Rosa Kadın Derneği: Kadın katliamlarında artışın nedeni savaş

  • 17:51 1 Eylül 2022
  • Güncel
 
DİYARBAKIR –1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla açıklama yapan Rosa Kadın Derneği, kadın katliamlarında yaşanan artışın temel nedeninin savaş, kriz ve şiddet ortamından kaynaklandığına dikkat çekti. 
 
Rosa Kadın Derneği 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Kadınların barış mücadelesinin, militarizm, dincilik, milliyetçilik ve cinsiyetçiliğe karşı gelişmiş bir feminist duruş olduğu vurgulanan açıklamada, “Onurlu barış mücadelesi, erkek-aktif-savaşçı, kadın-pasif-barışçıl kabulüyle şekillenen ve mücadelenin değil mağduriyetin öncelendiği egemen anlayışı alaşağı eden bir eylem ve politik bir tercihtir. Kadınlar barışın toplumsallaşmasının en etkili dinamiğidir. Kadınların savaş süreçlerinde yaşadıkları zorluklar, bu zorluklar karşısında mücadele ederken edinmiş oldukları tecrübe ve bilinçle hakikatin açığa çıkması, adaletin sağlanması ve uzlaşma kültürünün oluşması gelişmesi için en etkili eylemlerin örgütlenmesinde misyon sahibi olarak, barış süreçlerinde belirleyici olabilmeli bunun için örgütlenerek mücadeleyi sürdürmelidirler” denildi.
 
‘Cinsiyet mekanizmaları kaynağını cinsiyet rejiminden alır’
 
Kadın bakış açısının güçsüz, örgütlülüğün zayıf olması, kadınların barış mücadelesine katılımı ve sonuç alıcılığı etkilediğine dikkat çekilen açıklamada, “Şiddetin hakim olmasıyla, toplumsal ve ekonomik yaşamda ve yine siyaset alanında zor da olsa bir şekilde var olmaya çalışan kadınlar, eğer örgütlülüklerini sağlayamamış iseler savaş kararının verilmesinde olduğu gibi barış mücadelesi içerisinde de tıpkı silahsız, otoritesiz ve sermayesiz diğer toplumsal gruplar gibi belirleyici olamamaktadır. Yaşamın tüm alanlarında kendini gösteren egemenlik ilişkileri açığa çıkan toplumsal iktidar biçimleri ve şiddet mekanizmaları kaynağını cinsiyet rejiminden alır. Genel anlamda şiddetin bir sorun çözme yöntemi olarak meşru görülmesi ve kabul edilmesi bu yöntemi özel alanlarımıza taşır. Kadına yönelik şiddet oranlarında görülen artışın temel nedeni de budur” ifadeleri kullanıldı.
 
‘Mücadelesini ortaya koyacaklardır’
 
Açıklamada son olarak şunlara yer verildi: “Savaşların son bulması ‘eşit olmak-eşit paylaşmak’ düşüncesinin yaygınlaşması ve kurumsallaşması ile mümkündür. Tüm eşitsizliklerin kaynağında kadın-erkek eşitsizliğin yer aldığı düşüncesiyle, en yaygın ve en eski ayrımcılık olan cinsiyetçiliğin ve bunu açığa çıkaran erkek egemen sistemin son bulması bu noktada hayati bir öneme sahiptir. Mücadele arzusu ve kararlığında olan kadınlar örgütlenerek en etkili barış mücadelesini ortaya koyacaklardır.”