URFA - HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, HDP eski Milletvekili İbrahim Ayhan için verilen mevlitte yaptığı konuşmada, "Biz biliyoruz ki; İbrahim yoldaşımız huzur içerisinde uyuyor. Arkasında yoldaşları, ailesi her zaman onu yad ederek, mücadelesini taze tutarak, onu her zaman hatırlayacaktır" dedi. 

 

Federe Kürdistan Bölgesi'nin Hewler kentinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Milletvekili İbrahim Ayhan'ın 40'ı dolayısıyla mevlit verildi. Urfa'nın Siverek ilçesinde verilen mevlide, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, milletvekilleri Dersim Dağ, Remziye Tosun, Tülay Hatimoğulları ve Feleknas Uca ile birlikte, HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Filiz Buluttekin, DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Naşide Toprak, avukat Reyhan Yalçındağ ile çok sayıda siyasetçi ve yurttaş katıldı. Mevlit sırasında İbrahim'in annesi ve ailesinin feryatları duygusal anlar yaşattı.

 

'Zulüm karşısında mücadelesini sürdürdü'

 

Mevlit okunması ardından söz alan Pervin, acılarının büyük olduğunu ifade ederek, "Acımız her zamanki gibi çok taze. İbrahim yoldaşımız her zaman söylediğimiz gibi yeri asla doldurulmayacak olan bir yoldaşımızdı. Ancak çok erken aramızda ayrıldı ve bizi terk edip gitti. İbrahim yoldaşımız barış ve demokrasi şehidimizdir. İbrahim yoldaşımız bu ülkede barışa ve demokrasiye uzun yıllar hizmet etmiş, katkı sunmuş bir yoldaşımızdı. Uzun süre Urfa'da barış mücadelesi verdi. Ancak bu sistemin kendisine uygulamış olduğu zulümler karşısında her zaman mücadele etmesini bilen bir arkadaşımızdı. Cezaevlerinde kaldı. İçerdeki mücadelesi de dışarıda vermiş olduğu mücadeleyi hiç bir zaman aratmadı. Dışarıdayken vermiş barış ve demokrasi mücadelesini, cezaevi yıllarında da verdi" diye belirtti.

 

'İbrahim yoldaş barıştan demokrasiden ödün vermedi'

 

İbrahim'in Urfa halkı tarafından temsilci olarak parlamentoya gönderildiğini hatırlatan Pervin, "Urfa halkı kendisini irade olarak meclise gönderdi. 26'ncı dönemde İbrahim yoldaşımızın vekilliği düşürüldü. İbrahim yoldaş barıştan ve demokrasiden ödün vermedi. Her yerde demokrasi ve barışı savundu. Ancak bu ceberut sistem kendisine öyle bir zulüm yaptı ki; bu ülkede tedavi olma yollarını bile kendisine vermedi" şeklinde konuştu. 

 

'Bıraktığı bayrağı yere düşürmeyeceğiz'

 

İbrahim'in ülkeyi terk etmek zorunda bırakıldığını kaydeden Pervin, şunları dile getirdi: "Cezaevinde koşullarında bir daha yaşamak istemediği için bu sistemin kendisine reva gördüğü bu zulme karşı aynı koşullarda mücadele edemediği için, başka yollardan Güney Kürdistan'da yaşamını geçirmek için yola çıktı. Ancak kalbi buna dayanamadı. İbrahim yoldaş, Güney Kürdistan'a geçerken kalp krizi geçirerek aramızdan ayrıldı. Ailesinin bize emanetiydi. Bu emanete biz de sahip çıkamadık. İbrahim yoldaşımız aramızdan ayrıldıktan sonra kıymetini anladık. Yeri asla doldurulamaz. Asla onun bıraktığı bayrağı yere düşürmeyeceğimize söz veriyoruz. Onun bize bırakmış olduğu bayrak, şimdi arkadaşlarının elinde. Ailesiyle İbrahim'in acısını bir kez daha paylaşmak üzere buraya geldik. Biz biliyoruz ki; İbrahim yoldaşımız huzur içerisinde uyuyor. Arkasında yoldaşları, ailesi her zaman onu yad ederek, mücadelesini taze tutarak, onu her zaman hatırlayacaktır." 

 

Konuşmanın ardından katılanlara mevlit yemeği verildi. 

 

Pervin, daha sonra milletvekilleri ve ailesiyle birlikte İbrahim'in kabrini ziyaret etti. Okunan duaların ardından Pervin ve beraberindekiler ilçeden ayrıldı.