1 Mayıs’a doğru giderken: Emeği görülmeyen kadınlar

  • 09:01 27 Nisan 2021
  • Emek/Ekonomi
Medya Üren
 
MARDİN - Tekstil çalışanı kadınlar, emeklerinin görülmediği ve asgari ücretin çok altında çalışmak zorunda kaldıklarını ifade ederek, tüm kadın emekçilerin 1 Mayıs’ını kutlayarak,  “Emeğimiz görülene dek biz de mücadele edeceğiz” dedi.
 
Bütün dünyada milyonlarca emekçinin başta yaşam hakkı olmak üzere sendikal hakları için alanlara çıktığı 1 Mayıs İşçi Bayramı, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da dünyanın birçok yerinde koronavirüs salgını nedeniyle alanlarda kutlanamayacak. Öte yandan salgına rağmen her şartta çalışmak zorunda olan emekçiler ise 1 Mayıs’ı çalışarak karşılayacak. Hayatın her alanında olmalarına rağmen emeği görülmeyen kadınlar, asgari ücretin çok altında, fazla mesai yaparak, mobinge maruz bırakılarak çalışmaya mecbur bırakılıyor.
 
Tekstil işçisi kadınlar 1 Mayıs’ı kutlayarak çalışma şartlarının zorluklarına değindi.
 
'Kadın olduğumuzdan kaynaklı dışlanıyoruz'
 
31 yaşında ve 3 çocuk annesi olan Evin Uğur, geçimini sağlamak için tekstil işinde çalışan kadınlardan yalnızca biri. Eşi ekonomik krizden kaynaklı işinden çıkarılan Evin, ekonomik sorunlarının arttığını ve üstesinden gelmekte zorlandıklarını dile getirdi. Hem ev işi yaptığını hem de tekstilde çalıştığını söyleyen Evin, "Bizler eksik ve unutulmuş varlıklar olarak yaşama başlıyoruz. Büyüyene kadar da bu eksiklikler her geçen gün daha da artmaya başlıyor. Aile, toplum, eş,  ekonomik olarak her geçen gün biraz daha da dışlanıyoruz. Ailem kız olduğumdan kaynaklı okumama izin vermedi. Beni evlendirdiklerinde de kadın olduğumuzdan kaynaklı her zaman erkeğin dediğini yapıyoruz bir nevi onun esiri olarak çalışıyoruz. Evde her işi yapıyorum, ancak görülmüyor. Şimdi de tekstil işine başladım" dedi.
 
'En güçlü varlıklarız'
 
Kadınların özgür olmalarının başlangıcı ekonomik anlamda bir özgürlük kazanmalarından geçtiğini kaydeden Evin, kadınların büyük emekler vererek yaşadığını belirtti. Evin, "Emeğimiz görülmüyor. Bundan kaynaklı da kendi emeğimle kazandıklarım ile geçinmek için böyle bir yola başvurdum. Bir kez daha tüm işçilerin işçi bayramını kutluyorum. Biz kadınlar olarak verdiğimiz emeğe sahip çıkarak, direnişimizi daha da büyüteceğiz. Kadınlar olarak eksik görülüyoruz. Ancak bizler dünyanın en güçlü varlıklarıyız" diye ifade etti.
 
'İşçiler ülkenin adalet aynasıdır'
 
15 yıldır tekstil işinde çalışan ve şuan usta olan Besna Gümüş, eşinin ve bir oğlunun da tekstilde çalıştığını söyleyerek, tüm işçilerin işçi bayramını kutladı. İşçilerin bir ülkenin adalet aynası olduklarını kaydeden Besna, "Eğer bir ülkede işçiler emeğinin karşılığını alıyorsa bu demektir ki o ülkede adalet vardı. Bizim verdiğimiz emeklerle erkeklerin emeği bir görülmüyor. Bir diğer konu ise mobing saldırıya maruz kalmamızdır. Ben şuan tekstilde usta olarak çalışıyorum. Evde de haksızlıklara karşı karşıya kalıyorum. Kadınların yaptığı işler çok fazla ancak bu pek önemsenmiyor" şeklinde konuştu.
 
'Kadın ne kadar direnirse o kadar güzeldir'
 
Besna, bir kadının kendi ayaklarının üzerinde durması kadar güzel bir şey olmadığını söyleyerek, konuşmasına şöyle devam etti: "Kadınlar ne kadar direnirlerse o kadar güzelleşirler. Bu direniş ateşi her zaman yanmalıdır. Ben bir kadın olarak çok mutluyum çünkü bir erkeğe muhtaç değilim. Ben inanıyorum ki bir kadın erkeğe muhtaç olmadan da yaşayabilir. İşçi bayramı bir kez daha kutlu olsun."
 
'İşçi bayramı kutlu olsun'
 
Tekstil'de atölyesinde aşçı olan Naime Öner ise günlük 20 kişiye yemek yaptığını kaydederek, sabahın erken saatlerinde işe başladığını belirterek, "3 çocuk annesiyim. Evde çocuklarıma da bakıyorum. Dışarıda çalışmama rağmen ayrıca evde de çalışmak zorunda kalıyorum. Ancak emeğimin karşılığını alamıyorum. Öte yandan biz kadınları eksik görüyorlar. Kadınlar olarak dünyanın her yerine yayılmış durumdayız. Tabi bu kadınların verdiği mücadele ile oldu. Bizler de bu mirasa sahip çıkmalıyız. Bizler her zaman güçlüyüz" sözlerine yer verdi.