İSTANBUL - Emek ve Özgürlük İttifakı’nın “Birlikte değiştirelim” mitinginde on binlerce kişi PKK Lideri Abdullah Öcalan için sloganlar atarken, yapılan konuşmalarda  ise AKP iktidarının gönderileceği ve Demokratik Cumhuriyet'in inşa edileceği mesajı verildi.  

 

Emek ve Özgürlük İttifakı, “Yoksulluğa, Savaşa, Baskılara Dur Diyelim. Birlikte Değiştirelim” şiarıyla İstanbul Kartal Meydanı'nda gerçekleştireceği miting başladı. Haftalardır çalışmaları sürdürülen miting öncesi Kartal Meydanı, hakkında kapatılma davası açılan ve hazine hesabına el konulan Halkların Demokratik Partisinin (HDP) bayrakları ile donatıldı. Platformun LED ekranında ise mitingin şiarı olan “Yoksulluğa, Savaşa, Baskılara Dur Diyelim. Birlikte Değiştirelim”  yansıtıldı. 

 

Halk Abdullah Öcalan’a selam gönderdi

 

Kartal Meydanı’na girişlerin başladığı saatlerden bu yana halklar İmralı’da 24 yıla yakındır ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan için sloganlar  attı. Kitle sık sık “Dîsa dîsa  serhildan Serokê me Öcalan”, “Selam selam İmralı’ya bin selam” ve “Bijî Serok Apo” sloganları atarak tecride tepkilerini ortaya koydu. Mitingde aynı zamanda özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler için “Şehit namirin” sloganları atıldı. Yine İran hükümeti tarafından katledilen Jîna Emînî’nin fotoğrafı da alanda taşındı.

 

Miting başladı

 

Birçok farklı kesimin katılım gösterdiği mitinge, kadınlar ulusal kıyafetleri, sarı kırmız yeşil renkli ipleri başlarına takarak coşkuları ile alandaki yerini aldı. Yürüyüş gerçekleştirerek alan giren kitleler ve ittifak partileri alanda bulunan halk tarafından zılgıtlar ve alkışlar eşliğinde karşılandı.

 

Selahattin Demirtaş ittifak için şarkı seslendirdi

 

Cezaevinde bulunan bütün siyasi tutsaklara selam gönderilmesi ile başlayan mitingde ilk olarak, tutsak olan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Emek ve Özgürlük İttifakı’nın seçim çalışmaları için seslendirdiği şarkı dinlendi.

 

Kitle alana sığmadı

 

Kartal Meydanı’nı mitinge gelenlere dar gelirken, birçok kişi ise yüksek binalara çıkarak mitinge dahil oldu.

 

Kürt ve Türk halklarının birlikteliği mitingi

 

 

Mitingde ilk olarak söz alan TÖP Sözcüsü Juliana Gözen, gerçekleştirilen mitingin Kürt ve Türk halkının birlikteliği olarak tarihte yer alacağını dile getirdi. Juliana, ülkedeki sorunları derinleştiren iktidarı göndereceklerini belirterek, “Bizden çaldıkları ne varsa geri alacağız. Bizden çaldıkları hayatları, hakları geri alacağız. Söz bitti artık kardeşler saflar netleşti. Dibine kadar suça batmış bu faşist iktidar kendi koltuğunu korumak pahasına halka savaş açmış. Neymiş seçim tarihini de kendisi belirleyecekmiş. Seçimlere kimlerin gireceğin belirleyecekmiş. Seçimlerde hangi partilerin yer alacağını belirleyecekmiş. Neymiş milyonlarca insanın iradesi olan HDP’yi kapatacakmış. Ne yaptıysan ne ettiysen bu 20 yıllık iktidarında bu halk sana boyun eğmedi, şimdi mi eğecek? Hadi oradan” diyerek konuştu.

 

‘Halk seçeneksiz değil biz varız’

 

AKP-MHP iktidarına karşı 6’lı masanı güçlü bir muhalefet oluşturmadığını aksine iktidarın elini güçlendirdiğini belirten Juliana, 6’lı masanın iktidar yanlısı olarak siyaset yürütürken bile halkın kendi adaylarına “muhtaç” olduğuna dair söylemlerde bulunduğunu hatırlatarak tepki gösterdi. Juliana, “İşçiler Kürtler Aleviler gençler kadınlar seçeneksiz değil. Biz varız biz. Emek ve Özgürlük İttifakı var. İşte buradayız. İttifakımız patronlarla sendikal ağalarının değil işçilerin ittifakıdır, ittifakımız Türklerle Kürtlerin, Alevilerle Sünnilerin, Çerkezlerin, Ermenilerin, Arap Alevilerini ittifakıdır. Bu topraklarda görülecek bir hesabımız var. Bir yere gitmiyoruz. ‘Üniversitelerimizi de memleketimizi de biz özgürleştireceğiz’ diyen gençlerin ittifakı ittifakımız. Ve kadınlar, erkek egemenliğinin ‘camını çerçevesini indireceğiz’ diyen kadınların ittifakı ittifakımız. Karadeniz’de gürül gürül akan derelerin Şırnak'ta kesilen ağaçlarla Ege’deki zeytinliklerin ittifakıdır bizim ittifakımız. Bu topraklara onurlu bir barış ve özgürlük getirecek yegane güç işte buradadır sevgili kardeşler. İşte buradayız” dedi.

 

‘İktidarı gönderip onurlu barışı inşa edeceğiz’

 

Halkın kendi iradesini temsil edecek olan adayı yaratma gücüne sahip olduğunu vurgulayan Juliana, “7 gün boyunca cenazesi yerde yatan Taybet Ana için. 10 Ekim’de Suruç’ta kaybettiğimiz arkadaşlarımız yoldaşlarımız için söz veriyoruz. Veysel için, Polen için, Cebrail için, Ezgi için söz veriyoruz. Soma’da tekmelenen maden işçileri için söz veriyoruz. İzmir’de HDP il binasında katledilen Deniz için, Deniz Poyraz için söz veriyoruz. Söz veriyoruz kardeşler, bu iktidarı göndereceğiz, onurlu bir barışı ve demokratik bir cumhuriyeti hep birlikte Emek ve Özgürlük İttifakı ile inşa edeceğiz. Yolumuz açık olsun” şeklinde konuştu.

 

EHP Genel Başkanı: Türkiye halkları AKP’yi gönderecek

 

Devamında söz alan Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk, iktidarın yürüttüğü savaş politikalarının son bulması ve Kürt halkı ile barışılma çağrısı yaptı. Hakan, bütün saldırılara rağmen ittifakın her geçen gün büyüdüğüne ve güçlendiğine dikkat çekerek, “Birleştiğimiz için, birleşmiş bir halkı örgütlenmiş bir halkı asla ve asla hiçbir kuvvet yenemez. Yenilmedik. Gördüğünüz gibi halkımız burada toplanmış, geri çekilmemiş, korkmamış, yenilmemiş, yenilmedi. Seni yeneceğiz AKP, seni göndereceğiz AKP. Birleştik bütün gücümüzle göndereceğiz. ‘Kim gönderecek beni?’ mi diyorsun, Türkiye hakları gönderecek seni. İşçiler ve emekçiler gönderecek seni. Emek ve Özgürlük İttifakı, biz göndereceğiz seni. Göndereceğiz onları. O nedenle diyorum ki burada sorunları dile getirdik. Büyük umutlarımızı da dile getirdik. Büyük gücümüzü de ortaya koyduk. Hevaller, arkadaşlar, yoldaşlar, üreten biziz, üreten biz ise yöneten de biz olacağız sevgili yoldaşlar” dedi. 

 

Konuşma sırasında kitle sık sık “Erdoğan istifa” sloganları attı.

 

EMEP Genel Başkanı: Kendi adayımızı çıkaracağız

 

Daha sonra konuşan Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, yıllardır Kürtlere yapılan saldırıla sessiz kalınmasından dolayı saldırıların artık tüm ülkeyi sardığını vurguladı. Ercüment, birleşik bir mücadele yürütülmediği sürece bu saldırıların son bulamayacağını dile getirerek, şunları belirtti: “Tek adam yönetimini, arkasındaki sermaye düzenini, çete mafya düzeni, bu çürümüş düzeni bizler, halk gönderecek. Çünkü halk birden büyüktür. Neşeyle, umutla coşkuyla geliyoruz. Bütün engelleri bütün bariyerleri aşacağız, çocuklarımız özgür, karınlarının tok olduğu mutlu bir memlekette yaşayacak. Bu ülkede işçilerin, yoksul emekçilerinin, kamu emekçilerinin, kadınların, gençlerin Kürt halkının, eşit yurttaşlık isteyen Alevilerin oyları çantada keklik değil kardeşim bunu da bileceksin. Eğer inkarcı tutumunu sürdürürsen Emek ve Özgürlük İttifakı kendi adayını çıkaracak. Halkla birlikte bu meydanlardan çıkaracak” ifadelerini kullandı.

 

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan: Seçimlere damgamızı vuracağız

 

Ardından konuşma gerçekleştirmek için sahneye çıkan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, on binlerin zılgıtları eşliğinde karşılandı. Pervin, tecrit politikalarına, savaş politikalarına, siyasi irade gaspına, kayyım rejimine dur demek için alanda olduklarının altını çizdi. Pervin, ittifakın her geçen gün çalışmaların artacağını ifade ederek, “ 7 Haziran’da başlayan bir başarı hikayemiz var. Bu başarı hikayesini şimdi ülkeyi yönetme hikayesine çevireceğiz. Halklarımızla birlikte, dostlarımızla, bileşenlerimizle, ittifaklarımızla birlikte seçimlere damgamızı vuracağız. Bizim mücadelemiz İstanbul kadar büyüktür, İstanbul kadar kararlıdır. Bunun için diyoruz ki bizim ittifakımız İstanbul kadar güzeldir, İstanbul’un bahçesidir” dedi.

 

‘Seçimler demokrasi ile faşizm arasında yapılacak bir tercih’

 

“Mahir’lerin, Kemal’lerin, İbo’ların, Mazlum’ların, Orhan Doğan’ların, Berkin Elvan’ların, Mehmet Sincar’ların, Musa Anter’lerin meydanında seçimin startını verdik” diyen Pervin, “Seçimlerde İstanbul’da kazandık mı Türkiye’de de kazandık demektir. Çünkü şunu biliyoruz İstanbul Amed’tir, Cizra Botan’dır, Serhad’dır, Akdeniz’dir, Karadeniz’dir, Ege’dir, Çukurova’dır. Yani kısacası İstanbul HDP’dir. Elbette ki hedefimiz daha da büyümektir. Bu ittifak daha da büyüyecek, daha da genişleyecek ve bu düzeni mutlaka değiştirecek. Bunun için bu seçimler tarihi öneme sahiptir. Yapılacak olan seçimler aydınlık ile karanlık arasında yapılacak olan bir tercih olacaktır. Demokrasi ile faşizm arasında yapılacak olan bir tercih seçimi olacaktır” sözleri ile seçimin önemine dikkat çekti.

 

‘An azadi, an serkeftin’

 

Son olarak gerçekleşecek olan seçimle birlikte onurlu barışın yolunu açacaklarını söyleyen Pervin, seçimden sonra tecride son verileceğini, İstanbul Sözleşmesi’nin geri getirileceğini vurguladı. Pervin, “Buradan kadınlara bunun sözünü veriyorum. Ama bir şey daha ifade etmek isterim.  İşte şimdiden seçimlere gece demeden, gündüz demeden, 7’den 70’e, Kürdüyle, Türküyle, Alevisiyle, Sünnisiyle Ermenisiyle, Süryanisiyle hepimiz her birimiz çalışacağız, kazanacağız ve başaracağız. Kazanacağız arkadaşlar, başarı bizimdir. An azadi, an serkeftin” dedi.

 

Barış anneleri halkı selamladı

 

 

Pervin’in konuşmasının ardından Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri sahneye çıkarak zafer işareti ile halkı selamladı.

 

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar: Savaşa karşı barışın en güçlü ittifakını kuracağız

 

Daha sonra  konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Kartal Meydanı’nda bir araya gelen halkların ittifakı yansıttığını dile getirdi. Mithat, iktidarın “faşizmin üssü” yapmaya çalışmasına karşı ilk mitinglerini İstanbul’da gerçekleştirdiklerine dikkat çekerek,  şunları belirtti: “‘İstanbul’u emeğin ve özgürlüğün, demokrasinin üssü yapacağız’ dedik. İşte sözümüzün karşılığı sizin yüreklerinizin gümbür gümbür sesidir. Bütün baskılara, sömürüye, savaş politikalarına, polis baskınlarına kumpas davalarına rağmen HDP ile birlikte yürüyor Emek ve Özgürlük İttifakı. İktidar ve düzen, savaştan ve sömürüden besleniyor, talandan yalandan besleniyor. Biz de diyoruz ki: Hep birlikte savaş oyunlarını bozacağız. Savaşa karşı barışın en güçlü ittifakını kuracağız. Seçimlerle birlikte hayatın her alanında mücadeleyi büyüteceğiz. Bu ittifakı genişleterek geleceğin inşasının merkezi gücü haline getireceğiz. Yeni bir başlangıç, demokrasi ve barış emek ve özgürlük üzerine kurulacak yeni bir cumhuriyet, demokratik cumhuriyet için geliyoruz, eşit yurttaşlık için doğanın hakları için, kadın hakları için, gençlerin hakları için geliyoruz. Halklar birleşiyor, inançlar, gençler, kadınlar, birleşiyor.”

 

Bileşenler on binleri selamladı

 

Ardından HDP’nin bileşenleri olan partilerin temsilcileri olan Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcugül Çubuk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) üyesi Atilla Özdoğan, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş, Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Eşsözcüsü Kezban Konukçu, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eşbaşkanı Canan Yüce, Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü İbrahim Akın sahneye çıkarak halkı selamladı.

 

SMF Sözcüsü: Adil, eşit özgür bir dünyada yaşayabiliriz

 

Son olarak ise Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) Dönem Sözcüsü Barış Kayaoğlu söz aldı. Barış iktidarın halkın sorunları ile ilgilenmediğini sadece ülkenin yüzde 10’luk kısmının sorunları ile ilgilendiğini belirtti. Barış, “İktidarın faşist politikalarını bir yansıması olarak HDP’nin Hazine yardımına bloke konuldu. Hep birlikte bu gidişata dur demezsek, birlikte değiştirmek için ısrar etmezsek bu faşist abluka her geçen gün daha da büyüyecek. Hepinizin bildiği gibi parlamentoda 2023 bütçe görüşmelerinde işçiden, emekçiden, yoksuldan alıp zengine verdiler, eğitime bilime istihdama değil savaşa yatırım yaptılar. Bıçağın keskin ucunu emekçiye doğrultup krizin faturasını dar gelirliye, emekçiye ödetmeye çalışıyorlar. İşçiden emekçiden alıp zenginlere veriyorlar. Biz biliyoruz sahip oldukları servet bizden çaldıklarıdır. Daha adil, eşit, özgür bir dünyada yaşayabiliriz. Bunu hep birlikte kurabiliriz” diyerek konuşmasını cezaevinde bulunan tutsaklara ve haksızlığa karşı mücadele eden kişilere selam göndererek sonlandırdı.

 

Halaylarla  son buldu

 

On binlerin katıldığı  coşkulu miting ezgiler eşliğinde omuz omuza çekilen dostluk halayları ve sloganlar ile son buldu.