‘Semra'yı tutuklayanların ellerinde kelepçe göreceğimiz günler uzak değil’

  • 09:06 4 Eylül 2022
  • Güncel
 
DİYARBAKIR - HDP’li Semra Güzel’in gözaltında şiddete maruz kalması ve tutuklanmasına tepki gösteren HDP'li vekiller, ne Kürtlerin ne de vekillerinin boyun eğmeyeceği mesajını vererek, “Bugün Semra Güzel’in eline kelepçe takanların yarın ellerinde kelepçe göreceğimiz günler uzak değildir” dedi. 
 
Hedef gösterilerek dokunulmazlığı kaldırılan ve jet hızıyla hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, İstanbul’da gözaltına alındı aynı gün içinde çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderildi. Semra’nın adliyeye sevk edilmeden önce sağlık kontrolü için götürüldüğü hastanede iki polis tarafından zorla başının eğdirilmesi, saçından çekilmesi ve ters kelepçelenmesi Kürt halkı ve kamuoyu tarafından tepkilerle karşılandı. 
 
Semra’ya yapılan kötü muameleye HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü ve Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit tepki gösterdi. 
 
‘Semra Güzel’in durumunda Kürtlerin gerçekliği var’
 
Türkiye’de var olan sistemin hem kadın hem de Kürt düşmanı olduğunu belirten Ayşe Sürücü, “İki gün önce Diyarbakır milletvekilimiz Semra Güzel İstanbul’da çok çirkin bir şekilde gözaltına alındı. Gözaltına alındığında saçlarından tutup başını eğdirmeye çalışıyorlar. Burada aslında Kürt halkına ve Kürt kadınlarına baş eğdirme mesajı verilmek isteniyor. Sanki Semra Güzel gidip birini öldürmüş, ya da büyük bir suç işlemiş. Bu ülkede yıllardır devam eden bir savaş var. Türk devleti bunu ne kadar inkâr etse de bu gözler önündedir. Semra bir doktordu ve doktor olduğu dönemde, çözüm süreci dediğimiz süreçte bir yakınını görmeye gitmiş ve fotoğraf çektirmiş. Kalkıp bunu suç olarak gösterdiler. Semra Güzel’in durumunda aslında Kürtlerin gerçekliği var” dedi.
 
‘Sahte kimlikle ya da sınırda yakalanmadı’
 
Semra Güzel ile ilgili ortaya çıkan fotoğraflardan ötürü anında dokunulmazlığının kaldırıldığına dikkat çeken Ayşe, “İçişleri Bakanı, sosyal medya hesabından nasıl gözaltına alındığını paylaşmış ‘suçüstü yakalandı’ diye. Fakat Semra Güzel sınırda yakalanmadı. Sahte kimlik ile yakalanmadı. İstanbul’da oturduğu bir yerde gözaltına alındı. Havuz medyası sanki Semra Güzel bir suç işlemiş gibi lanse ediyor. Unuttukları bir şey var Semra Güzel hala Diyarbakır halkının iradesidir. Kadınların ve hepimizin iradesidir. Bizi temsil ediyor. Ona olan yaklaşım bize olan yaklaşımdır ve bu yaklaşımı kınıyoruz. HDP olarak Kürt ve kadınlar olarak bunun karşısında olacağız” sözlerine yer verdi.
 
‘Her gün fotoğrafı çıkan bakan utanmayıp suçluyor’
 
Kürt halkının yıllardır faşist sisteme karşı mücadele verdiğini kaydeden Ayşe, ne Kürt kadınlarının ne de Kürt toplumunun asla baş eğmeyeceğini söyledi. Ayşe, Semra Güzel’in de baş eğmediğine vurgu yaparak, “Ne dün ne de bugün baş eğmedik ve eğmeyeceğiz. Buradan bir kere daha diyoruz ki, Semra Güzel yalnız değil. Sonuna kadar yanında yer alacağız ve destek vereceğiz. Kadın katillerini ve uyuşturucu çetelerini yakalayın. Uyuşturucu baronlarının, kadın katillerinin İçişleri Bakanlığı’yla her gün fotoğrafları çıkıyor fakat bundan da utanmayıp hala Semra Güzel’i suçluyorlar” şeklinde konuştu.
 
‘İçişleri Bakanı’nın acziyeti’
 
HDP’li Gülistan Kılıç Koçyiğit ise Semra Güzel’e dönük havuz medyanın servis ettiği haberler ve görüntülerin hiçbirinin kabul edilecek bir yanı olmadığını söyledi.  Uzun bir süredir Semra üzerinden bir linç kampanyası sürdürüldüğüne dikkat çeken Gülistan, “Dün de bu linç kampanyasına yenisi eklendi. AKP suç örgütüne dönüşmüş bir yapı.  Her gün sosyal medyadan, eski ortakları olan liderlerinden, belgeli kendilerine yönelik ispatlar olmasına rağmen savcılar harekete geçmiyor. Ama milletvekilimiz Semra Güzel’in milletvekili olmadan önce çıkmış fotoğrafları nedeniyle büyük bir ‘suç’ işlemiş ve ‘suçluymuş’ gibi lanse edilmesini kabul etmiyoruz. İçişleri Bakanı’nın sosyal medyada MİT’in çok illegal bir şey yapıyormuş gibi görüntü vermesi kendi aciziyetlerini dışa vurumudur” dedi. 
 
‘Kürt halkının iradesine dönük tahammülsüzlük’
 
Semra Güzel’in hastaneye götürülme sırasında kötü muameleye maruz kalmasına tepki gösteren Gülistan, bu görüntünün DEP’li vekil Orhan Doğan’ın ve diğer Kürt siyasetçilerin gözaltına alınmasından bu yana Kürt siyasal hareketine yönelik devletin bakışının değişmediğini bir kez daha gösterdiğini kaydetti. Gülistan, “Mart ayından beri başlayan linç kampanyası ile beraber aslında AKP- MHP’nin Kürt halkına, Kürt halkının seçilmişlerine ne kadar tahammülsüz olduğunu, düşman olarak gördüğünü açık net bir şekilde bize gösteriyor. Semra vekilimiz hali hazırda hâlâ bir milletvekilidir. Sadece iki dosyadan dokunulmazlığı kaldırıldı. Bu iki dosyadan yargılamanın önü açılmış ki bu yargılamanın sonucunda berat edebilir. Milletvekillimizin masumiyet karinesi baştan beri ihlal edildi. Suç örgütlerini makamında ağırlayanlar, resim çektirenler, uyuşturucu çete örgütü liderleriyle boy boy resim çektirenlerin milletvekilimizi bu şekilde linç etmeleri ve kamuoyunun önüne atmaları kabul edilecek bir durum değildir” diye belirtti.
 
‘Yarın ellerinde kelepçe göreceğimiz günler uzak değil’
 
Semra Güzel’in Diyarbakır’ın ve kadınların iradesi olduğuna dikkat çeken Gülistan son olarak şunları ekledi: “Ne Semra Güzel vekilimizin başını, ne bizlerin başını ne de Kürt halkının başını asla eğemeyecekler. 1994’lerde Orhan Doğan’ların başını eğmeye çalışıp onları cezaevine gönderenler  tarihin çöp sepetinde ve esamesi okunuyor. Ama hala bu çizgi varlığını koruyor, kitleselleşerek büyüyorsa bundan sonra daha da mücadelesini büyüterek bu yolda devam edecektir. Bugün Semra Güzel’in eline kelepçe takanların yarın ellerinde kelepçe göreceğimiz günler uzak değil. Bugünün kolluğuna, gücüne, iktidarına yaslanarak suç işleyenlerin her biri yargının önünde hesabını verecektir. Bu yaklaşıma Kürt halkı, Türkiye halkları, HDP’nin dostları ve kadınlar gereken cevabı verecektir. Bugünün muktedirlerinin yarının sanıkları olarak mahkeme salonlarında olacaklar ve bizlerde müşteki olarak o salonlarda oturacağız.”