine maruz kalmasına dikkat çekti. Özelde Kürt kadınların bu  saldırıların hedefinde olduğunu belirten Ayten, “Çünkü Kürt kadının özgürlük arayışı, mücadelesi var. Ne olursa olsun bu mücadelesinden vazgeçmeyecektir. Rojhilat’taki direnişi ne kadar bastırırlarsa bastırsınlar; kadınlar direnmeye devam edecek. Bizler de bulunduğumuz her alanda bu direnişi destekleyeceğiz” ifadelerini kullandı.

 

‘Sayın Öcalan’ın felsefesi dünyada yankı buluyor’

 

HDP Parti Meclisi (PM) üyesi Sarya Bilici de bu sene dünyanın birçok yerinde kadın direnişinin yükseldiğini söyleyerek, İran’daki sürecin bütün dünyaya yansıdığını ekledi. İktidarın özelde Kürt kadın hareketi üzerinde özel savaş politikaları uyguladığını vurgulayan Sarya, “İktidarlar, yaşamın her alanında kadını hedef alıyor. Kadını sadece dört duvar arasında sıkıştırmaya çalışıyor. Sayın Abdullah Öcalan’ın ‘Jin jiyan azadî’ felsefesi biz kadınlar için bir yaşam felsefesi haline geldi. Bu slogan Kürt kadın mücadelesi sayesinde dünyaya yayıldı. Kadınlar ‘Jin jiyan azadî’ felsefesiyle kendisini tanıdı. Devletler kadınların bilince ulaşmasını istemezler, kendi hakikatlerine ulaşmalarını istemezler. Tıpkı şu an Türkiye’de iktidarlarca uygulanan politikalar ile dayanışmayı hedef alıp, parçalamaya çalışmaları gibi” dedi.

 

‘İran rejimi baskıları kadın iradesini yenemeyecektir’

 

Sarya, İran devletinin Kürt kadını şahsında yayılan direnişi bitirmeye yönelik baskılarını sürdürdüğüne işaret ederken, şunları dile getirdi: “Ancak bu baskılar kadınların direnişini asla bitiremeyecektir. Kadınlar nerede olursa olsun özgürlük için mücadele edecektir. Özgürlük kendini bilmek, hakikatini tanımak ve bilmektir. Hakikatini bilen bir birey mücadelesini de ona göre yürütür.”

 

‘Kadın direnişi halk direnişine dönüştü’

 

HDP Wan Tuşba İlçe Eşbaşkanı Hanım Akkuş ise Rojhilat’ta kadın öncülüğünde süren direnişe dönük baskılara değindi. Direnişi kırmak için İran devletinin büyük çaba sarf ettiğini kaydeden Hanım, “Bu baskıya ve güce rağmen halk geri adım atmıyor” sözleriyle direnişteki ısrarın altını çizdi. Hanım, dünyadaki tüm kadınların ve halkların sadece bir kıvılcım beklediğini ifade ederken, nerede olursa olsun kadınlara dönük her saldırının kendilerine de yapılmış olduğunu belirterek, buna karşı mücadele mesajı verdi.