12 Eylül cezaevlerinde sürüyor: Tutsakların sesi olalım
- 09:01 13 Eylül 2022
- Güncel
Sema Çağlak
ŞIRNAK - Tutsakların cezaevlerinde 12 Eylül dönemini aratmayan birçok hak ihlali ile karşı karşıya kaldığını belirten tutsak yakınları, tüm toplumu tutsakların sesini duyurmaya çağırdı.
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine her gün bir yenisi ekleniyor. Özellikle siyasi tutsaklara dönük geliştirilen keyfi muamelelerin başında infaz yakma ve hasta tutsakların tedavi edilmemesi geliyor. Tutsak yakınlarının tüm girişim ve çabalarına rağmen bu konuda bir adım atılmıyor. Son zamanlarda cezaevlerindeki şüpheli ölümlerin artışı da tutsak ailelerini kaygılandırıyor. Tutsak yakınları gerçekleştirdikleri eylemlerle hak ihlallerini protesto ederken, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.
‘Bütün haklarından muaf tutuluyorlar’
İki kere müebbet hapis cezası verilen ve 2016’dan beri Van Cezaevi’nde tutsak bulunan Nurullah Acet’in annesi Gülsüm Acet, oğlunun yıllardır tekli hücrede tutulduğunu söyledi. Tutsakların keyfi muamelelerin yanı sıra tecrit uygulamalarına maruz kaldığını sözlerine ekleyen Gülsüm, “Bütün haklarından yoksunlar. Maddi imkânlarımız elvermediği için görüşüne gidemiyoruz. En son geçen yıl görebildim. Çocuklarımız onların elinde ve onlara istedikleri gibi davranıyorlar. Bu yüzden çocuklarımız işkence ile yüz yüze kalıyor” dedi. Şüpheli ölümlerin “intihar” denilerek üstünün kapatıldığını söyleyen Gülsüm, “ İntihar etti diyorlar’ ama biz onların kendilerini öldürdüğüne inanmıyoruz” şeklinde konuştu.
‘12 Eylül politikaları uygulanıyor’
Tutsaklara dönük geliştirilen uygulamaların 12 Eylül dönemini aratmadığını kaydeden Gülsüm, sözlerine şöyle devam etti: “Tutsaklara işkence edilmesini istemiyoruz. 12 Eylül süreci çok zor bir süreçti. Aynı uygulamaları tekrar hayata geçirdiler. Taciz, tecavüz ve hırsızlık suçlarına karışanlar serbest bırakılırken siyasi tutsaklar bırakılmıyorlar. Çocuklarımız suçsuz yere yıllardır cezaevlerinde tutuluyor. Onlar sadece hakları için mücadele verdiler. Bütün siyasi tutsakların serbest bırakılması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz. İçerdeki tutsaklarımız için mücadele etmeliyiz. Onların sesi olmalıyız. Sessizlik çare değildir. Kürtleri zindanlara atsalar da öldürseler de bitmez” ifadelerini kullandı.
‘Tutsakların sesi olalım’
Elazığ F Tipi Cezaevi’nde 2016’dan beri tutsak olan Ali Gerden’e ise 61 yıl hapis cezası verildi. Ali’nin annesi Fatma Gerden, oğlunun aynı zamanda hasta tutsak olduğunu belirterek, “Maddi imkanlarımızdan dolayı görüşe gidemiyoruz. Hem hastayım hem de imkânlarım elvermiyor. Oğlum defalarca başka cezaevlerine sürgün edildi. Şimdi Elazığ Cezaevi’nde. Bize yakın bir yere getirilmesi için çok dilekçe verdik ama hepsi sonuçsuz kaldı. Koğuşlarına baskınlar yapıyorlar. Gardiyanların tehditlerine maruz kalıyorlar. Çocuklarımızın ömrü zindanlarda geçiyor. Oğlum tutuklandığında daha çocuktu. 61 yıl ceza verdiler. Sadece aileler değil, bütün toplum bu konuda ses çıkarmalı, tutsaklara sahip çıkmalı” çağrısı yaptı.