Açlık grevine giren kadın tutsaklara verilen disiplin cezası iptal edildi

  • 10:17 14 Ekim 2022
  • Güncel
DİYARBAKIR - Cezaevindeki hak ihlallerine karşı açlık grevine giren kadınlara cezaevi disiplin kurulunun verdiği 1 aylık disiplin cezası, Diyarbakır İnfaz Hakimliği tarafından ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilerek iptal edildi.
 
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve baskıya karşı aralarında haber müdürümüz Safiye Alağaş ile gazeteciler Neşe Toprak, Remziye Temel ve Elif Üngür'ün de bulunduğu tutsak kadınlar, uyarı amaçlı 12 Eylül’de 5 günlük açlık grevi eylemine başlamıştı. Açlık grevine giren tutsaklara cezaevi disiplin kurulu tarafından 1 aylık disiplin cezası verdi. Verilen cezaya karşı avukatlar Diyarbakır İnfaz Hakimliği’ne itirazda bulundu.
 
‘Haklarımız için greve girdik’
 
İtiraza dair açlık grevine giren gazeteciler ve Emine Kaya, Evindar Özcan, Hanım Rençber ile Zeliha Kocaman duruşmada Kürtçe savunma yapmak isterken hakim Türkçe bildikleri gerekçesiyle tercüman ücretini karşılamaları durumunda savunmayı yapabileceklerini söyledi. Kürtçe savunma yapan kadınlar, “İnsan hakları konusunda engellemeler vardı. Biz de buna karşılık olarak yasal bir hak çerçevesinde 5 günlük açlık grevine başladık. Yasal hakkımızı kullandık. Bu cezaevi içerisindeki haklarımızı savunmak içindi. Hastaneye giderken çift kelepçeyle götürülmemiz, aile görüşleri esnasında ayakkabı çıkarılması gibi yasal olmayan uygulamalara yönelikti. İtirazımın kabulü ile disiplin cezasının kaldırılmasını talep ediyoruz” dedi.
 
Kararın iptali talebi
 
Ardından savunma yapan Avukat Adile Salman, müvekkillerin beyanlarına iştirak ettiklerini belirtti. Adile, “Hakimliğinizin 2022/14486 Esas sayılı dosyasında AYM'nin Nasrullah Kuran ve Mehmet Ayata kararları esas alınarak ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmiş ve itirazlar kabul edilmiş olup; aynı olay çerçevesinde müvekkiller de ifade özgürlüğü kapsamında yasal haklarını kullanarak açlık grevine girmişlerdir. Bu husus nazara alınarak itirazımızın kabulü ile müvekkiller hakkındaki ceza verme kararının iptaline karar verilmesini talep ederiz” sözlerine yer verdi.
 
‘AYM kararıyla suç olmaktan çıkmıştır’
 
Avukat Resul Temur ise şu ifadeleri kullandı: “Müvekkillerin beyanlarına aynen iştirak ediyoruz. Cezaevi AYM kararını dikkate almaksızın kendi işleyişiyle ilgili diğer hükümlülere kötü örnek olmaması adına müvekkillere bahsi geçen cezayı vermiştir. Ancak AYM kararıyla da bu husus ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilerek suç olmaktan çıkmıştır. Tüm bu hususlar nazara alınarak itirazımızın kabulü ile müvekkiller hakkındaki ceza verme kararının iptaline karar verilmesini talep ederiz.”
 
‘Karar iptal edilsin’
 
Son olarak Avukat Muhammed Tapancı, “Müvekkillerin ve meslektaşlarımın beyanlarına aynen iştirak ediyoruz. Müvekkiller cezaevi idaresine yazılı ve sözlü olarak taleplerini ve yaşadıkları sorunları dile getirerek belirtmişlerdir, ancak onlara geri dönüş yapılmadığı için böyle bir yola girilmiştir. Nasrullah Kuran ve ve Mehmet Ayata kararları ifade özgürlüğü kapsamında verilen AYM kararı dikkate alındığında bunun bir suç olmadığı görülecektir. Tüm bu hususlar nazara alınarak itirazımızın kabulü ile müvekkiller hakkındaki ceza verme kararının iptaline karar verilmesini talep ederiz” şeklinde konuştu.
 
Savcı kararı yerinde buldu
 
Cumhuriyet savcısı verdiği mütalaada ise "Diyarbakır Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığı'nın 21 Eylül 2022 tarih ve 2022/270 sayılı kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla; ilgili itirazların reddi hususu; kamu adına talep ve mütalaa olunur" dedi.
 
Karar iptal edildi
 
Kararını açıklayan hakimlik, disiplin cezalarının iptaline hükmetti. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Her ne kadar hükümlü ve tutukluların açlık grevine girdiği, dilekçeleri, olay tutanağı ve ikrar içeren beyanları ile sabit olsa da, hükümlü ve tutukluların 9 madde halinde isteklerini sıraladıkları dilekçelerinde kendilerini ifade edebilmek için kısa süreli açlık grevine gireceklerini ve grevlerinin 5 gün süreceğini beyan ettikleri… Bu hususun dosya içerisinde yer alan tutanak, dilekçeler ve beyanlardan da anlaşıldığı… AYM’nin açlık grevine ilişkin Mehmet Ayata ve Nasrullah Kuran kararında da belirttiği ve kabul ettiği üzere hükümlülerin kendilerini ifade edebilmek için girdikleri açlık grevinin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiği… Somut olayda da açıklanan hususlar birlikte değerlendirildiğinde hükümlü ve tutukluların 9 madde halinde isteklerini sıraladıkları dilekçelerinde kendilerini ifade edebilmek için kısa süreli olarak açlık grevine girip daha sonra grevlerini bitirdikleri anlaşıldığından, hükümlü-tutukluların somut olaydaki eyleminin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği kanısına ulaşılarak itirazların kabulüne, verilen disiplin cezalarının iptaline dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.”