‘3 ‘Y’ ile mücadele etmek için geldiler onlarca Y yarattılar’
- 09:01 7 Eylül 2023
- Güncel
Dilan Babat
ANKARA - Emine Şenyaşar’ın sürdürdüğü adalet mücadelesine dair değerlendirmelerde bulunan Hak İnisiyatifi’nden Fatma Bostan Ünsal, “AKP hükümeti 3 ‘Y’’ye karşı kuruldu ancak bugün baktığımızda, onların iktidarlığıyla beraber mücadele edilmesi gerekilen birçok ‘Y’nin ortaya çıktığını görüyoruz” dedi.
Riha’nın Pirsûs (Suruç) ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP eski Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından eşi ve iki oğlu katledilen Emine Şenyaşar ile saldırılardan yaralı kurtulan oğlu Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Riha Milletvekili Ferit Şenyaşar, 846’ncı gününde Riha’dan Ankara’ya taşıdıkları Adalet Nöbeti’ni sürdürüyor. Ankara’da 26 Temmuz’dan bu yana her gün Meclis’ten Adalet Bakanlığı’na yürüyen Şenyaşar ailesi, ancak bu 41 günlük süre zarfında Bakan Yılmaz Tunç ile görüştürülmedi.
Şenyaşar ailesinin adalet nöbetine destek olmak isteyen kurumlar, dernekler, kadın örgütleri ise polis müdahalesine maruz kalarak Şenyaşar ailesinin yanına yaklaştırılmıyor. Geçtiğimiz günlerde, Şenyaşar ailesi ile adalet nöbeti tutmak isteyen Hak İnisiyatifi üyesi Fatma Bostan Ünsal da polis müdahalesine maruz kalarak Adalet Bakanlığı’nın önüne gelinmesine izin verilmedi.
Fatma Bostan Ünsal, Şenyaşar ailesinin adalet arayışına ve saldırıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘Emine Şenyaşar’ın yanına yaklaştırılamıyorsunuz’
Şenyaşar ailesinin adalet mücadelesinin Türkiye’deki adalet sistemindeki durumu ile ilgili çok şey ifade ettiğini söyleyen Fatma, Şenyaşar ailesinin adalet mücadelesinin katmerli mağduriyetleri ifade ettiğini belirtti. Fatma, “2018 seçimlerinde haksız yere Şenyaşar ailesinin esnaf dükkânında olup bitmiyor olay, hastaneye gidildiği yerde Emine Şenyaşar eşini görmeye gittiğinde eşinin vahşice katledildiğini görüyor. İki oğlu ve eşi vahşice katlediliyor bununla da sınırlı kalmayıp son kalan oğlunun da hücre cezasına çarptırılarak tek yargılanan kişi oluyor. Bu katliamın adil bir şekilde yargılanmasını isteyen bir anne var. Bunu unutturmamak için Urfa’da başlayan bir mücadele var. En tabi hakkı olan adalette olan erişim hakkı da engelleniyor. Emine Şenyaşar, hak mücadelesini Ankara’ya taşıdı ve yanında olmak istedim ama bir an bile yanında duramıyorsunuz. Her yerde adaletsizlik olabilir ama mühim olan toplumun bu adaletsizliğe karşı mücadele etmesi” dedi.
‘Emine Şenyaşar’ın yanında olmak istediğimiz için engellendik’
Türkiye’nin birkaç yıl önce Avrupa Birliği'nden (AB) insan hakları eylem planına ilişkin maddi destek aldığını anımsatan Fatma, bu maddi desteğin amaçlarından birtanesinin insan haklarına erişimin kolay hale gelmesi olduğunu dile getirerek, “Adalet aramak için, adalet bakanlığı ile görüşmek isteyen bir annenin en asgari talebi yerine getirilmiyor ve Emine annenin yanında olmak isteyenlerde çok sert şekilde engelleniyor. Dört kişi yan yana yürüyemedik, normalde güvenlik güçleri bu tür eylemlerde kamu düzenini sağlamak için müdahale eder. Dört kişinin yan yana olması kamu düzenini bozmaz. Bütün o hukuk fakültelerini açmak, kamu alanlarında hukuk anlatmak adalete erişimi üzerinden değil de başka bir şey için veriliyor gibi. Bu hak mücadelesinde yanında olmak isteyenlere karşı bu kadar sert engelleme yapılması Türkiye’ye yakışmıyor. İçişleri Bakanlığı ve güvenlik kurumların bu durumlardan vazgeçmesi gerekiyor” diye belirtti.
‘Adalet Bakanı’nın söylemleri talihsiz’
Türkiye kurumlarına güvenin azaldığına dikkat çeken Fatma, bu tür engellemelerin adalete ilişkin şüpheleri arttırdığını kaydetti. Fatma, Adalet Bakanlığı’nın “görüşmek istemiyorum” cümlesini çok tahlisiz bulduğunun altını çizerek, “En küçük sosyal kurumun ilk amacı adalettir. Eğer buna erişilemiyorsa devlet ve toplumlar boşa düşmüş demektir. Adaletin sıradan gelen bir dönemde adalete erişim suç gibi algılanılıyor. Emine Şenyaşar’ın adalet istemesi suç gibi algılanması adaletin temelini zayıflatan bir durumdur. Adalet Bakanlığı’nda konuya hassasiyetle yaklaşması gerekmekte çünkü kamuoyuna da mal olmuştur. Kamuoyuna mal olan, herkesin bildiği ve tartışılan bir konuda adalet bakanın ‘görüşmek istemiyorum’ demesi çok büyük bir talihsizlik. Görüşürsünüz, ‘araştırıyoruz, şu konularda bunları biliyorum’ denilir. Bu kadar kamuoyuna mal olan bir hususta adım atılmıyorsa kimsenin bilmediği bir konuda gözünü kapatacağı bir imaja sebep olur” sözlerini kullandı.
‘Şuan birçok ‘Y’ ile mücadele edilmesi gerekiyor’
“AKP hükümeti 3 ‘Y’’ye karşı kuruldu.Yasaklar bunlardan biriydi yolsuzluk ve yoksulluğun yanı sıra yasaklar bizim ilgi alanlarımızdan biriydi. Ancak bugün baktığımızda, onların iktidarlığıyla beraber mücadele edilmesi gerekilen birçok ‘Y’nin ortaya çıktığını görüyoruz” diyen Fatma, “O dönemde ben insan hakları biriminin başındaydım. İlk dönemlerde insan hakları ile ilgili adımlar atılmaya çalışıldı, uluslararası alanda Türkiye’yi öne getiren hamlelerde de bulunuldu. Fakat 2013 ve darbe teşebbüsünden sonra AKP’yi tanıyamaz hale geldik ve bir çok AKP’de bunun sorunu yaşıyor. Şenyaşar ailesine dönük ana akım basına yansıyan onlarca haberin AKP’li bir çok kişi tarafından benimsenilmediğini de biliyorum. Maalesef AKP kendi inkar noktasına gitti. Sorunlar artık gözardı edilmeyecek noktaya gelmiştir. Adaletsizlik yapılmıştır ve adaletsizliğe karşı mücadele edilmemiştir” ifadelerini kullandı.