Kadın hareketlerinden ‘İşgalciler Suriye’den çıkarılsın’ çağrısı
- 16:59 8 Ekim 2022
- Güncel
HABER MERKEZİ - Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Hareketleri ve Örgütleri Ortak Eylem Platformu, Türkiye’nin Serêkaniyê ve Girê Spî işgaline yönelik uluslararası toplumun sessizliğini kınayarak, “İşgalciler Suriye topraklarından çıkarılsın” çağrısı yaptı.
Suriye Gelecek Partisi'nin onlarca üyesi, sivil toplum örgütleri, Zenubiya Kadın Topluluğu, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Suriye Kadın Meclisi ve Kuzey ve Doğu Suriye'deki Kadın Hareketleri ve Örgütleri Ortak Eylem Platformu temsilcileri, Reqa’daki Şehit Hevrin Xelef Bahçesi’nde toplanarak Serêkaniye ve Girê Spî'nin Türkiye tarafından işgalinin 3. yıl dönümüne ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamayı Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Kadın Meclisi Başkan Yardımcısı Rûken Mele İbrahim okudu.
Açıklamada, Suriye'deki çatışmanın başlangıcından bu yana Türk devletinin özel planlarını yerine getirmek ve Osmanlı devletini yeniden inşa etmek için savaşta kötü bir rol oynadığı belirtildi. Açıklamanın devamında, "Türk devletinin Suriye'ye müdahalesi Bab, Cerablus ve Ezaz şehirlerini işgal ederek başladı. Ardından Kürt kimliğini yok etmek için Efrîn bölgesini işgal etti" denildi.
Yasak silahlar kullanıldı
9 Ekim 2019'da Serêkaniyê ve Girê Spî'ye yönelik işgal saldırılarına dikkat çekilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Barışın baharında Serêkaniyê ve Girê Spî'ye saldırdılar. Bu saldırılarda sivillere karşı her türlü gelişmiş ve uluslararası arenada yasaklanmış silahlar kullanıldı. Bunun sonucunda yüzlerce sivil şehit oldu, on binlerce insan evlerinden ve şehirlerinden yerlerinden edildi. Türk devletinin amacı bölgeyi asıl sakinlerinden boşaltmak, kamu malını ve mülkünü yağmalamak ve demografik yapıyı değiştirmektir."
‘Türkiye savaş suçu işliyor’
Ateşkes anlaşmalarına dikkat çekilen açıklamada şöyle devam edildi: "İşgalci Türk devleti, Rusya ve ABD aracılığıyla ateşkes anlaşması imzalamış olsa da, Kuzey ve Doğu Suriye’deki saldırılarını hiçbir zaman durdurmadı. Til Temir, Eyn İsa ve diğer birçok yer her gün bombalanıyor. Hizmet kurumlarına yönelik saldırılarda bölgenin alt yapısı tahrip ediliyor.”
Açıklamada Türkiye’nin bölgenin dini, kültürel ve tarihi yapılarını hedef aldığı ve yakın zamanda Suriye'de yeniden yerleşim projesini hayata geçirmeye çalıştığı belirtildi.
Türkiye’nin amacının Suriye topraklarını işgal etmek, bölgenin güvenlik ve barışını yok etmek, ortak yaşamı ve kardeşliği yok etmek olduğu vurgulanan açıklamada, bölge halkının inşa ettiği ve Suriye'de başarılı olan Demokratik Özerk Yönetim projesinin yıkılmak istendiği ifade edildi.
Kadınları hedef alan saldırılara dikkat çekildi
Türkiye’nin bölgeye yönelik sivilleri, komutanları ve yurtsever şahsiyetleri ve önde gelen kadınları hedef alan hava saldırılarına da dikkat çekilen açıklamada, "Bu saldırılarla kadınların iradesini kırmak istiyorlar. Kadınlar, dünyayı şaşırtan başarılara imza attılar, mücadele ve direniş dersi verdiler. Kadınlar toplumu yönetmeye ve hayatı özgürlüğe, barışa ve eşitliğe yönlendirmeye söz verdiler. Kadınlar terör örgütü DAİŞ'i yendi” ifadelerine yer verildi.
Birlik çağrısı
Türkiye’nin başta kadınlara karşı işlenen suçlar olmak üzere bölge halkına karşı işlediği suçlara karşı uluslararası sessizlik kınanırken, ayrıca uluslararası toplum sorumluluklarını yerine getirmeye, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırı ve suçlarını durdurmaya ve bölgenin hava sahasını kapatmaya çağrıldı.
Açıklamada, Suriye'deki insan hakları örgütlerine ve kadın örgütlerine, Türkiye’nin eylemlerine ve işgal altındaki topraklarda kadınlara yönelik ihlallerine karşı birlik olmaya ve Suriye'deki kadın örgütlerine mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu.