DİYARBAKIR - Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önünde 78’ler Girişimi öncülüğünde yapılan 12 Eylül protestosunda “Savaşın kısa sürede büyümesinin ana kaynaklarından biri abartısız işkence kampına dönüştürülen Diyarbakır 5 No'lu Askeri Cezaevi oldu” denildi. 

 

Diyarbakır 78’ler Girişimi öncülüğünde 12 Eylül Askeri Darbenin yıldönümü nedeniyle Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) kentte bulunan Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ve çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada "12 Eylül darbesinin 42'nci yılında bütün sivil ve askeri darbeleri kınıyoruz" pankartı açıldı. Açıklamanın Kürtçesi Kemal Baran tarafından okunurken, Türkçesini  Hüseyin Barış okudu.

 

'12 Eylül rejimi katlanarak sürüyor'

 

12 Eylül Darbesi'nin üzerinden 42 yıl geçtiğini ancak 12 Eylül rejiminin, temel unsurları ile katlanarak sürdüğüne dikkat çeken Hüseyin, "Darbecilerin yaptığı 12 Eylül Darbe Anayasası ile siyasi partiler, seçim barajı, YÖK, RTÜK, sendikalar yasalarının yanı sıra, 12 Eylül devletinin hukuki temellerini oluşturan 1980-83 döneminde yapılan 600 yasa ve binlerce yönetmelik 42 yıldır sürüyor. Darbecilerin vermek istediği resmi ideolojiyi ve tek boyutlu kimliği kabul etmeyen, kendi toplumsal ve kültürel kimliklerini savunan farklı kesimlerle ama özellikle Kürt yurtseverler ile barış içinde birlikte yaşamak mümkün değildi” dedi.

 

‘Şiddet kayda geçmedi’

 

Hüseyin ardından cezaevlerinde uygulanan şiddet ve baskıların kayda geçmediğini söyleyerek şu ifadelere yer verdi: “Darbecilerin istisnasız muhalif ya da farklı her kesime karşı uyguladığı ölçüsüz şiddetin yanıtı 1984'den sonra patlak veren Kürtlere yönelik savaş oldu. Bu savaşın kısa sürede büyümesinin ana kaynaklarından biri abartısız işkence kampına dönüştürülen Diyarbakır 5 No'lu Askeri Cezaevi oldu. Mamak, Metris, ve Türkiye'nin her yanına yayılan sayısız askeri cezaevinde inanılmaz bir şiddet uygulandı, bunlar kayda bile geçmedi.”

 

‘Kürtçe konuşmak yasaktı’

 

Ardından konuşan HDP Milletvekili İmam Taşçıer, "Kenan Evren ve arkadaşları o dönemde büyük bir darbe gerçekleştirdi. Diktatörlük ve faşistlik hiçbir zaman çözüm olmamıştır. O dönem zindanlarda çok sayıda kişi idam edildi ve 30 kişi işkence ile katledildi. Esat Oktay Yıldıran Kürt tarihini ve cezaevindeki tutsakları zulüm ve baskı altında bıraktı. Arkamızdaki cezaevinde ise zamanında Kürtçe konuşmak yasaktı, bugün ise Mecliste Kürtçe konuşmak yasaktır. AKP hükümeti yeni bir zindan inşa ettiği zaman tüm sosyal medya mecralarında paylaşıyor. Bunu iyi bilin Kürtlerin soyu zindanlarla son bulmayacak" şeklinde konuştu.