Kadınlardan işkence uygulayan polisler hakkında ikinci suç duyurusu

  • 13:58 26 Aralık 2022
  • Hukuk
 
İSTANBUL - 25 Kasım Kadın Platformu, Taksim’de gerçekleştirdikleri yürüyüş ve eylemde kadınlara işkence uygulayan polisler hakkında İstanbul Adliyesi’nde suç duyurularının ikincisini gerçekleştirerek, “Kadınların canına kast ederek susturmaya çalışan yeni polis şiddeti ‘konseptini’ asla kabul etmiyoruz” sözleriyle seslendi.
 
25 Kasım Kadın Platformu, kadınların 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde İstanbul Taksim’de gerçekleştirdikleri yürüyüş ve eylemlerde maruz kaldıkları erkek-devlet şiddetine karşı Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde suç duyurularının ilkini 30 Kasım’da yapmıştı. Kadınlar, suç duyurularının ikincisini İstanbul Adliyesi’nde gerçekleştirerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklama öncesi adliye önü yüzlerce polis, zırhlı ve gözaltı araçlarıyla sarıldı. Çok sayıda kadın ve hukukçunun katıldığı açıklamada, “Kadınları değil erkek şiddetini engelle” pankartı açıldı.
 
Açıklama öncesi kadınlar hep bir ağızdan, “Mücadelemiz, isyanımız, dayanışmamız, 25 Kasım engellenemez” diye haykırarak, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganı attı. Suç duyurusuna ilişkin basın metnini ise platform avukatı Gülyeter Aktepe okudu. Açıklama esnasında kadınlar sık sık, “Kadınları değil katilleri engelle”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları attı.
 
‘Devlet gücünü kadınları engellemek için seferber ediyor’
 
Her yıl olduğu gibi bu yıl da 25 Kasım’da Taksim’de buluştuklarını belirten Gülyeter, “Devlet, kadınların şiddete karşı güvenli bir şekilde buluşmasını sağlamak yerine, tüm gücünü kadınları engellemek için seferber etti” dedi. Polisin tüm ablukasına rağmen kadınların Tünel'e çıkan sokaklarda, Şişhane'de, Galata'da ve Karaköy'de polis engelini aşıp toplandığını ve yürüyüş başlattığını ifade eden Gülyeter, kadınların polislerce işkence ve şiddetle, ters kelepçelenerek gözaltına alındığını dile getirdi. Gülyeter, 25 Kasım’da İstanbul’da en az 216 kadının eylem ve yürüyüşlerde işkenceyle gözaltına alındığını hatırlatarak, “İki arkadaşımız Selimpaşa Geri Gönderme Merkezi'ne gönderildi ve günlerce orada tutuldu. Bu eylemler sırasında sadece kadınlar değil, eylemi takip eden basın mensupları ve karakol işlemlerinde yanımızda olmak isteyen avukatlar da şiddete maruz bırakıldı” şeklinde konuştu.
 
‘Polis şiddetini asla kabul etmiyoruz!’
 
İkinci suç duyurularını gerçekleştireceklerini kaydeden Gülyeter, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Prosedür denilerek işkence ve kötü muamelenin normalleştirilmesini, kadınların canına kast ederek susturmaya çalışan bu yeni polis şiddeti ‘konseptini’ asla kabul etmiyoruz. Yargının bağımsız olmadığını ve dolayısıyla 30 Kasım'da ve bugün yaptığımız bu suç duyurularında hızlıca sonuç alamayabileceğimizi biliyoruz. Ancak biz, kadınlara şiddet uygulayan polisleri tanıyoruz ve bu polisleri tek tek ifşa ediyoruz. Maruz kaldığımız şiddetin tesadüf, münferit olmadığını tekrar söylüyoruz ve aynı şiddet faili polisleri birçok başka hak mücadelesinde de yine şiddet uygularken görüyoruz. Bu polis şiddetinin normalleştirilmesini kabul etmiyoruz. Bizler bu şiddetle mücadele ediyoruz, edeceğiz.”
 
‘Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz!’
 
Herkesi mücadelelerinde birlikte olmaya çağıran Gülyeter, “Biz kadınlar haklarımızdan, hayatlarımızdan, mücadelemizden, özgürlüğümüzden, eşitlikten asla vazgeçmeyeceğiz. Sokaklarda görüşmek üzere” sözleriyle seslendi.
 
“Kadınlar birlikte güçlü” sloganı, alkış ve zılgıtların ardından açıklama son buldu.
 
Suç duyurusunda bulunuldu
 
Kadınlar daha sonra İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi ve Avukat Hakları Merkezi’nden avukatlar eşliğinde İstanbul Adliyesi’nde, polis işkencesi ve şiddetine maruz kalan kadınlar için suç duyurusunda bulundu.