Diyarbakır'dan komploya karşı özgürlük çağrısı
- 15:38 9 Ekim 2022
- Güncel
DİYARBAKIR - Polis ablukası altında gerçekleştirilen “Özgürlük Yürüyüşü”nde “Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için sonuna kadar mücadele edeceğiz” denildi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 9 Ekim 1998’de startı verilen uluslararası komplonun 24’üncü yıldönümü dolayısıyla Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) öncülüğünde yüzlerce kişinin katılımı ile yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşe Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER), Diyarbakır 78’liler Girişimi ile Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyeleri de katıldı. “Özgürlüğe Yürüyoruz" şiarıyla düzenlenen yürüyüş öncesi HDP’li milletvekillerinin de aralarında olduğu kitle cezaevi alt köşede bir araya geldi. Emek Caddesi’ne kadar esnafı ziyaret eden kitle, halkı yürüyüşe katılmaya davet etti.
Emek Caddesi’nde DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, HDP Gençlik Meclisi Sözcüsü Dersim Dağ, milletvekilleri Erdal Aydemir ve İmam Taşçıer ile HDP Örgütlenmeden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Özlem Gündüz’ün de aralarında bulunduğu kitle, polis ablukasına alındı. Kitle komployu alkış ve zılgıtlarla protesto etti.
50 kişi gözaltına alındı
Polis engeli üzerine gençler, Sakarya Caddesi’ne doğru “Bijî Serok Apo”, “Jin jiyan azadî”, “Bijî berxwedana zindanan” sloganları eşliğinde yürüdü. Yürüyüşe yönelik saldırıda aralarında HDP Eşbaşkanları Gülistan Atasoy ve Zeyyat Ceylan’ın da olduğu 50 kişi gözaltına alındı.
‘İçişleri Bakanı suç işleri bakanı olmuş’
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, ablukaya tepki gösterdi. Meral, “ Asıl suç işleyenler, kanunsuz emirleri yerine getirenlerdir. Ülkede anayasa kalmadı, bu ülkede kanun içinde eylem ve etkinlik yapılamıyor. AKP-MHP iktidarı yasadışı ve illegal yöntemlerle insanlarımızı baskı altına almaya çalışıyorlar. Mafya ülkede cirit atıyorken, doğa talan ediliyorken, cezaevleri kan ağlıyorken, uluslararası komployu protesto etmek yasak oluyor. Hakikaten acizlik içindeler. Onlar bu korkuyla iktidarlarını devam ettiremeyecekler. En kısa zamanda onlar da tarihin çöp sepetine gidecekler. İçişleri Bakanı, suç işleri bakanı olmuş, kolluk teşkilatını da kendi suç işlerine bulaştırıyor” sözlerine yer verdi.
‘Barışın yolu İmralı’dan geçer’
DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz de, uluslararası komployu kınayarak, yapılan ablukanın Türkiye’nin içinde bulunduğu durumun özeti olduğuna vurgu yaptı. Saliha, “Uluslararası komploda parmağı olan herkesi şiddetle kınıyoruz. Komplonun bugün tecritle, krizlerle devam ettiğini görüyoruz. Tecritle, işkenceyle halka zulüm ediliyor. Kürt sorununun çözümü de demokrasi ve barışın inşasının yolu da İmralı’dan geçiyor. Eğer İmralı’da tecrit devam ediyorsa, nedeni bugünkü sessizliktir. Demokrasi, özgürlük, birlikte yaşam isteniliyorsa, tecride karşı ses büyütülmelidir. Ne kadar abluka ve baskı olursa olsun, Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için sonuna kadar mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Eylem, yapılan açıklamaların ardından alkışlarla sona erdi.
Urfa
Komplonun kınandığı kentlerden biri de Urfa oldu. DBP, HDP Urfa il ve ilçe örgütleri öncülüğünde yüzlerce kişi, merkez ilçe Haliliye'de bulunan Topçu Meydanı'nda bir araya geldi. Yürüyüşe HDP milletvekilleri Ayşe Sürücü, Nusrettin Maçin ve Sıddık Taş’ın yanı sıra Tevgera Jinên Azad (TJA), Urfa Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Urfa Emek ve Demokrasi Platformu birleşenleri ve çok sayıda yurttaş katıldı.
Kitle pankartı vermedi
“Tecrit kalksın kapılar açılsın barış konuşulsun” ve “Tecrîdê rakin deriyê Îmraliyê vekin aştiyê ava bikin” pankartı açılırken, polisler Kürtçe pankartta "İmralı" kelimesinin geçmesini gerekçe göstererek pankarta el koymak istedi. Kitle pankartı polislere vermedi. Polisin pankart tahammülsüzlüğüne tepki gösteren HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, pankartın Kürtçe olduğu için toplatılmak istendiğini vurguladı.
‘7 yıldır kaos var’
Açıklamada konuşan HDP Siirt Milletvekili Sıddık Taş, "24 yıl önce Sayın Öcalan şahsında karanlık güçler bir uluslararası komplo gerçekleştirdi. Bu komplonun amacı tasfiye etmekti. O dönem Türkiye'ye gardiyanlık görevi verildi. Sayın Öcalan komployu boşa çıkardı. Komplo bugün tecrit ile devam ediyor. Sayın Öcalan konuştuğu zaman Türkiye’ye Ortadoğu’ya huzur geldi. Bunun fark edilmesiyle tecrit derinleştirildi. 7 yıldır kaos var. Huzur, barış istemeyenler bunu yaptı. Ekonomik krizin nedeni de bu. Yetkililere sesleniyoruz. Bu politikalardan vazgeçin. İmralı tecridi bir an önce kalksın. Sayın Öcalan konuşsun. Kürt sorunu demokratik yollar ile çözülsün. İnkar ve savaş ile bu sorun çözülmez. AKP bu halka çözüm sunmuyor. İmralı kapıları açılırsa çözüm olur. Başka yol yok. Bütün yolları denediniz bir çözüme kavuşmadınız. Türkiye hakları bunu görsün. AKP kendi saltanatı dışında bir şey düşünmüyor" diye belirtti.
Kitle müdahaleye rağmen yürüdü
Açıklama "Bijî berxwedana Îmralî" ve "Siyasi tutuklular irademizdir" sloganları ile son bulurken, açıklama sonrası kitle “Özgürlük Yürüyüşü”ne geçti. Polis, kitlenin önünü meydan çıkışında kesti. Polisin ablukasını kıran kitle, Ahmet Bahçıvan İş Merkezi’ne doğru Özgürlük Yürüyüşü gerçekleştirdi. Yürüyüş esnasında sık sık "Bijî berxwedana Îmralê" sloganları attı. Yüzlerce kişinin katıldığı görkemli yürüyüşe tahammül edemeyen polis, kitleye saldırdı.
3 kişi gözaltına alındı
Saldırı sonucu Hatice Göktepe, İbrahim Damdam ve Ömer Kıstak adlı yurttaşlar darp edilerek gözaltına alındı. Gözaltı sayısının daha fazla olabileceği belirtilirken, kitle saldırıya "Direne direne kazanacağız" sloganları ile karşılık verdi. Yürüyüş polisin saldırısına rağmen hedeflenen alana kadar yapıldı.