Habibe Eren

 

ANKARA - Tınaztepe Mahallesi muhtar adayı, çevre aktivisti ve emekli öğretmen Sabriye Tuncay, yaşanabilir bir mahalle ve kolektif ruhun devamlılığı için aday olduğunu belirterek, ilk hedefinin de mahalle meclisi oluşturmak olduğunun altını çiziyor.

 

Kadınların yerel yönetimlerde söz sahibi olması ve kentleri, sokakları kadın bakış açısıyla yönetmesi aynı zamanda erkek aklın yönetimine bir karşı koyuş oluşturuyor. Ankara Çankaya ilçesinde Tınaztepe Mahallesi’nde muhtar adayı olan ekoloji aktivisti, emekli öğretmen Sabriye Tuncay, yaşanır bir mahalle ve kolektif bir yaşam için aday. Sabriye ile hem muhtar adayı olma sürecini hem de bir mahalleyi kadının yönetmesi ile nelerin değişebileceğini konuştuk. 

 

47 yıldır yaşadığı mahallesinin yönetimine aday

 

70 yaşındaki Sabriye, emekli olduktan sonra sosyal kurumlarda çalışmaya başlıyor. Karadeniz'de ve Türkiye'nin her yerinde çevre eylemlerine karşı duyarlı olan Sabriye, Artvin Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin 65 yıllık hayatında ilk kadın başkanlığı görevini yürütüyor. İki dönem başkanlık yapan Sabriye daha sonra görevi başkasına bırakıyor. Şu an emekli olan Sabriye, 47 yıldır yaşadığı mahallenin yönetimine aday. 

 

 'En fazla destek kadınlardan geliyor'

 

"Ben kadınların evde oturmalarına çok karşıyım. Herkesin yapabildiği sürece verimli olmasından yanayım" diye sözlerine başlayan Sabriye, ara ara muhtarlığı düşündüğünü ancak yerel yönetimlerde çok fazla erkek olması ve var olan anlayışın değişmesi gerektiğini düşündüğü için kararını netleştirdiğini söyledi. Adaylık sürecinde kendisine en fazla kadınların destek verdiğini söyleyen Sabriye, kendisi ile birlikte yaklaşık 20 kadından oluşan ekibin mahalle mahalle dolaşarak adaylık sürecini anlattıklarını aktarıyor. 

 

'Eskiden herkes birbirine 'günaydın' derdi'

 

Sabriye, muhtar adayı olmasındaki önemli faktörlerden birinin de eski mahallesine duyduğu özlem olduğuna da dikkat çekiyor. Sabriye, tekrar canlandırmak istediği mahallesini ise şöyle anlatıyor: "Mahalle zaten benim çalıştığım mahalle. 30 yıl mahallenin okulunda öğretmenlik ve idarecilik yaptım. 47 yıldır da aynı mahallede oturuyorum. Mahallenin sorunlarını çok iyi biliyorum. Eski mahallemi özlüyorum. Tınaztepe eskiden çok güzeldi. Herkes birbirini tanırdı sabah karşılaşıldığında herkes birbirine 'günaydın' derdi. Mahallede herkesin derdi bir başkasının derdi, sevinci de bir başkasının sevinci olurdu. O mahalleyi tekrar canlandırmak amacıyla muhtar adayı oldum." 

 

'Yaşlı bir insanın ne işi var diye düşünebilirler diye korktum'

 

Kadınların üretken olduğunu ve elinin değdiği yeri köklü bir şekilde değiştirdiğini söyleyen Sabriye,  adaylık sürecinde çok fazla olumlu tepkiler aldığını ekliyor. Sabriye aldığı tepkileri de şu şekilde aktarıyor: "Son dönemlerde mahalledeki bir takım aksaklıkları gördüm ve 'acaba ne kadar bu konuda yardımcı olabilirim' diye düşündüm. Bu yaşta bile hizmete hazırım. Umarım başarılı oluruz. Mahalleye yeni bir nefes getiririz. Tepkiler çok olumlu ve güzel. Destekçilerim çok var. Kapı kapı geziyorum mahalleyi bugüne kadar gezdiğim ve görüştüğüm insanlardan hep olumlu tepkiler aldım. Çoğu dağıttığımız broşürleri okumuşlar. 'Şimdiye kadar neden yapmadınız?’ diyen oldu. Çevre aktivistliği kişiliğimden dolayı tanıyan çokça kişi oldu. Ben en çok 'Yaşlı bir insanın ne işi var' diye düşünebilirler diye korkuyordum ama bugüne kadar hiç öyle bir şeyle karşılaşmadım. Türkiye'nin her yerinden destekler, başarı dilekleri geliyor. Bu da beni epey yüreklendirdi." 

 

İlk etkinlik sokak hayvanlarına yuva

 

Geçen hafta sonu mahalle parkında sokak hayvanlarına yuva yaptıklarını belirten Sabriye, "Artvin çalgıları olan akerdeon ve tulum getirdim. Mahalle neşe ve ses buldu. Oynadık,  halay çektik yuvalarımızı da yerlere monte ettik. Etkinliğimiz çok ilgi gördü" diyor.

 

Mahalle meclisi, kadın dayanışma evi, askıda kütüphane…

 

Kadınların sadece siyasette değil yaşamın her alanında aktif olarak yer alması gerektiğine dikkat çeken Sabriye, mahallede neler yapabileceklerini de şöyle anlatıyor: "Mahalledeki kadınların rahatça oturup, arkadaşlarıyla sohbet edebileceği, gazetesini okuyup tartışabileceği bir kadın dayanışma evi kurmak istiyoruz. Burada kadınlar el emeği ürünlerini sergileyebilecek haftada bir gün. Bu arada paylaşım kültürünü biraz geliştirmek istiyoruz mahallemizde. Askı olayını gündeme getirip kullanmadığımız eşyaları oraya verip oradan kullanabilecek eşyaları temin etmek gibi bir projemiz var. Özel günlerde bir mahalle bilinci oluşmasını istiyoruz. Bir araya gelip etkinlikleri yapmak tabi bunları yapmak için önce mahalle meclisleri oluşturacağız. Mahalle meclisinde bu konular tartışılacak, mahallenin sorunları tartışılacak. Kitap alışveriş merkezi kurmak istiyoruz. Mahallede sarraf olan bir arkadaş var onunla da konuştuk. Orayı bu iş için ayarlayacağız. İnsanlar okudukları kitapları getirip değiş tokuş yapacaklar. "

 

Çocuklara özgür oyun parkları 

 

Yaşlıların deneyimleri ile gençlerin enerjisini bir araya getirip fikir alışverişi ve ortaklığı daha fazla yaşatacaklarını dile getiren Sabriye son olarak şunları ifade ediyor: "Mahalle parklar açısından çok yetersiz.  Parkın dışında çocukların rahatlıkla oynayabileceği bir oyun sokağı düşünüyorum. Çünkü ben öğretmenim çocuklar benim için çok önemli. Çocukların korkusuzca oynayabileceği bir alan yaratmak istiyorum. En fazla gerçekleştirmek istediğim projelerden biri de bu."