ANKARA - Ankara'daki demokratik kitle örgütleri ve sendikalar, 10 Ekim'de yaşamını yitirenleri andı. Eylemde konuşan HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Cumartesi Anneleri'nden bahsettiği sırada kısa süreli bir müdahale gerçekleşti. Grup, müdahale anonsuna rağmen 10 Ekim anıtına beyaz karanfiller bıraktı. 

 

10 Ekim 2015 tarihinde "Emek Barış ve Demokrasi Mitingi"ne yönelik gerçekleştirilen DAİŞ saldırısı sonucu yaşamını yitiren 103 kişiye atfedilen 1 Eylül Dünya Barış Günü eylemi Ankara Garı önünde gerçekleşti. Aralarında 10 Ekim Derneği,  Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP), Ankara Tabip Odası'nın (ATO) yanı sıra çok sayıda dernek ve kurum temsilcisi eyleme katıldı. Eylem yapılırken garın etrafı çok sayıda çevik kuvvet ile çevrildi.

 

'En güzel şiir barıştır'

 

Demokratik kitle örgütleri, 10 Ekim'de yaşamını yitirenlerin isimlerinin ve fotoğraflarının bulunduğu pankartları beyaz karanfiller eşliğinde taşırken, "Dağlar insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa şimdi en güzel şiir barıştır" pankartı arkasında bir araya geldi. Eylem,  10 Ekim'de yaşamını yitirenlerin anısına yapılan saygı duruşu ile başladı. Ortak metni İHD Ankara Şube yöneticisi Saliha Şahin okudu.  

 

'Barışın umuduna ihtiyacımız var'

 

Dünya barış gününde kimyasal silahların denendiği, etnik ve mezhepsel çatışmaların yaşandığını söyleyen Saliha, "Güvenlik tedbirleri adı altında ormanların yakıldığı, doğanın katledildiği ülkeler arası sorunları çözümde barış dilinin yerine savaş dilinin hakim olduğu bir süreci yaşıyoruz. Bölgede, Ortadoğu'da ve dünyada barışa ihtiyacımız var. Silahın, şiddetin yarattığı korkuya karşı barış umuduna ihtiyacımız var" dedi.

 

'Barışı kendi ellerimizle kurana dek mücadele edeceğiz'

 

Ülkede yaşanan gelişmelerden kaynaklı "barış" adına daha fazla mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Saliha, "Eşitlikten, özgürlükten ve adaletten yana tüm insanların barış umudunu yükseltmeye çağırıyoruz. Bizler, eşit özgür ve kardeşçe yaşayacağımız bir ülke ve dünyayı kendi ellerlimizle kurana kadar mücadele etmeye ve bu mücadeleyi her alanda büyütmeyi amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.

 

Zöhre Tedik: Barış talebimiz susmayacak

 

Daha sonra 10 Ekim'de yaşamını yitiren EMEP'li Korkmaz Tedik'in annesi Zöhre Tedik söz aldı. 2015'te barış talebini haykırdıkları için oğlunu kaybettiğini dile getiren Zöhre, aynı taleple bir araya gelenlerin kimisinin kardeşini, kimisinin eşini kimisinin de babasını kaybettiğini ifade etti. Zöhre, "Bu ülkede kanın durması, dağdaki gençlerin, Suriye'deki insanların, askerlerin ve polislerin ölmemesi için biz burada çaba sarf ettik. Onun için o gün yüz binler bu alana geldi. Ama ne olursa olsun barış talebimizi devam ettireceğiz. Her 1 Eylül'de ve 10 Ekim'de barış talebimiz susmayacak" dedi.

 

Cumartesi Anneleri'ni andıkları sırada müdahale

 

Ardından söz alan HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu ise Ankara Gar'ında yaşamını yitirenlerin arkasından barış duygularını ve direnişi devam ettirdiklerini belirtti. Filiz, "Bu duyguyu hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Cumartesi Anneleri olarak bugün 701'inci haftada arkadaşlarımız, güler yüzlü insanlarımız İstanbul'da oturuyor olacaklarsa, o direniş azmini nasıl kaybetmedilerse bizler de aynı şekilde devam ettireceğiz" dedi. Filiz, konuşmaya devam ettiği sırada Cumartesi Anneleri'ni andığı gerekçesiyle "müdahale" anonsu yapıldı. Ardından polis kitleyi dağıtarak alana karanfil bırakılmasına izin vermedi. 

 

Bu sırada 10 Ekim'de yaşamını yitirenlerin isimlerinin yazıldığı, "Barış'ın adı" yazılı pankartla alana karanfil bırakmaya giden kitlenin önünü kesen polisler pankartı yırtarak anıta sadece bir grubun karanfil bırakmasına izin verdi. Bu sırada birkaç kişi polise, "Gelin bizi de öldürün, katiller" diye tepki gösterdi.

 

Kısa süreli yaşanan gerginliğin ardından kitle, "Savaşa Hayır barış hemen şimdi" ve "Anaların öfkesi katilleri boğacak" sloganları ve alkışlarla durumu protesto etti. Bu sırada da polis bir kişiyi fotoğraf çektiği içi gözaltına almaya çalıştı. Kitlenin müdahale etmesiyle gözaltı yaşanmadı. 

 

Eylem sloganlar eşliğinde sona erdi.