Rozerin Gültekin

 

İSTANBUL - HDP’nin Hazine yardımına bloke konulmasına karşı başlatılan imza kampanyasına ilişkin konuşan siyasi parti temsilcileri, bunun topyekun gerçekleştirilen saldırılara bir tepki olduğunu söyleyerek, mücadelelerine sokakta devam edeceklerini vurguladı.

 

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP'nin kapatılması için açılan davada, Hazine yardımının bulunduğu banka hesabının blokesine karar verilmesini talep etmiş, Anayasa Mahkemesi (AYM), bu talebi herhangi bir gerekçe sunulmaması nedeniyle reddetmişti. Başsavcının tekrardan 19 Aralık'ta, HDP’nin Hazine yardımının bulunduğu banka hesabına bloke konulması talebini yineledi. AYM, 5 Ocak’ta HDP'nin Hazine yardımı bulunan hesaplarına “tedbiren” bloke konulması talebini 7’ye karşı 8 oyla kabul etti. 

 

İmza kampanyası

 

Bu karara karşı ilk günden bu yana Kurdistan başta olmak üzere Türkiye ve uluslararası alanda birçok tepki yükseldi. Bu kapsamda çeşitli sivil toplum örgütleri öncülüğünde 11 Ocak'ta imza kampanyası başlatıldı. 76 kurum 2 bin 393 bireysel imzanın toplandığı kampanyaya destek gelmeye devam ediyor.

 

İmzacısı oldukları kampanyaya dair konuşan Yeşil Sol Parti, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) ve Devrimci Parti temsilcileri, kampanyanın tüm hukuksuzlara karşı atılan bir adım olduğunu söyledi.

 

İmza kampanyası halkın tepkisidir

 

Başlatılan imza kampanyasına kısa süre içerisinde birçok kurum ve yurttaştan destek geldiğini ifade eden Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Çiğdem Özbaş, kampanyaya desteklerin gelmeye devam ettiğini belirterek bu imza kampanyasının yaşanan hukuksuzluğa karşı gösterilen tepkinin sadece bir kısmı olduğunu söyledi. Çiğdem, “HDP’ye yönelik bloke kararı bir anayasasızlık ortamında bekleniyordu. Çünkü Anayasaya göre bu karar için salt çoğunluk yetmiyor nitelikli çoğunluk gerekiyor. Onun için bu karar Anayasaya aykırı. İktidar odağı seçimleri hukuk darbesini iktidarı tekrardan ele geçirmek için kullanmaya kararlı olduğunu gösterdi. Nasıl bir seçim süreci yaşayacağımızda netleşmiş olduk” dedi.

 

‘Yurttaş inisiyatifi’

 

HDP’nin seçim barajını aşarken devlet bütçesinden bir destek almadığını hatırlatan Çiğdem,  HDP’nin hazine yardımı olmasa da “iktidarı devirmek” için gücü olduğunu belirtti. Çiğdem, “Dezavantajlı kesimlerin siyaset yapma hakkı elinden alınmak isteniyor. Eşitsizlik derinleşiyor. Biz zaten eşitsizliğe karşı mücadele eden bir odak olduğumuz için bu dayanışmayı açığa çıkaracağımıza inanıyoruz. Onun için imza kampanyası yaptım oldu diyen iktidar sınıfına karşı hayır kabul etmiyoruz diyen bir yurttaş inisiyatifi” ifadelerini kullandı.

 

‘Bu sopa karşısında susmayalım’

 

Üçüncü Yol’un sistem açısından tehdit olduğunu vurgulayan Çiğdem, bundan dolayı tecridin yaşamın her alanında yaygınlaştırılmaya çalışıldığını ancak halkların yaşananlara karşı direnerek “susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganını attığını dile getirdi. Çiğdem, “Halkımızı bu sopa karşısında susmamaya, talepleri ile birlikte mücadeleyi sürdürmeye davet ediyoruz. İktidar kitlelerin bizden uzak durması için bizi etiketlemeye çalışıyor. HDP ile ittifak yapanlar yanarmış gibi his yaratmaya çalışıyorlar. Buna izin vermemek önemli. Bu tarz imza kampanyaları insanların ortak söz kurmasına yardımcı oluyor. Farklı mücadele alanlarının sesini birleştirmek için kolaylık sağladı” şeklinde konuştu.

 

Devlet zihniyeti

 

HDP'nin toplumun birçok kesimini kapsamasından dolayı yapılan saldırılar üzerinden topluma da bir mesaj verilmeye çalışıldığını ifade eden Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcugül Çubuk, bu saldırıların “devlette devamlılık esastır” düşüncesinden kaynaklı olduğunu dile getirdi. Burcu, “AKP öncesi partilerde HDP’nin öncüleri olan partileri kapattılar. HDP geleneği her daim başka bir yaşamın örgütlenebileceğini anlatan pratik bundan dolayı. Kendi sözünden vazgeçmeyen bir odağa yönelik saldırı” diyerek saldırıların devlet zihniyetinden kaynaklı olduğunu ifade etti.

 

‘Sokakta bir zılgıtın peşinden gideriz’

 

Adil bir seçimin hiçbir zaman olmadığını vurgulayan Burcugül, halkın şartları sonuna kadar zorlaması gerektiğinin altını çizdi. Burcugül, “Hazine yardımından mahrum kalmak onlar için büyük kayıp ama HDP, bileşenleri ve seçim çalışmalarında katledilen halklar için hazine yardımı önemli değil. Halk ‘bir bayrakla dolaşır yine çalışmamızı yaparız’ diyor. Sokakta bir zılgıtın peşinden gideriz. Hazine yardımı hakkımızdı ama olmadan da mücadelemiz sürer. Çünkü seçim mücadelede sadece ara durak. Bu mücadelenin hedefi seçimleri almak değil halkın taleplerinin gerçekleştirilmesi” dedi.  

 

‘İmza metni topyekün saldırıya karşı bir cevap’

 

Yapılan her saldırının aslında mücadelelerini güçlendirdiğine dikkat çeken Burcugül, bunun bir işaretinin de bloke kararından sonra ortaya çıkan tepkilerin olduğunu ifade etti. Burcu, siyasi parti olarak kendilerinin de gösterdiği tepkinin bir yönünün de imza kampanyası olduğunu aktararak, “2 binden fazla imzacı var. Bu imzacıların hepsi de birbirinden farklı hayatlar yaşayan insanlar ama AKP-MHP faşizmi karşısında ortak tavır alan insanlar. 76 kurumun içerisinde dernekler, siyasi partiler, HDP’nin özel olarak haklarını savunmanın önemli olduğunu belirttiği Alevi örgütleri var yani geniş yelpazede desteği ortaya koydu. İmza metni topyekun saldırıya karşı bir cevap aslında. Bu tepkinin örgütlü bir şekilde birleşik mücadelede kendini bulması önemli. Daha fazla tepki sokakta ortaya koyacağız” şeklinde konuştu.

 

‘6 ay sonra bambaşka bir ülkeye uyanacağız’

 

AKP-MHP iktidarının geçmişte uyguladığı hukuksuz pratiklerin aslında bugünün zeminini hazırladığını dile getiren SYKP Meclis üyesi Roza Kahya da “HDP’nin bugün hazine yardımına bloke edilmesi Kobanê Kumpas davası sürecinin bağlantısı. Bir tiyatro çeviriyorlar ama halk buna inanmıyor. HDP'nin seçim sürecinde kullanabileceği maddi imkanları kısıtlayarak engel olabileceklerini düşünüyorlar. Bizim yolumuz Üçüncü Yol. Her zaman sokaktaydık. AKP’nin korkusu da zaten bizim sokakta olmamız. Halka bu parti zaten kapanacak demeye çalışıyor ama 6 ay sonra emekçilerin mücadelesi ile bambaşka bir ülkeye uyanacağımızı biliyoruz. AKP seçimle hiçbir şey kazanamayacağı gibi sokakta kendini var edebileceği bir yapı taşı bulamıyor” diye konuştu.

 

Mücadele vurgusu

 

Hukuksal açıdan yapılan gaspa karşı imza attıkları kampanyanın bir adım olduğunu söyleyen Roza, bugün halkın HDP’nin yanında olduğunu dile getirmesinin bile önemli olduğunu belirtti. Roza, “Çetelerini, mafya örgütlerini hepsini biliyoruz. Bizim de mücadelemiz bu düzeni değiştirmek için alanda her sesle beraber mücadele etmek. HDP’yi, nasıl bir ülke yaratmak istediğimizi anlatmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.