‘Narin neden katledildi? Bunu sormak gerekiyor’

  • 09:06 22 Eylül 2024
  • Güncel
RIHA – Kurdistan’da yaşanan özel savaş politikaları ve Narin Güran’ın katledilmesi hakkında değerlendirmelerde bulunan TJA aktivisti Adalet Fidan, Narin Güran'ın ne gördüğünden çok neden katledildiğinin sorgulanması gerektiğini belirterek, "Narin olayının aydınlatılması, Kurdistan’da yaşanan birçok katliamı da aydınlatabilecek bir noktadadır" dedi.
 
Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı Çulî (Tavşantepe) Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran, 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde katledilmiş halde bulunmuştu. İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) hazırladığı rapora göre, Narin’in boğularak katledildiği tespit edildi. Soruşturma kapsamında, Narin’in annesi Yüksel Güran, abisi Enes Güran, amcaları Salim ve Fuat Güran ve diğer bazı akrabaları dahil olmak üzere toplam 11 kişi tutuklandı.
 
Narin’in katledilmesinin ardından Kurdistan’daki özel savaş politikalarına dikkat çekildi. AKP-MHP iktidarı tarafından uygulanan kadın, çocuk ve doğa kırımının teşhir edilmesi noktasında kadın örgütleri başta olmak üzere bölgede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları seslerini yükseltmeye devam ediyor.
 
Kurdistan’da yürütülen özel savaş politikaları ve Narin Güran’ın katledilmesine dair değerlendirmelerde bulunan Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Adalet Fidan, önemli açıklamalarda bulundu.
 
‘Davalar bir sonuca ulaşmıyor’
 
Özel savaş politikalarının toplumu yok etmeye yönelik olduğunun altını çizen Adalet Fidan, egemenlerin bu politikaları siyasi, sosyal, askeri ve kültürel alanlarda sürdürmeye çalıştığını ifade etti. Adalet, “Bu politikaları ataerkil düzen perspektifinden incelediğimizde; toplum ahlakından, vicdanından ve politik normlarından soyutlanmış kesimlerin kadınlar, çocuklar ve doğa olduğunu görüyoruz. Özellikle Kurdistan’da uyuşturucu kullanımı çok küçük yaşlara kadar inmiş, ekonomik zorluklar nedeniyle çocuk işçiliği en yaygın olan bölgelerden biri olmuştur. Bu durum çocuk istismarı, tecavüz ve katliamlar konusunda cezasızlık politikasını da güçlendiriyor. Ayrıca devlet görevlilerinin karıştığı davaların çoğunun bir sonuca ulaşmadığına da tanık oluyoruz. Örneğin, zırhlı araçlarla öldürülen çocuklar ya da üniformalı erkeklerin karıştığı taciz ve tecavüz vakalarının çoğu örtbas edilmeye çalışılıyor” dedi.
 
‘Toplum gerçekliği yok edilmek isteniyor’
 
Kurdistan’da asimilasyon politikalarının devrede olduğunu belirten Adalet, bu politikalara karşı siyasal, kültürel ve sosyal anlamda kadın mücadelesinin sürdüğünü söyledi. Adalet, “Kadının öncülüğünde yürütülen bir mücadele gerçekliği var. Bu nedenle kadınlar ve çocuklar hedef alınıyor. Topluma öncülük edecek kadınların katledildiğini görüyoruz. Kadın ve çocuklar üzerinden bir toplum gerçekliği yok edilmek isteniyor. Narin Güran’ın katledilme olayında da devlet bağlantılı bir amcanın varlığı söz konusu. Bu kişi köyde silah kaçakçılığı, uyuşturucu ve fuhuş gibi kirli işlerle biliniyor. Köydeki hâkimiyet tamamen bu kişinin elinde ve köy, Hizbullah-AKP-HÜDA PAR ilişkileri çerçevesinde stratejik bir konumda bulunuyor. Bu köyde toplu mezarlardan silahlara kadar birçok iddia var. Bu iddiaların hepsi araştırılmalıdır. Olayı magazinselleştirmek ise tamamen manipülatif bir yaklaşımdır” şeklinde konuştu.
 
 ‘Narin neden katledildi?’
 
Adalet, Narin’in katledilme olayının farklı yerlere çekilmeye çalışıldığını vurgulayarak, “Narin olayında pek çok şaibe toplum tarafından tartışılıyor. Olayı magazinsel bir boyuta çekmeye çalışmak inandırıcı değil. ‘Narin neye şahit olduğundan ziyade, Narin neden katledildi?’ sorusunu sormak gerekiyor. İktidar medyası olayı farklı bir yöne çekmeye çalışıyor. Aile tarafından yapılan açıklamalarda da gördüğümüz gibi konuyu ‘dış güçler’e bağlama çabası var. Bu durum tamamen absürt bir yaklaşımdır. Konuyu dış güçlere bağlayarak toplumda bir algı yaratmaya ve insanları kandırmaya çalışıyorlar. Olayın aydınlatılması, toplumun nefes alması anlamına geliyor. Narin olayı henüz çok yeni yaşanmışken, Iğdır’da geçtiğimiz yıllarda 14 yaşındaki bir çocuğa tecavüz eden faillerin serbest bırakılması da faillerin cezalandırılmaması toplum üzerinde baskı yaratma amaçlıdır” dedi.
 
‘Mücadelemizi yükselteceğiz’
 
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başta olmak üzere yetkililerin yaptığı açıklamaların birbiriyle çelişen nitelikte olduğunu belirten Adalet, “Olayı kapatmaya ve manipüle etmeye yönelik her türlü devlet mekanizmasının devrede olduğunu görüyoruz. Narin’in katledilmesini sadece bir çocuğun katledilmesi olayıyla sınırlı tutamayız. Bu, tüm toplumu yakından ilgilendiren bir konudur. Narin olayının aydınlatılması, Kurdistan’da yaşanan birçok katliamı da aydınlatabilecek niteliktedir. Biz de TJA olarak bu olay tüm yönleriyle araştırılana kadar her yerde mücadelemizi ve sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.