Adalet Nöbeti’nden cenazeye yönelik uygulamaya tepki
- 15:02 30 Ağustos 2022
- Güncel
İZMİR - Adalet Nöbeti’nde, Sur’da çatışmaları süreçte yaşamını yitiren Hakan Arslan’ın cenazesinin 7 yıl sonra ailesine torba içinde teslim edilmesine “Yaşananlar insanlık ayıbıdır” sözleriyle tepki gösterildi.
Hasta ve infazı yakılan tutsakların tahliye edilmesi ve cezaevlerindeki ihlallere son verilmesi talebiyle tutsak yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti 105’inci gününde Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İl binasında devam etti. Tutsak yakınları, “Gırtiyên nexweş re azadî”, “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın” yazılı önlükler ile nöbete katılırken sık sık “Bijî berxwedana zindanan” sloganları attı. Tutsak yakınlarına Halkların Demokratik Partisi (HDP) İlçe Örgütleri de destek verdi.
'İnsanlık ayıbı yaşanıyor'
Burada söz alan Aliağa İlçe Eşbaşkanı Gül Ekici, cezaevlerinden her gün tabutların çıktığını belirterek, “İki gün önce Diyarbakır Adliye Sarayında bir babaya çocuğunun cenazesi torba içinde verildi. Bu yaşananlar insanlık ayıbıdır. Bütün sivil toplum kuruluşlarını, demokratik kitle örgütlerini ve vicdan sahibiyim diyen herkesi nöbetimize çağırıyoruz. Başta Aysel Tuğluk olmak üzere bütün hasta tutukluların serbest bırakılması ve tedavilerinin sağlanması çağrısında bulunuyoruz” dedi.
‘Sesimizi duysunlar'
Bandırma T Tipi Cezaevi’nde tutsak bulunan Medet Sever'in annesi Hanım Sever de cezaevlerinde yaşanan işkence ve tecrit uygulamalarına karşı herkesin ayağa kalkması gerektiğini belirtti. “Artık insanlar ölmesin. Yaşanan bu savaş son bulsun” çağrısında bulunan Hanım, “110 güne yakındır baro, adliye ve cezaevi önünde nöbet tutuyoruz. Bu sesi kimse duymuyor. Biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Biz bütün halklar için bu mücadeleyi veriyoruz. Çocuklarımız ölüyor, cenazeleri vermiyorlar. Bir kutuya koyup ailesine teslim ediyorlar. Biz anneler olarak bu yaşananları kabul etmiyoruz. Artık yeter!” ifadelerini kullandı.
‘Korkmanın zamanı değil adalet istiyoruz’
Türkiye’nin her yerinde sorunların, açlık ve krizin yaşandığını söyleyen Hanım, “Korkmanın zamanı değil, biz adalet istiyoruz. Burada zulüm ve işkence görüyoruz. Her gün gözaltı oluyor kimse barış diyemiyor. Barış diyenler terörist ilan ediliyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Cumhurbaşkanı ve Adalet Bakanına sesleniyorum: Ellerinizi vicdanınıza koyun artık gözyaşları akmasın” diye konuştu.