İSTANBUL - Cezaevinde 22 yıldır tecrit koşullarında tutulan ağır hasta tutsak Fatma Tokmak, hasta tutsakların kullanmasına izin verilen yük asansörünün idare tarafından kapatılması nedeniyle revir ve hastaneye gidemiyor, görüşlere çıkamıyor.

 

1996 yılında Kocaeli’de gözaltına alındıktan sonra 20 gün boyunca 2 buçuk yaşındaki oğlu Azad ile işkenceye maruz bırakılan Fatma Tokmak, 22 yıldır cezaevinde tutuluyor. Ağır kalp hastası olan, kalbine kan pompalanmaması nedeniyle haftada bir kanının değişmesi gereken, şeker hastası ve nefes darlığı çeken Fatma, yıllardır ağır hastalıklarına rağmen cezaevinde tecrit koşullarında tutuluyor ve birçok hak ihlaline maruz kalıyor.

 

İdare asansörü kapattı!

 

Fatma son olarak da hastalıkları nedeniyle yürümekte zorlandığı için kullandığı asansörün idare tarafından kapatılması ile karşı karşıya kaldı. Fatma, hastalıkları nedeniyle yürümekte zorlandığı için birçok hasta tutsakla birlikte daha önce cezaevinde yük asansörü olarak kullanılan asansörü kullanıyordu. Fatma’nın hastane, revir ve görüşlere gidiş dönüşlerinde asansöre binmesine izin verilirken, yaklaşık 5 ay önce yük asansörünün cezaevi idaresi tarafından kapatıldığı öğrenildi.

 

Merdiven çıkamıyor

 

Asansörün kapatılması nedeniyle Fatma ve diğer hasta tutsaklar, cezaevindeki bir katı bile çıkamayacak durumda oldukları için sorun yaşıyor. Fatma’yı görmeye giden avukatları, merdivenleri güçlükle çıktığını ve asansörü kullanamamasının Fatma’yı çok zorladığını aktardı. Merdivenleri dinlene dinlene çıkmak zorunda kalan Fatma’yı uzun süre görüşe gelebilmesi için beklediklerini söyleyen avukatlar, 2 buçuk kat çıkması gerektiği için revire dahi çıkamadığını paylaştı.

 

Adalet Bakanlığı’ndan ses yok!

 

Kalbine kan pompalanmaması nedeniyle haftada bir kanının değişmesi gerektiği için hastaneye gidiş gelişleri süren Fatma, konuya ilişkin Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulunsa da herhangi bir dönüş alamadı. Fatma’nın avukatları cezaevi idaresiyle görüştüğünde ise asansörü yalnızca yük için kullanabilecekleri, Adalet Bakanlığı’na onarılması için başvuruda bulundukları, ancak henüz bir dönüş alamadıkları ve bu süreç boyunca da “tehlike” arz ettiği gerekçesiyle asansörü kullandırtamayacakları yanıtını aldıklarını belirtti.

 

Fatma’nın avukatları, Adalet Bakanlığı’ndan konuya dair bir yanıt beklerken, bu konuda hukuki girişimlerine devam edecek.

 

Tüm başvuruları reddedildi

 

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Fatma’nın avukatları İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Jiyan Kaya ve Jiyan Tosun’un, infazının ertelenmesi yönünde yaptıkları çok sayıda başvuru ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın (TİHV) da raporları mevcut. Tüm bunlara rağmen tahliye edilmeyen Fatma’nın avukatları, 2020 yılında salgından ötürü Adli Tıp Kurumu’na (ATK) başvurarak infazının ertelenmesini ve tahliyesini talep etti. Ancak Fatma, hem cezaevindeki acil butonlarının kapatılması hem de hastane dönüşünde “hücre” olarak tanımladığı 14 gün karantina dayatması ve orada da hastalıklarından ötürü yalnız kalmak istemediği için ATK’ye gidemedi.

 

Haber verilmeden ATK’ye götürüldü!

 

2 yılın ardından ise geçtiğimiz Mayıs ayında kendisine ATK’ye götürüleceği söylenmeyen Fatma, hastaneye götürüldüğünü düşünerek avukatlarına haber verdi. Avukatları ise 2020 yılında salgından ötürü tahliyesini talep ederek yaptıkları başvuru nedeniyle Fatma’nın ATK’ye götürüldüğünü öğrendi. 20 ve 30 Mayıs’ta iki defa ATK’ye götürülerek sağlık muayeneleri yapılan Fatma’nın raporu 13 Haziran’da çıktı. Yaşamını yitirmek üzere olan birçok hasta tutsağa dahi “Cezaevinde kalabilir” raporları veren ATK, sayısız hastalıkları nedeniyle vücudunda morluklar, şişlikler oluşan ve yürümekte dahi zorluk çeken Fatma’ya da “Cezaevinde tek başına yaşamını idame edebileceği” yönünde rapor verdi. Fatma, 12 Ocak tarihinde de götürüldüğü hastanede jandarmalar tarafından zorla yatağa kelepçelenmeye çalışılarak işkence görmüştü.