Serpil Kemalbay: Kadınlar siyasetteki yerini merkezileşen sisteme bırakmayacak

  • 09:04 25 Kasım 2018
  • Siyaset
İZMİR - Eşbaşkanlık ve eş sözcülük sistemiyle kadınların siyasette varlıklarının güçlendiğini ancak merkezileşen sistemin buna bir saldırı anlamına geldiğini belirten HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, "Kadınların siyasetteki rollerine bir saldırı olduğunun farkındayız ve militer sisteme bırakmamaya kararlıyız" dedi. 
 
Kadınların siyasetteki konumunu değerlendiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekilli Serpil Kemalbay, eşbaşkanlık ve eş sözcülük sistemlerinin ilk defa deneyimlendiği Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK), kadınların siyasi aktörler olarak varlıklarının güçlenmesinde önemli katkılarının olduğunu söyledi. Yerel seçimlerin sadece “seçim” olarak değerlendirilmemesi gerektiğini kaydeden Serpil, kadınların yerellerde daha fazla örgütlenmesi gerektiğini dile getirdi. 
 
Eşbaşkanlık ve eş sözcülük sistemlerinin 90'lardan gelen kadın mücadelesinin ürünü olduğunu belirten Serpil, hem kadın mücadelesinin hem sosyalist mücadelelerin hem de Kürt özgürlük mücadelesinin birbirinden etkilendiğini vurguladı. Ekoloji, emek, kimlik ve cins mücadelelerinin bir arada ele alınması gerektiğini söyleyen Serpil, eşbaşkanlık ve eş sözcülük sisteminin kadınların siyasi alanda eşit temsilinde ve özellikle yerellerde görünür kılınmasında önemli adımlar sağladığını belirtti. 
 
'Kardeş olmak eşit olmak demek değil'
 
Kadın kimliğinin yanı sıra etnik kimlik ve sınıf kimliğinin de feminist mücadeleler içinde tartışılabilir hale geldiğini ifade eden Serpil, “kız kardeşlik hukukunu” eşitlik çerçevesinden değerlendirdi. Serpil, "Nasıl ki Kürt halkı kardeş olmak eşit olmak anlamına gelmiyor diyorsa benzer durum kadınlar için de geçerli. ABD'de siyah kadınlar diğer feminist mücadele edenlere böyle seslendi; 'biz kardeş değiliz,  siyah kadınların hayatında bir şey değişmediği sürece bu feminist söylem bizi kapsamıyor ve eşitlik talep ediyoruz.' Özellikle etnik kimlikten kaynaklı olarak diğer kimlikler de kendini ortaya koymaya başladılar ve daha eşitlikçi feminist anlayışlar ortaya çıkmaya başladı" diye konuştu. 
 
'Merkezi yönetim yereldeki kadın mücadelesini olumsuz etkiler'
 
HDP ve HDK'nin kadın temsili açısından eşsiz bir örnek olarak başka partileri de etkilediğini belirten Serpil, "Her şeye rağmen HDP ayaktaysa kadın mücadelesindeki sıçramasından kaynaklıdır. HDP’nin eşbaşkanlarına daha fazla saldırı oldu. Bu da kadınların aktör olmasındandır. 7 Haziran'dan bu yana HDP'yi tasfiye etmeye ant içmiş bir sistem söz konusu. Eşbaşkanlıkla birlikte HDP'nin adaylarının seçileceğini bildiği için gerekirse yine kayyım atanacağını belirtmişti. İdari olarak daha merkezileşmiş bütçesine kadar Ankara'dan belirleyecekleri bir yönetim istiyorlar. Zaten hali hazırda olan sistem antidemokratik ve merkeziyetçiydi. Bu kadınların siyasete katılımını ve özgün siyaset üretmelerinde özellikle katılımcı bütçe açısından inisiyatif almalarının önünü tıkayıcı bir tablo olabilir" ifadelerini kullandı. 
 
'Kadınlar siyasetteki rollerini militer sisteme bırakmayacak'
 
Tekçi, militarist ve cinsiyetçi bir sistemin seçimlerle kendisini meşrulaştırmaya çalıştığını kaydeden Serpil, şöyle dedi: "Yerel seçimler sadece seçim değildir. Kadınlar olarak faşizmi geriletmek için cevap vermeliyiz. İkinci olarak idari bir merkeziyetçilik var. Bu bizi daha çok örgütlenmeye, daha çok temas etmeye, daha çok yerellerde, meclislerde hareket etmeye ve örgütlülüğümüzle meseleleri aşmaya doğru götürecek. Kendi alternatif alanları örgütlemeye zorunlu kılacak. Kadınların siyasetteki rollerine bir saldırı olduğunun farkındayız ve militer sisteme bırakmamaya kararlıyız."