HDP’li aday Sibel Genç: Muş Ovası yeniden canlanacak

  • 09:12 6 Mart 2019
  • Siyaset
MUŞ - Muş, Türkiye’nin en önemli iç ovasına sahip olmasına rağmen en yoksul kentlerinden biri. HDP’nin belediye adayı olan Sibel Genç, tarım, hayvancılık ve turizme dair önemli projeleri hayata geçirmeye hazırlanırken, bugüne kadar AKP’li belediyenin halkın hiçbir sorununa çözüm bulmadığını dile getirdi. 
 
Eşit temsiliyetle 31 Mart yerel seçimlerine hazırlanan Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) iddialı olduğu kentlerden biri de Muş. Yıllardır iktidar partileri tarafından yönetilen Muş, Türkiye’de yoksulluğun en fazla olduğu illerin başında geliyor. Bu nedenle halkın yerel seçimlerdeki tercihinin ne olacağı da merak konusu. HDP Eşbaşkan adayı Sibel Genç, memleketi Muş’u geliştirecek projeleri hayata geçirme istiyor.
 
Muş’ta doğan ve burada büyüyen Sibel, eğitimini farklı bir kentte tamamladı. Fizik öğretmeni olan Sibel, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen bir emekçi. Aynı zamanda genel seçimlerde HDP’nin Manisa milletvekili adayı olan Sibel, halkla buluşmalarındaki olumlu havayı aktardı.
 
‘Şu ana kadarki belediyeler halka dokunmadı’ 
 
Muş’ta bir değişim ve dönüşüme ihtiyaç olduğunu belirten Sibel, “Halkımızla konuştuğumuzda bir şey söylemimize bile gerek kalmadan Muş’ta bir değişim ve dönüşümün gerektiğini söylüyorlar. Biz HDP olarak şu ana kadar Muş’ta hiç belediye alamadık. Muş Belediyesi hep iktidar partilerinin elinde oldu. İktidar partileri de belediyeciliğin asli görevleri olan üst yapı ya da alt yapı sorunlarını olağanüstü bir hizmetmiş gibi halka sundular. Toplumsal sorunlara ya da toplumsal barışa dair bir çalışmaları olmadı. Ekonomik zorluklara karşı da herhangi bir çalışmaları olmadı. Ama biz Muş’ta ötekileştirilmiş, ayrıştırılmış halkımızın örselenmiş ruhlarını ve kırılan umutlarını yeniden dirilteceğiz. Muş’ta biz kazanacağız. Çünkü her değdiğimiz insanımız değişim ve dönüşüm istiyor. Bu değişim dönüşüm de HDP ile mümkün” dedi. 
 
‘Muş Ovası’nda yoksulluk var’
 
Muş’un Türkiye’nin en büyük ovasına sahip olmasına rağmen yoksulluk sıralamasında başta gelen kentlerden biri olduğunu hatırlatan Sibel, “Muş Ovası’nda yoksulluğun olması düşündürücü. Şu ana kadar Muş Belediyesi’ni kazanan iktidar partisi Muş’ta halka hep yoksulluğu dayattı. Bugüne kadar, Muş Ovası’nın bereketini bilimsel yöntemlerle değerlendirmeye çalışan bir uygulama hiç olmadı” diye belirtti.
 
Tüm bunlara karşılık önemli projeleri olduğunu vurgulayan Sibel, projelerini şöyle aktardı: “Bizler Muş’ta tarıma ve hayvancılığa bilimsel yöntemlerle alanlar açacağız. Bu alanlarda paneller ve seminerler vererek kent ekonomisini canlandırmayı hedefliyoruz. Bizim ekolojik eksenli bir belediyecilik anlayışımız olduğu için doğayı yeniden keşfedeceğiz. Doğayı yeniden keşfettiğimizde eğitimli uzmanlar da yanımızda yer alacaklar. Bu uzmanlarla beraber şifalı otların toplanması, doğru pişirmek ve beslenme, değeri bitmeden muhafaza etmek gibi projelerimiz var. Bununla birlikte atölye çalışmaları hedefliyoruz. Bu atölye çalışmaları ile birlikte kooperatifçiliğe gidebiliriz. İnsanlarımızın yaşamına değen ekonomik pazarları açmayı hedefliyoruz. Muş’ta semt pazarları açıp üreticiden tüketiciye ürünleri paylaşabilir ve halkımızla sağlıklı gıdaya erişimi sağlayabiliriz. Diğer şekilde halkımıza bir halk ekmek büfelerini açıp ucuz ekmek satışı sağlayacağız. Uluslararası nitelik olan  endemik bitki olarak zengin olan etno botanik bir dünya parkı projesi gibi bir hedefimiz var. Bu parkta üniversitelerin farmakoloji, ziraat fakülteleri ve fakültelerin ilgili bölümleri ve sivil toplum örgütleri ile Muş’u uluslararası turizme de kazandırabiliriz. Çünkü ekolojik anlamda endemik bitki zenginliği bol olan bir kentimiz.” 
 
‘Şeffaflığı ve katılımcılığı hayata geçireceğiz’ 
 
“Radikal demokrasilerde, insanlar bilgiye ulaştıkça bu yolun sonu katılımcılığa gidiyor. Bu katılımcılıkla beraber insanlar artık şu soruyu kendilerine soruyorlar; kentimizde ya da mahallemizde ne yapabiliriz?” diyen Sibel, katılımcılığın ön koşulunun bilgiye ulaşmak olduğunu dile getirdi. Bu nedenle halkın bilgiye ulaşmasının koşullarını yaratacaklarını aktaran Sibel, “Bu anlamda şeffaflığı, katılımcılığı ve halk belediyeciliğini daha işlevsel hale getireceğiz. Demokrasi, eşitlik ve özgürlük dediğimiz kavramlar birer soyut politik kavram olmaktan çok günlük hayatımızda, mahallemizde yaşatacağız. Bizler çoğulculuğu esas alıp Muş’ta yoksulluk, kültürel ve sosyolojik problemlerimize hep birlikte çözüm gücü olacağız. Kentimizde öz mutluluğu ve aidiyet duygusunu sağlayacağız.  Bizler kazanacağız, halkımız kazanacak. Muş ya me ye” ifadelerini kullandı.