İZMİR - Tutsak yakını Sultan Yağmekan, cezaevlerinde yaşanan ihlallere karşı hukukun işlemediğini ve buna karşı Adalet Nöbeti ile devam eden mücadelenin önemini vurguladı. Sultan, nöbete destek çağrısını yineledi. 

 

Hasta ve infazı yakılan tutsakların serbest bırakılması ve tüm cezaevlerinde tecridin son bırakılması talebiyle tutsak yakınları tarafından başlatılan Adalet Nöbeti devam ediyor. Van, Diyarbakır, İstanbul ve İzmir'de nöbetlerini sürdüren aileler, aynı zamanda yaşanan ihlallere de dikkat çekerken, nöbete destek çağrısını yineliyor. 

 

İzmir’de devam eden Adalet Nöbeti’nde yer alan Sultan Yağmekan’ın oğlu Fırat Yağmekan da hasta tutsaklardan biri. Buca Kırıklar Cezaevi’nde tutulan birden fazla hastalığı olan oğlu Fırat ile beraber diğer tutsakların da serbest bırakılmasını isteyen Sultan, cezaevlerinde artan baskıya ve tutsaklar üzerinde süren tecride dikkat çekti. Sultan, cezaevlerindeki uygulamaların hem tutsakları hem de aileleri hedef aldığına işaret etti. 

 

‘Siyasi tutsaklar birbirlerinden uzaklaştırılıyor’

 

Siyasi tutsaklar üzerindeki baskının arttığını söyleyen Sultan şöyle devam etti: “Oğlum 16 yıldır tutuklu. Cezaevindeki çocuklarımızın üzerinde çok baskı var, zulüm var. Birbirlerinden uzak düşürüyorlar. Aralarına Fetöcüleri ya da adli tutsakları koyuyorlar. Siyasi tutsakları birbirlerinden ayırıyorlar, birbirlerinden haberleri olmuyor. Daha önce hep beraberlerdi. Havalandırmaya beraber çıkıyorlardı, birbirleriyle iletişimdeydiler, artık öyle bir imkanları yok. Çocuklarımızın hepsi hasta. Benim çocuğumun dosyası şu an İHD’de, çok hastalığı var. Hastaneye gitse bile doktur uzman olmalı, götürüldükleri doktorlar onları başlarından atıyor. Koğuşlara baskın yapılıyor, görüşleri kısıtlanıyor. Koğuşları hep değiştiriliyor, biz hangisinde olduklarını bilemiyoruz. Tutsakların üzerinde tecrit var, biz bunu kabul etmiyoruz. Biz anneler olarak ayağa kalktık ve bu görevi üstlendik. Adalet Nöbeti’ne başladık, nöbetteyiz. Altı, yedi anne nöbet tutuyoruz.”

 

‘Görüşler engelleniyor’

 

Cezaevlerinde yaşanan ihlallerden birinin de tutsakların ailelerinden uzaklaştırılması olduğunu kaydeden Sultan, “Geçen gün açık görüş vardı, önceki gün cezaevini sürekli aradık, ama bize cevap vermediler. Sabah saat 10.00’da yine aradık. Bize görüşün bittiğini söylediler. Yani çocuklarımızı görmemizi istemiyorlar. Bizi birbirimizden uzaklaştırılıyorlar. Önceleri şimdiye göre daha iyiydi. Onları daha rahat görebiliyorduk. Onların isteği bizi birbirimizden ayırmak” sözlerini kullandı.  

 

‘Sorunların artmasından iki yıl önce gelen müdür sorumlu’

 

Kırıklar Cezaevi’ne iki yıl önce müdür olarak atanan Haydar Ali Ak’ın cezaevinde yaşanan sorunlarda önemli bir rolü olduğunu dile getiren Sultan, “Haydar Ali diye bir müdür geldi, o geldiğinden beri çocuklarımızın durumu iyi değil. Ne yaptıysa o müdür yaptı. Sanırım Edirne’den gelmiş, görüşçüsü olduğum Abdullah Günay, Edirne Cezaevi’nde kaldığı süreçte bu müdür oradaymış. Bunların hepsinden Adalet Bakanı sorumludur. Bunları, Cumhurbaşkanı ve devlet yetkilileri yapıyor” ifadelerine yer verdi. 

 

‘Adalet istiyoruz’

 

Son olarak tecride ve yaşanan hak ihlallerine karşı kamuoyuna çağrıda bulunan Sultan şöyle konuştu: “Biz görevimizi yapıyoruz, cadde üzerinde de olsa, sokaklarda da olsa, nerede olursa olsun oturmaya devam edeceğiz. Bizim çocuklarımız özgürlüğün tutsaklarıdır. Biz de elimizden geldiği kadarıyla mücadele edeceğiz. Tüm annelerin gelmesi gerekiyor, biz onları da bekliyoruz. Bize destek vermeleri lazım, çocuğu tutsak olanlar sadece biz değiliz, birbirimize yardımcı olmamız lazım. Bu çocuklar, halkın çocuklarıdır. Buradan herkese sesleniyorum, nöbete destek olmaları lazım. Biz her zaman mücadele etmeye devam edeceğiz. İki kişi bile kalsak nöbetimize devam edeceğiz. Vicdanı olan herkesi yanımızda olmaya çağırıyoruz, adalet istiyoruz.”