İSTANBUL - Suruç Katliamı’nın 86’ncı ayında yapılan eylemde, katliamı yapan DAİŞ’lilerin yargılanmadığı ancak aile, yarılı ve avukatların cezalandırıldığına işaret edildi. 

 

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Kobanê’ye geçmek üzere Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) öncülüğünde Urfa’nın Suruç ilçesinde bulunan Amara Kültür Merkezi’nde toplanan gençlere yönelik DAİŞ’in canlı bomba saldırısı sonucu 33 kişinin katledilmesine dair her ay düzenledikleri eylemin 86’ncı ayında da Kadıköy’de bulunan Halitağa Caddesi’nde bir araya geldi. 

 

Eylemde, “Kalplerimiz adalet için atsın” yazılı pankart yanı sıra katliamda yaşamını yitiren gençlerin fotoğraflarının yer aldığı dövizler de taşındı. Eylemde,  sık sık, “Suruç’un hesabı sorulacak”, “Suruç’u unutma, unutturma” ve “Suruç için adalet herkes için adalet” sloganları atıldı. 

 

Eyleme, yaşamını yitiren çok sayıda gencin aileleri ve katliamda yaralı kurtulanlar da katıldı. Eylemde söz alan Suruç yaralısı Ümmühan Özdemir, gençlerin yıkılmak istenen bir kenti yeniden inşa etmek üzere yolla çıktıklarını hatırlattı. 

 

Failler yargılanmadı

 

Yaşanan bombalı saldırıda 33 kişinin ölümsüzleştiğini belirten Ümmühan, iktidarın katliamı aydınlatmadığını da hatırlattı. Canlı bomba ile yapılan katliamın ardından hukuk katliamlarının da yaşandığına işaret eden Ümmühan, katliama dair açılan dosyaya gizlilik kararı verildiği ve bu nedenle yakalanması muhtemel olan birçok sanığın kaçmasına olanak tanındığına dikkat çekti. Katliamda katledilenlerin “terörist” ilan edildiğini ve yüzde 50 suçlu olarak sayıldıklarını anımsatan Ümmühan, yargılanan polislere ise para cezası verildiğini dile getirdi. 

 

İstihbarat elemanları tespit edilmedi

 

Yargılanan ve ceza alan polislerin işaret ettiği “istihbarat” elemanlarının tespit edilmediğini ve dosyada yargılanmalarının önünün açılmadığına dikkat çeken Ümmühan, “Katliamların kırmızı bültenle aranan İlhami Balı resmi kurumlarda tedavi edilmiş ve Ankara’da MİT görevlileri ile görüşmüştür. Adana da İŞİD adına akaryakıt sevkiyatı yapmak suçundan tutuklanan E.E isimli İŞİD üyesi mahkemede verdiği savunmada kendisine izin belgesi ve uzun namlulu silah verildiğini söylemişti. Bu iddia üzerine hiçbir soruşturma başlatılmamış izin belgesi ve silahın kim tarafından verildiği açığa çıkarılmamıştır” dedi. 

 

Aileler cezalandırıldı

 

DAİŞ üyelerinin Türkiye’de silahlı eğitim aldığını ve ellerini ile kollarını sallayarak rahatça dolaştıklarını dile getiren Ümmühan, bu nedenle başka saldırıların da yaşandığına işaret etti. Öte yandan katliamda yaşamını yitirenlerin ailelerinin de cezalandırıldığını belirten Ümmühan, yaşamını yitiren Evrim Deniz Erol’un annesi Besra Erol’un annesi Besra Erol’a dikkat çekti. 

 

Avukatlar yargılanıyor

 

Öte yandan Suruç İçin Adalet Platformu avukatlarından Sezin Uçar’ın da mesleğini yapmasının önüne engel konulduğunu, buna hakkında süren davaların gerekçe gösterildiğini dile getiren Ümmühan, Sezin’in yargılandığı suçlamalarla aynı suçlama nedeniyle yargılananların avukatlığının yapılmasının önüne geçildiğini ifade etti. 

 

Mücadele sürecek

 

DAİŞ üyelerine ayrıcalıklar tanındığını ancak aile, yaralı ve onlarca dayanışanların birçok hukuksuz uygulamaya uğradığını dile getiren Ümmühan, bunun bir çembere dönüştüğünü ve kaldırılması gerektiğinin altını çizdi. Ümmühan, yapılan tüm hukuksuzlara rağmen adalet mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini belirtti. 

 

Ardından 10 dakikalık oturma eylemi düzenledi. Eylem sloganlarla son buldu.