Sebahat Tuncel: Kürt sorunu çözülmeden kayyım son bulmayacak

  • 09:02 8 Kasım 2024
  • Güncel
 
Rozerin Gültekin 
 
İSTANBUL - Kayyım politikalarını darbe olarak nitelendiren Kürt siyasetçi Sebahat Tuncel, “Kayyum rejiminin, tutuklamaların, gözaltıların nedeni Kürt sorunu o zaman Kürt sorunu çözülmeden bu sorunlarda çözülmeyecek. Barış istiyorsak Kürtlere karşı politikalara itiraz etmemiz gerekir” dedi.
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mêrdin Büyükşehir Belediyesi, Êlih Belediyesi, Riha'nın Xelfetî (Halfeti) Belediyesi'ne ve DEM Parti ile CHP’nin gerçekleştirdiği kent uzlaşısı sonucunda seçilen Esenyurt Belediyesi'ne kayyım atandı. Kürt Siyasetçi Sebahat Tuncel, kayyım politikalarına dair değerlendirmelerde bulundu.
 
‘7 buçuk yılda Türkiye’de hiçbir şey değişmedi’
 
“Kayyım rejimi hak gaspıdır, hak ve özgürlük mücadelesine, halkın kendini yönetme hakkına darbedir” diyen Sebahat Tuncel, kayyımın demokrasiyi, özgürlükleri, seçme ve seçilme hakkını ortadan kaldıran bir saldırı olduğunu belirtti. Sebahat Tuncel, “Biz cezaevindeyken 2016 yılında eşbaşkanlık sistemimiz bahane edilerek kayyım atandı. Biz cezaevinden çıktık yine kayyum uygulamaları ile karşı karşıyayız. 7 buçuk yılda Türkiye’de hiçbir şey değişmedi. Kayyım politikalarını bir kez daha kınıyorum. Kürdistan’da Kürtlere kayyım politikaları engellenmezse yarın batıya, diğer siyasi partilere de uygulanabileceğini söylemiştik. Bir yerde hukuksuzluğa hayır demezseniz, yol verirseniz yarın sizin başınıza da gelir demiştik. Cumhuriyet Halk Partisi başta olmak üzere Türkiye’de kayyum rejimine karşı olan herkesin daha güçlü bir itirazın yükseltmesi gerekiyor” dedi.
 
'Kürtlere karşı politikalara itiraz etmeliyiz'
 
Hukukun araçsallaştırılarak suç yaratma amacıyla kullanılmasına dikkat çeken Sebahat Tuncel, bu yöntemle herkesin suçlanabileceğini belirtti. Sebahat Tuncel, “Bir yandan Türkiye’de Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü noktasında bir adım attığınızı iddia edeceksiniz, diğer yandan Kürt kimliği nedeniyle kayyum atama politikasını destekleyeceksiniz. Bu kabul edilemez bir durum. Türkiye demokrasi güçlerinin bunu görmesi gerekiyor. Eşitlik, özgürlük temelinde barış istiyorsak yapılması gereken şey, Kürtlere karşı negatif ayrımcı politikalara hep birlikte itiraz etmemiz gerekir. Kayyum meselesi sadece belediye gaspı meselesi değil, kayyum bir yönetme rejimi haline dönüştü. Halk seçiyor iktidar beğenmiyor, yerine memur atıyor ve bunu dayatıyor. Halklara yönelik büyük bir saygısızlık. Bir yandan Kürt sorununu kriminalize ediyorlar. Diğer yandan Kürt sorununu çözmek istiyormuş gibi bir yaklaşım içerisindeler, bunları bütün olarak ele almak ve buradan itirazı yükseltmek gerekiyor" diye kaydetti. 
 
‘Kürt sorunu çözülmeden bu sorunlar da çözülmeyecek’
 
Sebahat Tuncel, son olarak şu ifadeleri  kullandı: “Kent uzlaşısı, demokrasinin bir gereğidir. Antidemokratik uygulamaları, tekçi rejimi esas alanlar demokrasiye düşmanlardır. Demokratik sistemin başarısı onların başarısızlığını göstereceği için karşı çıkıyorlar. Kent uzlaşısı, Kürt halkı ile Türkiye halklarının ortak mücadele zemini olduğu için bunu ortadan kaldırmak istiyorlar. İktidarın hedefi olası bir Türk-Kürt barışını demokrasi ve özgürlükler temelinde değil kendi iktidarını güçlendirecek şekilde bir çözümü kabul ettirmek. Yapılması gereken, barış siyasetini hep birlikte örmek. Kayyum rejiminin, tutuklamaların, gözaltıların nedeni Kürt sorunudur. O zaman Kürt sorunu çözülmeden bu sorunlar da çözülmeyecek.”