Adalet Bakanlığı ‘makul süre’ derken İmralı için heyetler gündemde

  • 09:05 8 Aralık 2024
  • Siyaset
Melek Avcı 
 
ANKARA - Adalet Bakanlığı’ndan İmralı başvurusuna yanıt gelmezken “İmralı’ya kim gidecek” tartışmaları sürdürülüyor. DEM Parti Hukuk Komisyonu ise  ardı ardına disiplin cezaları verilirken “Önceliğimiz iznin çıkması” dedi. 
 
AKP’nin ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 1 Ekim'deki Meclis açılışında DEM Parti ile tokalaşması ve daha sonrasında bu tokalaşmayı “uzatılan süreç eli” olarak adlandırmasından bu yana İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerin yapılması çağrısı ortaya atılıp ardından geri çekilme süreci yaşanılıyor.
 
Çağrılardan öteye gidilmedi
 
PKK lideri Abdullah Öcalan için MHP gerçekleştirdiği  grup toplantısında  "Tecridi kaldırılsın, Meclis'e gelsin, örgütün lağvedildiğini haykırsın, umut hakkından yararlanması sağlansın" sözleri yankılanırken ve Orta Doğu savaşında Abdullah Öcalan’ın önemli rolü konuşulurken henüz somut bir adım atılmadı.  
 
Başvurular hala yanıtsız
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) eş genel başkanlarına “İmralı’ya gidin görüşün” diyen Devlet Bahçeli’ye DEM Parti yetkilileri, “kapıyı açtınız da biz mi naz ettik” yanıtı vermiş ardından ise her yıl İmralı’ya gitmek için yaptıkları başvuruyu Adalet Bakanlığı’na tekrar ilettiler. Yürütülen mutlak tecride karşı DEM Parti Hukuk Komisyonu, milletvekilleri ve eşbaşkanlar defalarca başvuru yapmış fakat bakanlık tarafından aldıkları yanıt “tecrit yok” olmuştu.  Eşbaşkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan’ın 26 Kasım’da Adalet Bakanlığı’na ilettiği başvuru ise hala yanıtsız. 
 
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sürecin geciktirilmesine dair “makul süre” yanıtını vererek  görüşmenin yapılıp yapılmayacağına dair muğlak bir yanıt verdi. 
 
Görüş yasakları
 
İktidar bir taraftan bu çağrıları yaparken diğer yandan ise sırasıyla 3 aylık aile görüş yasağı ardından 6 aylık avukat görüş yasağı verildi. DEM Parti’nin kazanılmış belediyelerine kayyım atandı ve Türkiye destekli HTŞ ve benzeri gruplar bölgedeki Kürt halkını ve halkları yerinden eden bir savaş başlatmış durumda. 
 
Heyet tartışmaları
 
Tüm bu gelişmeler yaşanırken siyaset ve medya ise “İmralı’ya kim gidiyor” tartışması yürütüyor. Görüşmenin yapılıp yapılmayacağı henüz netleşmemişken “liste” tartışmalarında medya tarafından ortaya üç isim atıldı; daha önce çözüm sürecinde yer alan siyasetçi ve DEM Parti milletvekili Pervin Buldan, DEM Parti milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Sırrı Sakık isimleri çokça gündeme geldi.
 
Fakat DEM Parti yetkilileri heyete ilişkin bir çalışmanın henüz olmadığını, öncelikli olarak görüşmeye ilişkin onayı beklediklerini belirtti. Adalet Bakanlığı’ndan gelecek olan yanıt doğrultusunda şekillenecek olan heyete dair bu durumda hala bir netlik yok.
 
DEM Parti Hukuk Komisyonu Eş Sözcüsü Sevda Çelik Özbingöl, bakanlığın “makul süre” diyerek oyalamacı yaklaştığını ve önceliklerinin izin olduğunu belirtti. 
 
Bakanlık oyalayıcı ve günü kurtarıcı yaklaşıyor
 
Bakanlığın kendi içinde umut hakkı ve cezaevi boyutuyla kasıtlı olarak belirsizlik politikası yürüttüğünü söyleyen Sevda Çelik Özbingöl, İmralı ile görüşme başvurusunun “makul süre” içinde yanıtlanacağı açıklamasına tepki gösterdi. Sevda Çelik Özbingöl, “Belirsiz tanımlamalar siyaseten sorumluluk almamaktır. Belirsizlik daha çok mağduriyet yaratır. O açıdan bu tarz tanımlar kanuni içerik değil oyalamacı günü kurtarıcı tanımlamalardır.  Hukuki bir anlam affetmemek gerekiyor” dedi. 
 
‘Bir an önce yanıt verin’
 
Tüm umutları iktidar kanadından gelecek bir “onay” ve “açıklamaya” bağlamamak gerektiğini, bunun eksik bir yaklaşım olduğunu söyleyen Sevda Çelik Özbingöl, izin çıksa da çıkmasa da tecridin kalkması için mücadele ettiklerini belirtti. Sevda Çelik Özbingöl, “Biz taleplerimizi hukuki ve barışçıl zeminde iletmeyi sürdürüyoruz. İktidarın söylemlerine dayanarak bir çalışma yürütmüyoruz. Hukuk komisyonu olarak defalarca başvurular yaptık. Vekillerimiz ayrı eşbaşkanlarımız ayrı, aileler ayrı defalarca başvurdu. Bir defa iktidar tarafından söz kurulmuşsa somut adım da tabi ki bekleriz. Ciddi anlamda samimilerse bir an önce başvuruya yanıt vermelilerdir” diye konuştu. 
 
‘Öncelik iznin çıkmasıdır isim tartışması yürütmek doğru değil’
 
Heyet tartışmalarının izin çıkmadan yürütülmesinin şu aşamada öncelik olmadığını belirten Sevda Çelik Özbingöl, görüşme izni çıktığı takdirde siyasi temsiliyeti ve süreci taşıyabilecek isimlerin dahiliyetine dikkat çekti. Sevda Çelik Özbingöl, “ Bakınız aylar geçti, bize verilen cevap ne oldu 3 aylık disiplin cezası ile aile görüşü yasağı. 6 aylık avukat görüşü yasağı. Şu ana kadar aldığımız cevap budur. Bu kurulan sözlere güvenerek yol haritamızı çizmiyoruz, esas aldığımız bu söylemler değildir. Bir an önce gerçekçi tutum takınsınlar. Önceliğimiz iznin çıkmasıdır, ardından heyet tabi ki belirlenir, konuşulur. Süreç hukuki olarak yürütülmeli, ardından eş başkanlar mı gider, hukukçular mı gider buna karar verilir. Meclis içerisinden bu süreci yürütebilecek, donanımla bir heyet, toplumda karşılığı olan esas alınan isimler de olmalıdır. Bunu ‘şu gitsin bu gitsin’ üzerinden isim koyarak yürütmek doğru değildir. Yapıcı, kalıcı etki ve somut katkı sunabilecek, sürecin ağırlığını taşıyacak kişiler ve işleyişle yol yürümek önemlidir. Meclis dışında bir arayış da doğru olmaz. Bu siyasi müzakere ve gidecek heyetten bağımsız olarak da aile ve avukat görüşleri de bir an önce sağlanmalıdır. Biz üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye de çoktan hazırız” ifadelerini kullandı.