Zuhal Atlan

 

HABER MERKEZİ - İpek Er’e tecavüz edip intihara sürükleyerek yaşamını yitirmesine sebep olan Uzman Çavuş Musa Orhan’ı görmeyen medya, fail üniformalı olunca üç maymunu oynamayı tercih etti. 

 

Geçtiğimiz Temmuz ayında basına bir haber düştü. Konu tecavüz! Mağdur Batmanlı Kürt bir genç kadın, fail ise uzman çavuş! Şaşırdık mı, böyle bir olaya. Tabi ki hayır. İstanbul Sözleşmesi’ni “aile” yapısına uygun görmeyen, “milli değerlerimizle bağdaşmaz” şeklinde yorumlayan iktidar zihniyetinin üniformalısının da tecavüz faili olması bizi şaşırtmadı elbette. Ama bu, başka bir yazının konusu. 

 

Havuzcuların 3 maymunu oynaması 

 

Bu yazının konusu; ana akım, havuz, iktidar yanlısı, yandaş… Adları ya da sıfatları çoğaltabiliriz. Diyeceğim o ki, yaptıkları haberciliği kamu yararı değil; “devletimize milli vazife” olarak gören bu medyanın, Batman’daki tecavüz olayında 3 maymunu oynaması. Çünkü; suçlanan kişi, ülkücü işareti yaparak poz veren ve arkasına “devlet babayı” alan üniformalı bir uzman çavuş idi. Adı da Musa Orhan! Tecavüze maruz kalan ise Kürt bir genç kadın. Olay, Adli Tıp raporlarıyla belgelenmiş, ardından Musa Orhan gözaltına alınmış, ancak serbest bırakılmıştı. Haberi yapan gazetecilerden İdris Yayla’nın gazeteciliği sorgulanmış, “Haberi hangi amaçla yaptın, neden yaptın, sosyal medyada neden paylaştın” sorularıyla baş başa kalmıştı. 

 

Haber değeri taşıyan mektup 

 

Tecavüze maruz kalan İpek Er, yazdığı mektupta yaşadığı olayı anlatmış ve intihar etmekten başka çaresinin olmadığını belirtmişti. Mektup aslında bir delildi. Bu mektubun haber değeri taşıdığı kanaatine varan Jinnews de alıp mektubu yayınladı. Çünkü, içinde bulunduğumuz özgür basından aldığımız habercilik geleneği bize; kamuoyunun yararı doğrultusunda topluma gerçekleri anlatmayı ve en önemlisi de kadın bir gazeteci olarak kadınının sesi olmayı öğretti. İşte tam da bu nedenle Jinnews, mektubu yayınlayarak duyulmayan genç kadının sesi olmaya çalıştı. 

 

Erkek iktidarın borazanları kadını duymadı 

 

Mektubun yayınlandığı 20 Temmuz günü genç kadın, hastanede yoğun bakım ünitesinde yaşam mücadelesi veriyordu. Havuzcular, erkek iktidarın borazanları kadının sesini duymadı, intihar girişimine neden olan tecavüzü haber niteliği olarak bile görmedi, tecavüz faili uzman çavuş Musa Orhan’ın gözaltına alınması ya da tutuklanmasına ilişkin yapılan çağrılara kulak tıkadı ta ki kadının yaşamını yitirmesinin ardından iktidara yakın “kadın örgütleri” tarafından açıklama yapılana kadar.  

 

Süleyman Soylu’nun açıklamaları manşetten verildi 

 

Sosyal medyada #MusaOrhanTutuklansın tagı Trend Topic (TT) olunca, yandaş basın geri durmadı ve tecavüzü; pornografik ve ajite edici bir dille vermeye başladı. Yine, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamasını büyük puntolarla manşetten vermelerini de es geçmeyelim. En ironik olanı da, Jinnews’in erişim engeline sebep olan kadının mektubunu neredeyse tüm yandaş basının kullanması, yine ajansın çektiği annesinin fotosunu servis etmesi. 

 

Size sadece birkaç başlık yazarak havuzcuların haberi ele alış tarzını yorumlamak istiyorum:

 

Twitter'da acılı annenin sözleriyle feryat

 

Pardon da “acılı anne”nin feryadı şimdi mi aklınıza geldi? İ.E. yaşam mücadelesi verirken neredeydiniz? “Çaresizim” derken sesi oldunuz mu? Musa Orhan’ın uzman çavuş olduğu için serbest bırakıldığına dair yazılar kaleme aldınız mı? Bir kadının intihara sürüklenmesinin nedeni olarak İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmamasını gerekçe gösterdiniz mi? Hiçbirini yapmazken aksine kalkıp “aileerkil” kavramıyla patriarkayı yumuşatan; ama aslında kadına yönelik her türlü şiddetin nedeni olan; kadınları “annelik” üzerinden tanımlamaya çalışan bir zihniyetin devamcısı olduğunuzu bir kez daha gösterdiniz. Kadının neden sesi olmadığınızı da çok iyi biliyoruz. Çünkü, kadının Kürt kimliği ve failin arkasına devleti alması size dur dedirtti, “devlet babanızın” size parmak sallamasından korktunuz. Taciz ve tecavüze karşı olsaydınız Şırnak, Ağrı, Mardin başta olmak üzere yaşanan cinsel istismar ve tecavüz vakalarını haber değeri olarak görür ve neden özellikle kolluk eliyle bu kentlerde tecavüz ve cinsel istismarın arttığını araştırırdınız.

 

Musa Orhan’ın uzman çavuş olduğunu söylemediler 

 

Musa Orhan’ın tutuklanma haberini yaparken haberciliğin 5N1K kuralını ihlal edip titrini vermeyenler de oldu. Burada bir kez daha yazalım UZMAN ÇAVUŞ MUSA ORHAN! Evet çünkü tecavüz eden; erkek-devletin değirmenine su taşıyan, onun militarist, egemen, işgal, fetihçi anlayışın devamcısı olan resmi bir görevlisiydi.

 

Kadın dilimizle sizi de özgürleştireceğiz 

 

Devleti, parayı, ağababalarını arkanıza alarak “habercilik” yaptığını zanneden kalemşörlere tavsiyemizdir; gerçekleri kamuoyundan gizleyerek gazetecilik yapamazsınız. Bir gün gizlediğiniz o gerçekler, gün yüzüne çıkar ve siz de gerçekleri kamuoyuna aktaran özgür basının argümanlarını kullanmak zorunda kalırsınız. Tam da kadının bıraktığı mektupta olduğu gibi. Mektubun kaynağını belirtmeseniz de olur, yeter ki kamuoyunu yanlış bilgilendirmeyin, başka ihsan istemez. Merak etmeyin kadın dilimizle, kalemimizle siz erkek iktidar yanlısı basını da özgürleştireceğiz.