İZMİR-DENİZLİ - Adalet Nöbeti’nin 108’inci gününde cezaevlerindeki açlık grevine karşı duyarlılık çağrısında bulunan tutsak yakınları, keyfi tutumların ve baskının son bulmasını talep etti. 

 

Hasta ve infazı yakılan tutsakların serbest bırakılması ve cezaevlerindeki tecride son verilmesi talebiyle tutsak yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti 108’inci gününde İzmir Barosu önünde devam etti. Tutsak yakınları nöbete “Gırtiyên nexweş re azadî” ve “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın” yazılı önlükleriyle katıldı. Tutsak yakınlarının eylemine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Karabağlar ilçe örgütü destek verdi. 

  

‘Tutsakların talebi karşılansın’

 

Burada konuşan Karabağlar İlçe Eşbaşkanı İsmail Başçı, uzun süredir Adalet Nöbeti tutan ailelere destek ziyaretinde bulunduklarını belirtti. Ailelerin yaşanan zulme karşı eylemlerinden vazgeçmediklerini vurgulayan İsmail “Cezaevlerinde tutuklular üzerinde ciddi baskılar ve tecrit politikaları var. Tutukluların iletişim hakları kısıtlanıyor, tedavi hakları engelleniyor ve cezaevi idareleri tarafından keyfi uygulamalar hayata geçiriliyor. Cezaevlerindeki baskılara karşı Kırıklar Cezaevi’nde 3 hasta tutuklu Zeki Bayhan, Ramazan Çelik ve Yücel Kızmaz açlık grevine girmiş. Açlık grevine giren tutukluların üzerindeki baskılar son bulsun, talepleri bir an önce karşılansın. Tutuklular yaşanan haksızlıkları kabul etmediği için açlık grevine başladı. Bu yaşananları biz de kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu

 

Denizli

 

Denizli T Tipi Cezaevi'nde bulunan 24 yaşındaki ağır hasta tutsak Ekim Polat’ın tedavi hakkı talebiyle başlattığı açlık grevi 37’ncı gününde. Oğlunun sağlık hakkı ve taleplerinin karşılanması talebiyle annesi Songül İlker’in Denizli T Tipi Cezaevi önünde başlattığı oturma eylemi ise 29’inci gününde devam etti.

 

Hastaneye kaldırıldı

 

Bugün açık görüşte oğlunu gördüğünü belirten Songül, Ekim’in dün sedyeye kelepçelenerek hastaneye kaldırıldığını aktardı. Songül yaşananları şu şekilde anlattı: “Dün Ekim’in, kaldığı hücrede kalbi sıkışıyor. Zile basıyor ve revire kaldırılıyor. Revirde damar yolu açılıyor, oradan da Denizli Devlet Hastanesi’ne kaldırılıyor. Orada ne işlem yapılıyor bilmiyorum. Hem elleri kelepçeleniyor hem de sedyeye kelepçelenerek hastaneye kaldırılıyor. Hem açlık grevinde hem kalp hastası olan bir hastaya bu kadar işkence ve baskı yapılamaz. Ekim’i kaybedebilirdik. Oğlum hakkında bilgi verilmiyor. Oğlumun başına geleceklerden cezaevi müdürü ve Adalet Bakanlığı sorumludur.”

 

‘Cezaevine geri götürülmüş’

 

Hastanede yapılan tetkiklerin ardından cerrahi bölümüne sevk edilme talebinin Endokrinoloji bölümüne götürülmediği nedeniyle reddedildiğini söyleyen Songül, oğlunun koğuşuna geri götürüldüğünü ve açlık grevine devam ettiğini söyledi.