Zeynep Celaliyan’dan 8 Mart mektubu: Kadınlar direniyor

  • 14:13 6 Mart 2024
  • Güncel
 
HABER MERKEZİ - 17 yıldır tutsak olan Zeynep Celaliyan, 8 Mart dolayısıyla cezaevinden gönderdiği mektupta ‘jin jiyan azadî sloganıyla yükselen kadın direnişine dikkati çekerek “Kadınlar, Doğu Kürdistan’da, İran’da ve dünyada büyük bir iradeyle direniyor ve aydınlığa doğru yürüyor” dedi. 
 
İran’da tutsak olan Zeynep Celaliyan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mektup gönderdi. 17 yıldır tutsak olan Zeynep idam tehdidi ile karşı karşıya. Yezdê cezaevinde tutulan Zeynel Celaliyan’ın mektup ve son fotoğrafını ANF yayınladı.
 
Zeynep, mektubunda 8 Mart’ı saygıyla kucakladığını, eşit bir dünya yaratmak için çalıştıklarını ve zafere ulaşana kadar direneceklerini vurguladı.  Zeynep, ayrıca, “Jin jiyan azadî” fikrinin yaratıcısı olan ve 36 aydır kendisinden haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması için destek verilmesi gerektiğini vurguladı.
 
‘Zafere ulaşana kadar direneceğiz’
 
Zeynep Celaliyan’ın mektubunun tamamı şöyle:
 
“Öncelikle dünya kadınların ve tüm insanlığın, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Bu yıl da 8 Mart, Newroz ve bahara ulaştık. Kadınlar adaletsiz, vahşi yaklaşımlardan kaynaklı ve amaçlarına ulaşma uğruna 8 Mart’ta büyük bedeller ödedi ve yaşamlarını yitirdi. Bu kadınlar artık 8 Martları yaşayamıyor, 8 Martlara katılamıyor. Onları anmak ilham veriyor ve onlar hiçbir zaman ölmediler. Birçok kadın, adaletsizlik ve zulüm nedeniyle zindanda. Buradan bu kadınların 8 Mart’ını kutluyorum. Biz tutuklu kadınlar nerede olursak olalım 8 Mart’ı saygıyla kucaklıyoruz. Bir gün değil, her günün 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü olması için eşit bir dünya yaratmaya çalışıyoruz. Zorluklarla karşı karşıyayız fakat zafere ulaşana kadar direneceğiz.
 
Bu yıl 8 Mart’ın özel bir anlamı var. Geçen yıl 8 Mart’ın ardından ‘Jin Jiyan Azadî’ devrimi başladı ve sonrasında kadınlara yönelik birçok saldırı gerçekleşti. Kadınlara gaz ve kimyasal maddelerle saldırdılar, onları tutuklayarak da amaçlarından vazgeçirmeyi hedeflediler. Gerici DAİŞ zihniyetine karşı Rojava’da savaşan kadınlar, uluslararası güçlerin de desteklediği DAİŞ saldırılarına maruz kaldı. Kadınlar, Doğu Kürdistan’da, İran’da ve dünyada büyük bir iradeyle direniyor ve aydınlığa doğru yürüyor. Aynı zamanda özgürlük sevdalısı insanlar idam edildi, tutuklandı. Bu insanlar idam edildi, tutuklandı fakat teslimiyeti kabul etmedi. Bu nedenle bu yıl 8 Mart’ın önemli bir anlamı var. Çünkü direnişle dolu bir yıldı.
 
Önder Apo evrensel bir düşüncenin temsilciliğini yapıyor 
 
‘Jin Jiyan Azadî’ fikrinin yaratıcısı olan Önderimiz Abdullah Öcalan, uluslararası bir komployla kaçırılarak 25 yıldır zindanda tutuluyor. Önderimiz Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için başlatılan hamleye her gün farklı kişi, grup ve halklar destek veriyor. Bu hamleye katılan şahsiyetler, özellikle özgürlük için mücadele eden kadınlardan isteğim şudur ki, Önder Apo’ya destek verin ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü talep edin. Önder Apo, özgürlüğün temsilcisidir ve şu anda zindanda tutuluyor. 25 yıldır Türkiye ve NATO’ya karşı direniyor. Önder Apo, evrensel bir düşüncenin temsilciliğini yapıyor. Dolayısıyla desteklemeye değerdir. Önder Apo’nun bu direnişi, cezaevlerindeki tutsakların özgürlük çağrılarında bulunmasına neden oldu. Tüm özgürlük uğruna direnen insanlar, özgür yaşamayı hak ediyor. Dolayısıyla onlara destek sunmak insani bir tutumdur. 8 Mart’ı hep birlikte kutlamayı umut ediyorum.
 
Direnişçi kadınların ve halkların 8 Mart’ını kutluyorum. Daha önceleri de belirttiğim gibi, özgürlükçü insanların kanının dökülmemesi için sürekli çabalayacağım ve mücadelemi sürdüreceğim.
 
Hepinizin 8 Mart’ı kutlu olsun! Yaşasın Özgür Kadınlar, Jin Jiyan Azadî!”