Patriyarkaya karşı kadın ittifakı: Tekil değil ortak mücadele

  • 09:07 10 Kasım 2018
  • Siyaset
ADANA - Patriyarkal kapitalizm örgütlü bir direnişle karşılaşmazsa kadın hareketinin tüm tarihsel kazanımlarını gasp edeceğini belirten SYKP Kadın Meclisi’nden Seda Yüce, “Kadın hareketi açısından da en geniş cephenin yaratılabilmesi gibi acil ve önemli bir görevle karşı karşıyayız” dedi. 
 
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’nin (SYKP) 13-14 Ekim tarihlerinde gerçekleşen 3. Olağan Kongresi’nde “Faşizme karşı ortak mücadele ve kadın ittifakı” çağrısı ön plana çıkmıştı. SYKP Kadın Meclisi’nden Seda Yüce, kadın ittifakının önemine vurgu yaparak, önümüzdeki dönemde yapılması gerekenlere dikkat çekti. 
 
‘Tekil değil ortak mücadele’
 
SYKP olarak mücadele birlikteliklerini önemsediklerini vurgulayan Seda, bu mücadele ortaklığının başat yürütücüsü olmayı amaçladıklarını dile getirdi. Faşizme doğru hızla gidişatı durdurabilmek ve meşru siyaset hakkını savunmak için bedel ödemekten kaçınmayacaklarının altını çizen Seda, “Tüm muhalefet açısından derinleşen krizi gören bir yerden ve faşizme, gidişata ‘dur’ diyebilmek için tekil mücadelenin yeterli olamayacağı bir dönemden geçtiğimizi belirtmek gerekir. SYKP önümüzdeki dönemde yerel seçimler de dahil olmak üzere AKP devletini geriletmek adına tüm toplumsal ve sınıfsal yapılarla açık ittifaklar kurma konusunda kendisini başat görevli sayar” dedi.
 
‘Patriyarkal zorbalık kadın düşmanlığını besliyor’
 
Dünya ölçeğinde kapitalizmin kriz ile karşı karşıya olunduğunun altını çizen Seda, bir yandan Migros, Havaalanı, Flormar gibi işçi direnişleri artarken bir yandan da ücretli kölelik, işsizlik ve yoksullaşmanın derinleştiğini vurguladı. Böylesi ekonomik ve siyasi krizde kadın emeğinin daha da görülmez olduğuna ve güvencesiz, esnek çalışma ile işsizliğin ilk mağdurlarının kadınlar olduğuna dikkat çeken Seda, “İktidar feminist hareketin mücadele ettiği alanlardan biri olan ev ve hizmet bakımı işlerini kadınların omuzlarına atıyor ve kadını eve kapatmak için elinden ne geliyorsa uyguluyor. Yine iktidar tarafından eğitim ve sosyal politikalar aile ve Diyanet ekseninde şekillendiriyor. Aynı zamanda eğitimde cinsiyetçi ve sınıfsal anlamda daha da ayrıştırıcı uygulamalar getiriliyor. Muhafazakârlığın, gericiliğin, patriyarkal zorbalığın kadın düşmanlığını nasıl beslediğini görüyoruz. Bunların hepsini AKP ‘in 16 yıllık iktidarı süresince de gördük. Kadın cinayetleri hızla artmaya devam ederken, erk yargı sisteminde katillere ceza indirimi uygulanıyor ve siyasette kadın düşmanı söylemler duyuyoruz. Aynı zamanda AKP kendi yarattığı kadın örgütleriyle beraber kadın mücadelesine de bir müdahalede bulunuyor” diye konuştu. 
 
‘Acil ve önemli bir görevle karşı karşıyayız’ 
 
Tüm bu durumların kendiliğinden olumlu bir noktaya çevrilmeyeceğinin altını çizen Seda, patriyarkal kapitalizm yıkıcı bir güçle ve örgütlü bir direnişle karşılaşmazsa kadın hareketinin tüm tarihsel kazanımları gasp edileceği vurgusunu yaptı. Seda, kadın ittifakı ve örgütlüğüne dikkat çekerek şu çağrıyı yaptı: “Bu doğrultudan hareket ederek, kadın politikalarını belirlemek gerekir. Bu koşullarda kadın hareketi açısından da en geniş cephenin yaratılabilmesi gibi acil ve önemli bir görevle karşı karşıyayız. Önümüzdeki dönemde saldırıların daha da artacağını gören bir yerden, mahallelerde kurulacak dayanışma ağları, göçmen kadın ve çocukların eğitiminden sağlığına, beden bütünlüğünden istismara ve her türlü şiddete kadar yaşanılanları gören bir yerden birliktelikleri genişletmek gerekir. ‘Kadınlar birlikte güçlü’ çağrısını önemseyerek yerel meclisleri örmek, kadın hareketi ve biz kadınların sorumlulukları arasında yer almaktadır. SYKP Kadın Meclisi olarak kadın ittifakı ve örgütlülüğünü ortak bir zeminde ve ortak bir dilde yükselterek haklarımız ve hayatlarımıza sahip çıkacağız. Bedenimiz, emeğimiz, kimliğimiz özgürleşene kadar mücadeleye devam.”